13.08.08, 08:36 | #12 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Aşklar mı ? - I Aşklar mı ? - I Aşklar mı diyordun, anladım Senin incindiğin benimse Yollara düştüğümdür yeniden... Kaynak: Çocuksun Sen Ahmet Telli |
13.08.08, 08:37 | #13 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Aşklar mı ? - II Aşklar mı ? - II Biten bir aşk için Söylenecek söz şu olmalı: - Güzeldi yine de... Kaynak: Çocuksun Sen Ahmet Telli |
13.08.08, 08:38 | #14 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Aşklar mı ? - III Aşklar mı ? - III Hiç kimse bir aşkı Onarmaya kalkmasın Kaybedilmeye değer En güzel anında bitirilmişse eğer... Kaynak: Çocuksun Sen Ahmet Telli |
13.08.08, 08:38 | #15 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | At At Anlat bize yürüyüşün güzelliğini, koşunun rüzgarını, köpüren yeleyi toynakların kızgın kıvılcımlarını Kişneyen bir tayın sevincini anlat öfkeyi ve sağrındaki mahmuz yarasını Masallardaki şehzadeleri anlat bize Avradın ve silahın kardeşisin ya feodalın töresini anlat biraz da ve terkinde karçırdığın kızları Dağları anlat bize, eşkiya gecelerini ölümleri, ölümsüzlükleri anlat bize sonra tahta'dan tunca dönüşünü Sen ki hepsini görüp yaşayansın... Ahmet Telli |
13.08.08, 08:39 | #16 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Aylaklar Aylaklar Bütün bir gün sırtüstü uzanıp dere kıyısında dinledik suyun akışıyla kavakların hışırtısını Mor incirler kopardık kuşluk vakti dallardan soğuttuk soğuk sularda ürküterek kurbağaları Öğleye doğru köylüler bir sepet kehribar üzüm ve domates getirdiler bir topak da peynir Onlar işlerine döndüler biz yalnız kaldık yine umursamaz tarlakuşları uçuşup durdu üstümüzde İkindiye doğru derede taş sektirdik, yüzümüzü yıkadık bir taş atımı ötede sıçrayıp kaçtı bir dağ tavşanı Akşamın bir vaktinde köylüler sepetleriyle ve türküleriyle gelip kondular dere kıyısına Meşe dalları toplanıp ateş yakıldı orta yere çevirdik erafını hepimiz konuştuk şundan bundan Sonra kıvrılıp yattılar uyuyakaldılar hemencecik Ortada küllenen ateş gökte yürüyen ay kaldı Uyuyamadık biz bir zaman Çobanların çok ötelerden gelen türkülerini dinledik bir de kendi nefeslerimizi Sabah erkenden gittiler biz kaldık yine orada ve yine sırtüstü uzanıp dinledik kendimizi bir süre Ne köylüler yüz verdi bize ne de bütün bir gün dere kıyısında düdüğünü öttüren çocuk... Ahmet Telli |
13.08.08, 08:40 | #17 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Ayrılık Ayracı Ayrılık Ayracı Bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğun Bir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadın Gökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendi Ve ne kadar az konuşur olduk günboyu Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor Tam da susuşların birbirine eklendiği yerde Ezberlenecek hiçbir şey yok bu dünyada Kirletilmemiş bir bulut bile yok artık Böyle diyorsun her yolculuğa çıkışımda Yaşadığın kent de sana benziyor gitgide Ne zaman dönmeyi düşünsem yangın çıkıyor Ya da erteletiyorum biletimi son anda Uzun bir sessizlik oluyorsun dağlara baksam Karşılıksız mektuplar kadar burkuluyor kalbin Yazdığım şiirler de canımı sıkıyor artık Fotoğraflarımı yırtıp atıyorum tek tek Ve ben bütün