![]() |
|
Kayıt ol | Yardım | Üye Listesi | Ajanda | Bugünki Mesajlar | Arama |
Türk Şairlerin Şiirleri Ünlü Türk Şairlerinin şiirleri... |
![]() | ||
![]() ![]() |
| LinkBack | Seçenekler |
![]() | #2 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Atomlar Direnmesi neyse ne yaşamak şartlarına Ölüm zaten yakına yakın Büyüsün çocuklar çiçekler arasında Atomları kaldırın. Sırıtır tarihten bin temennasıyla Çirkin oyunlar, kötü bozgunlar Ve bilenir her yenilgide kin Birileri baş üzeri kahraman - bak hele! Ötekileri tanımayız onlarda kim?.. Günlük çarkların dev yutarlığı Öğütürken insafsız bir hızla Bizi, sizi, onları -Bırakın çocuklar korkusuz büyüsün Kaldırın atomları... Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() | #3 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Bekleyiş Sayısını unuttuğum günlerce bekleyişten Ben yorgunum rıhtım taşları yorgun Art arda geçen gemiler durmuyor bu limanda Duranlardan sen çıkmıyorsun Bil ki katıksız sancılara razıyım yokluğun olmasa Bil ki bir avuç biber gözlerime serpilen Ellerimde soğumadı ellerinin izleri Durup şiirler yazıyorum yoluna. İçimde sıkıntının en dayanılmaz şekli Kaçıncı kere saatleri susturuyorum Bensiz çözülüp sensiz bağlanması yok mu halatların Tükeniyorum... Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() | #4 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Beyaza Dönsün Diye Devran Yanlış susuyorsun - gözlerin ağıt - maviye bak. Bir bugün mü, başında bunca bela. Hatırla, bulut değildi, umut hiç değil üstümüze abanan - isli duman. Biz ki milattan önce, milattan sonra acı kara yıllar devşirdik sabırla beyaza dönsün diye devran. Kimi zaman bir çığlıkla çıktık, çığ altından bir çığlıkla yıktık surları kimi zaman. Biz ki nice tuzaklardan, sunaklardan korlardan, korsanlardan kurtulan kurban. Yanlış susuyorsun - gözlerin ağıt - maviye bak. Sesin gökyüzüne akan ulu bir çavlan susma, zamanın durağı yok. yok tarihin molası. Bırak sesin gökyüzüne aksın, yıkasın yıldızları. Kapama şarkını, şarkını kapama durma öyle kendine uzak. Yanlış susuyorsun - gözlerin ağıt - maviye bak. Değer kıyımlarına en soylu yanıt şarkıyla güneşe köPage Rankingü kurmak... Kaynak: Evrensel Kültür Dergisi Ağustos 1995 Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() | #5 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Buz Altında Yanardağ Yarına bir ses uzat, geleceği uyarsın bir ağıt, bir türkü, bir marş, bir avaz... Yarına mutlaka bir ses: cesur ve beyaz İnsan'ı kucaklasın. Ninnileri annelere bırak. Şiirler ses resmidir, sesle çizilir hayatın özünde karılmıştır mayası, renkleri asla solmaz yansıtır çağının gölgesini, güneşini yansıtır devranın ölçeğini, ülkenin gerçeğini. Şairi itişip kakılsa, hapse atılsa derisi soyulsa, asılsa, kurşunlansa, yakılsa da şiiri yaşar sonsuza kadar ve dipdiri çıkar sayfalardan, binyılları aşarak. Hallac'ı Mansur, Pir Sultan, Nesimi, Nef'i Nazım Hikmet, Onat Kutlar, Sabahattin Ali Zenea, Lorca, Neruda, Nielsen Vaptsarof, Sabina, Kavakami, Milev Chenier, Jara, Radnoti, Rileyev... ..... ..... ..... ..... ..... ..... ..... ..... O