Büyük Iddia BÜYÜK İDDİA
Bir topal, bir kel ve bir kör iddiaya girerler. Topalın hiç ayağını düzeltmeden oturması, körün gözünü hiç silmeden durması, kelin de hiç başını kaşımadan Temmuz güneşinin altında belirli bir süre oturması şart koşulur. Yarışı kazanana büyük bir mükafat verilecektir.
Yarışma başlar. Bu arada kelin başı kaşınır. Önce biraz kıvranır ama bir yolunu bulur.
Kel:
“Durun size bi mesele anlatayım. Benim babam kalpağı kafasına geçirdi mi kimse yetişemezdi.” der ve bu arada kafasını bir güzel kaşır. Bunu fark eden kör dururmu.
“Benim babam avcıydı. (Bir elini ileri, bir elini de kör gözünün üzerine getirir ve) Attığını vururdu” der.
Tabi bu arada kör gözünden akan yaşı siler. Topalın aklına hiçbir çare gelmez. Artık sakat ayağı uyuşmaya başlamıştır. O da sakat ayağını ileri uzatıp:
“Yalancının ayağı böyle olsun mu?” deyip iddiayı kaybetmemiş olur.
Kaynak kişi : Akın İZAT
Konu enkidu tarafından (02.08.09 Saat 23:35 ) değiştirilmiştir..
|