yapraklarımı döküyorken şimdi Eylül diyorsun, tam da orda başlıyor ayrılık Üşüyünce ağlıyorsun yalnızım dememek için Uçaklar gemiler trenler çiziyorsun duvarlara Kendine bir deniz bul artık bir de rüzgâr Parçalanacağın bir uçurum bul bu dünyada Tek tutkun o kenti bırakıp gelmek olmalı Ve gelirken havaya uçurmak bindiğin otobüsü Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor Tam da çiçeklerin sulanmadığı yerde Konuşacak bir şeyler bulamıyorsak günboyu Derim ki ayrılık gündemdedir ne yapılsa Ve sen bütün ayraçları kaldırdığını sanmıştın Ama unutmuşsun yine de ayrılık ayracını... Kaynak: Çocuksun Sen Ahmet Telli |
13.08.08, 08:42 | #18 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Bekle Beni Bekle Beni Karlar tozarken bekle Ortalık ağarırken bekle Kimseler beklemezken bekle beni -K.Simonov I Bekle beni küçüğüm umudu karartmadan sevinci yitirmeden bekle döneceğim bir gün elbet bekle beni Bahar geldiğinde kırlara çıkacaksın dizboyu otlar üstünde koş koşabildiğince ve sakın yitirme neşeyi Kırların sessizliğinde yüreğinin sesini dinle ve orada benim için küçücük bir yer ayır ve bekle beni küçüğüm Doğa pervasızdır biraz bakarsın en olmaz yerde masmavi bir su fışkırır ve suyun ışıldayan göğsünde sevincin nilüferleri Bahar şaşırtmasın seni sırtüstü uzan bir gölgeye suların, kuşların sesini dinle ve bekle beni orada döneceğim küçüğüm II Mapusane türküleri hüzünlüdür biraz belki her dinleyişinde yüreğin burkulmakta için sızlamaktadır Ama acılara alışılmaz birşeyler var değişecek birşeyler var değiştirmemiz gereken önce acılardan başlanacak Beş on yıl dediğin pek kolay geçmeyebilir üstelik bu savaş bu kahredici kıyım bitmeyebilir daha uzun süre Ama sen sahip çıkarak yaşama ve sevince bekle beni küçüğüm acılar bitecek bir gün sevgiler çiçek açacak Mapusane türküleri hüzünlüyse de biraz yüreğin burkulmasın için sızlamasın sakın ve bekle beni küçüğüm III Kış kıyamet bir gün bakarsın çıkıp gelmişim varsın azgınlaşsın tipi ve uğuldayadursun dışardaki rüzgâr Sakın şaşırma küçüğüm üşümüş bir serçe gibi titremesin ellerin apansız çıkıp geleceğim kış kıyamet de olsa bir gün Uğuldayan bu rüzgâr bu delice yağan kar ürkütmesin seni direnmektir artık bekleyişin öbür adı Sen türküler söyle ve gülümse küçüğüm çünkü sesinin ırmağıyla yeşerecek hasretin bozkırları Bekle beni küçüğüm umudu karartmadan sevinci yitirmeden bekle döneceğim bir gün elbet bekle beni küçüğüm... Kaynak: Saklı Kalan Ahmet Telli |
13.08.08, 08:43 | #19 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Beklesem Beklesem Biri var, nasıl konuşursa, herkesin öyle düşünmesini ister Sfenks demiştim daha önce yanıldım bir soytarıydı her nasılsa tarihe sızan Beklesem unuturdum uçurumların dilini ve ömrümün bütün karşılığı ödünç alınan bir umut olurdu ki şimdi onu da yitirmiş kurtuluş parkında bekleyen biri .......... Biri var, kurtuluş parkında ordadır akşamları birini bekler gibi durur, üşümüş gibi biraz da Acemidir, ikidebir kaçırır bakışlarını ve korkuyla harelenen gözleri haylaz çocukların kırdığı sokak lambasıdır Tedirgin, solgun, ikircikli sesiyle ses verir - Yerin varsa iyi olur, bir de çok hırpalamazsan Suyu kurumuştur kuyunun, çıkrık boşuna dönüp durur unutmuş sevinebilmeyi, gülümsemeyi