şiirler zamana kement atar kemende basar parmak. Evet hayatın özünde karılmıştır mayası renkleri ondan solmaz bin afetten bir mısra damıtılır sırasında sırasında bir beyit doğar, bin kıyametten sonra büyür ha büyür gece gündüz yürekte o cehennem kahır nasıl görmeze gelinir, nasıl kanıksanır bu dağları sarsan deprem, bu gözyaşı, bu kan bu kardeşi kardeşe kırdıran korkunç oyun, zorlu dram bu hıçkırık, çığlık, açlık yıkılan dam, yakılan orman bu ... Bu rant, rüşvet, hortumlu servet Vurgun, soygun, arpalık önce nerden başlar kokmaya-balık bu... Nasıl görmeze gelinir, nasıl kanıksanır dört bir yandan iştahla toplumsal dokuyu kemiren bu tümör yirmibirinci yüzyılda, uzay çağında buyrun ülkemin genel görünümünden bir kaç satır. Terör Yargısız infaz Fail-i meçhuller İşkence Kimsesizler mezarlığı Kayıplar Devletin seyrettiği katliam ... ... ... ... Ve onlar önce İnsan dediler, sonra İnsan. Yanına-ekmek, çiçek, gerçek-çizdiler. Aysın aydınlansın ortalık saklanmasın karanlığa kirli işler. Bilinsin çalma denizde kutsanan , yalan dolan, yağma talan bilinsin-diye kelle koltukta gezdiler. Ama hiçbir zaman kalemlerinden eksik etmediler umudu. Hasan Fehmi, Adem Yavuz, Hasan Tahsin Abdi İpekçi, Çetin Emeç, Uğur Mumcu ..... ..... ..... ..... ..... Onlar, halk yaşamak, halk yaşatmak uğruna yağmur, kar fırtınada daha da şavkıyan çerağ Onlar, buz altında yanardağ... Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() | #6 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Çağ Yılgını O çağ ki hiç bilinmeyen Gizi kutsal - Yaban güzel Merakımı çeker ve beni daha Bırakırımda görüntümü burada Alır başımı giderim yalın - kat O bilinmezliğe O ilkel güzelliğe... Atom, beton, kömür, demir, petrol Büyürler yerlerinde - siz onlarla Antenler radarlar size bayram Size bayram bonolar, çekler - ne denir - Oysa saatin sarkacı Dişliye tutsak. Bir sağa bir sola - istemesede. Bunalırım elbet, elbet duramam Babasını hiç bilmemiş Anası çoktan toprak O savaş öksüzünün yaşını kurutacak Bir mendil bulunmazsa Bir meltem esmezse. Gelişim müjdelenir boynuz borularla Ateşler yakılır - ava koşarlar Çizerler resmimi kuma göğe ve suya Giyimleri post, yaşamaları ilkel Ama yürekleri, yürekleri uygar Günü gelen doğar, günü yiten gider Yetki vermez orada atoma - ecel. Güneşi bölüşürler avuçlarıyla şavk şavk Ve Orda Tanrıdır aşk... Kaynak: Buz Altında Yanardağ Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() | #7 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Denklem Bu denklemin bir çözümü olacak Ben diyemiyorum vay Ben diyemiyorum ama sen anla Sen de konuşma gözlerin yeter Ne çıkar dolansa dursa bu kara bulut İki akkor parçasıdır bana gözlerin Ne çıkar yani konuşmasak da Bir bakış aramızda her şeye deger Hem savaşlar, kavgalar bitiyor mu konuşmakla Dilersen görme de beni, beni sevme, beni unut Ama altın aşkına, petrol aşkına Emekçi alınlardan dökülen ter aşkına İnsanın insana sultanlıgını unutma Bu denklemin bir çözümü olacak Ben diyemiyorum vay İşte bundandır ki hep böyle yorgun gezerim Her çagdan sorular yüklenerek Ne denli yorulsam omuzlarım düşmüyor nedense Nedense sen hep kolunda kitaplarla gelirsin Sen gelirsin gözlerime ışık gelir, evime renk Hadi git suya bırak elini yüzünü Bak tarhana çorbası yaptım bugusu ne hoş Bir baş da sogan kırarım deme gitsin Kasaplara dargınsam denizle aram iyi Akşama balıkla salata var şarap yoksa neyleyim Bilirsin seni ben içkilerden açık severim Bu denklemin bir çözümü olacak Ben diyemiyorum vay Kızma dumanlanıyorsam sigaralarla bolcana... nedeni var Dindiremedigim agrı kendimin degil inan Hani. Şu helva meselesi, şekeri unu bol da Kendisi bir türlü yapılamayan.... Sen de tutmuş beni oyuyorsun gönlüne... vazgeç Vazgeç sevdanı büyütmekten Sokaklarda kalan çocukları büyüt... kıvanayım İnsanın insana hakkını ver... insanı kotar Maden ocaklarına gir, kazma salla onlarla Ya onlara güneşi indir, ya onlara güneşi çıkar. Bu denklemin bir çözümü olacak Ben diyemiyorum vay Her sabah gazeteler yaylım ateş ve ben yenik Her sabah bozguna ugruyorum ezilenlerle birlik Kanını satışa çıkaran bir adam varken çaresizlikten Bunca dogal zenginligimizde bebekler borçlu dogarken Ve yirmibirinci yüzyılda cennet yurdumda Toplumun tortusu insanlarım magaralarda yaşarken Ben seni sevemem boylu boyunca Kendimi bırakamam havasına sevdanın Savaş çıglıkları uguldarken kulaklarımda Ancak bunları ve dahalarını yok kılarsan bana İşte o zaman ben sana koşa koşa... Bu denklemin bir çözümü olacak Ben diyemiyorum vay... Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() | #8 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Forsa Var belki kaçmalarda o belirsiz Kendine sürgün kılmak kendini Okları uzaya salarak Sonra Aramak izdüşümlerini. Kaygı kulağıma çığlık savuran Çıkmazlarda kesin buyruk - Dur Önce bir majiskül, devamı susku Damarda açan gül kurur. Büyük el kumar açar Akşam - sürerek hüznünü ortaya Sen açık denizlerde umut feneri Ben yaralı gemide Forsa Kaynak: Buz Altında Yanardağ Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() | #9 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Gecedir Gecedir Durdum ortasında hüznün Yağmur mermi gibi iniyor sabrıma Bu dar havadan bıktım artık Yoluma mayın ekerek giden aralık Yatmış pusuya Ocak sapa kaldı Yamacından geçtim şubatın da Gecedir Yumruğum kendi avcuma Öylesine sürüldü ki yüreğim buzullara Öğrendim ateş yakmasını suda O hırçın nehir Kö p rüleri yıkmış Bahar karşı kıyıda Gün olur bir şiir açar Gökyüzü büyür Tat gelir acıya... Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() | #10 (permalink) |
Beta Üye ![]() Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | ![]() Gelme Sakın Perişan Olacağım Öfkemin gülleridir, yağmura döner yüzünü Küsüp senin güneşine İçilecek bir kadeh schnaps'unu Yarım bıraktım Gelme. Gölgeni yıkma yoluma Bocalıyorum Kasırgalar yaratma öyle çılgınca Korkulu soluklarda geniş olmak kim Yaşadıkça yaklaşırım sandım - oysa Suyun ateşle uyumsuzluğu gibisin Kopabilir desem en ince yerinde Geçmişe uyanan gözlerinin Ateş gemilerini bir bu ürkütür Şimdi uzaktan gülüp geçtiğim Şimdi Uzaktan Gülüp geçtiğim Ne mi çıkar güneş tutulmasından Nasıl mı çocukluğum Ben o zamanlar da böyle üşürdüm Evlerde katı yönetimli kuklalar Çatışmalara hazırlar saygımı Beklediğim günlere daha ne kadar Anlatılmaz umutlara merhaba Hatırlatma bütün onları ve onları Benzer benim çektiklerim Peygamber Yusuf'a Bir anda çağrışımlar yok edince zamanı Uzaklaştıkça ölçülere vurması kolaylaşan Nasıl mı çocukluğum Geçti mi çocukluğum Çocukluğum mu - hiç yaşamadığım Bırakır her yerde kendini hüzne Unutmak pazarında en pahalı Buyruklar - buyruklar - buyruklar Buyruklar - itirazsız - hep baş üzre Düşünmekti ezen gözlerimi yük Yanlıştı yanlış şu benim korkularım Ürkerek birer mum gibi Yöresi sönük. Ve bir gün Yürüdüğünü her şeyin Ve bir gün Eh işte nasılsa Korkularımı bilinçle kovdum Dur dediler dinlemedim Koştum İsyanım onlara oh ola. Belki özüm orda diye İlle de İstanbul dersen Hırçın bir deniz bulacaksın kıyıda Sonra çok bunalıma itecek seni Karanlığa kurşunla yazılan teoriler Ve gölgelerin saygısız büyüklüğü Aslına oranla Gerekirse açıp bütün kö p rüleri Yılma, yüklen şiirlere Gücün Kartaca. Kesin ayrılıklara yeni çiçek serpmek En duygulu serüveni yaşarken Güneşi güldürse de arada bir Buzulları çözmeye yetmez Ağusunu yüreğime akıtan aşkından Yeni kavuştum kendime Yine ayırma Geçitlerde yol vermez yabanlar Derim ki kimse aramadı böylesine Kendini bulmak için Benim kadar. Benim kadar hiç kimse Öyle ülke ülke dolaşıp... Uzun da olsa yollar ne çıkar Sabrımı almışım yedeğime Ne çıkar uzatsa anılar Ahtapot kollarını Varsayıp her şeyi hiçbir şeye Giderim doğacak günlere. Sen yine eskiden olduğu gibi Zenci mızrakları havayı yırtarken Tam tamına katıksız Malraux'yu mu okuyorsun akşam üzerleri Bağ bozumu türküler yakılan o sancılı günlerinde dört mevsim -Hayli yakın eskidikçe onlar bana - Ateşleri yak da öyle oku Çünkü fenerini elinden alıyorlar Diyojen'in. Geciken bir şey var güz sularında Bilmesem bahar belki diyeceğim Artık hiç olmadık yerlerdeyim senden uzak Söyleyemeden o çok ezberlediğimi Düşüncenin yorulduğu yerden Acıyla bıraktığım o köşeye yeniden dönmek mi İstemem bırak - Çoğalan acılara yeni direnç nerede - Öz şiirlerin Tanrısal havasında Gelmesin eski aşklar Yeni saltanatıyla. Gelme sakın perişan olacağım... Türkan İldeniz |
![]() | ![]() |
![]() |
Tags |
siirleri, turkan, türkan ildeniz, türkan ildeniz seçme şiirler, türkan ildeniz seçme şiirleri, türkan ildeniz şiir, türkan ildeniz şiirleri, İldeniz |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
Türkan Derya Güven Biyografisi- Türkan Derya Güven Hayatı- Türkan Derya Güven Kimdir | ASYA | Diger Ünlülerin Biyografileri | 1 | 22.01.17 22:53 |
Türkan Sabancı Biyografisi - Türkan Sabancı Hayatı - Türkan Sabancı Kimdir? | Başak | Diger Ünlülerin Biyografileri | 0 | 09.07.12 15:34 |
Türkan Saylan Biyografisi,Prof.Dr.Türkan Saylan Hayatı | Sude | Diger Ünlülerin Biyografileri | 0 | 15.06.09 14:37 |
Denklem ( Türkan İldeniz ) | Josephine | Şairlerden Seçme Şiirler | 0 | 01.09.08 11:10 |
Türkan İldeniz Hayatı ( Biyografisi ) | Başak | Şairlerin Hayatı ( Biyografileri ) | 0 | 23.08.08 00:40 |