unutmuş biliyor seçtiği adın kendine hiç yakışmadığını sımsıcak sarılmayı unutmuş, bilmiyor öpmeyi Kenti bir uçtan bir uca yürüyebilmek sevdiğinin kolunda bulutlara bakarak - Boşver bunları diyor, karşılığı yok yaşamda Biri var, kurtuluş parkının oradadır akşamları bir söz bulunsa eskimemiş, sessiz bir söz sabaha kadar konuşulsa, yine de hiç bitmese yalnızlığını unuturdu belki, üşümeyi unuturdu bir yıldız gibi gülerdi şafak sökerken söylediği türkünün kıvrımlarında bir yangın tutuştururdu bütün kenti, kül ederdi Beklesem bütün öyküsünü alırdım eskimemiş bir sözün gülümseyişiyle Biri var bütün gün lunaparktadır ve kenti götürüp koyar aynaların karşısına Beklesem bütün soytarıları görürdüm her nasılsa tarihe sızan... Ahmet Telli |
13.08.08, 08:44 | #20 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Belki Yine Gelirim Belki Yine Gelirim Cemile Çakır hocaya Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir her sözcük dilimin ucunda küfre dönüyor çünkü Bir gök gürlese bari diyorum, bir sağnak patlasa bitse bu sessizlik, bu kirli yapışkanlık bitse ama bir tufan az mı gelir yoksa, yine de yırtılan ve parçalanan birşeyler olmalı mutlaka hiç durmadan yırtılan ve parçalanan bir şeyler Oysa ne kadar sakin bu sokaklar ve bu kent ne kadar dingin görünüyor bana şimdi gökyüzü Gidenler nerde kaldılar, özledim gülüşlerini bir kenti güzelleştiren yalnız onlardı sanki onlardı çocuklara ve aşka ölesiye bağlanan kadınları güzelleştiren herhalde onlardı "Tükürsem cinayet sayılır" diyordu birisi tükürsek cinayet sayılıyor artık ama nerde kaldılar, özledim gülüşlerini onların Uzun uzun bakıyorum kıvrılan sokaklara tek yaprak bile kımıldamıyor nedense ve tek tek söndürüyor ışıklarını varoşlar alnımı kırık bir cama yaslıyorum, kanıyor kanımın pıhtılarında güllerin serinliği ve fakat bir cellat gibi yetişiyor pusudaki Dilimin ucunda küfre dönüyor her sözcük Yaşamak neleri öğretiyor, düşünüyorum okuduğum bütün kitaplar paramparça çıkıp dolaşıyorum akşamüstleri bir başıma bir uçtan bir uca yalnızlıklar oluyor kent bulvar kahvelerinin önünden geçiyorum sırnaşık aydınlar, arabesk hüzünler bir gazete sayfasında sereserpe bir yosma Sesler gittikçe azalıyor, kuşlar azalıyor ve ne zaman yolum düşse vurulduğun yere kızgın bir halka oluyor boynumda o sokak Hüznü yalnız atlarımız duyuyor artık biz çoktan unutmuşuz böyle şeyleri ama içimde bir sırtlanın dalgın duruşu ve dilimin ucunda küfre dönüyor her sözcük İçimde zaptedilmez bir kırma isteği dizginlerini koparan bir at sanki bu soluksoluğa kalıyorum her sonbahar ve sevgilim ne zaman hoşgörülü olsa bir yolculuk düşüyor aklıma, gidiyorum bütün gençliğim böylece geçip gitti işte ama hala bir şeyler var vazgeçemediğim Hangi duvar yıkılmaz sorular doğruysa birgün gelirsek hangi kent güzelleşmez şiirlerim bir dostun vurulduğu yerde yakıldı geri almıyorum külleri yangınlar çıksın diye Devriyeler çıkart şimdi, bütün ışıklarını söndür sorduğum hiçbir soruyu geri almıyorum ey sokak ve dilimin ucunda küfre dönüyor her sözcük Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir bir gök gürlese bari diyorum, bir sağnak patlasa bitse bu kirli ve yapışkan sessizlik, hiç gitmesem oysa ne kadar sakin sokaklar, kent ve bütün yeryüzü ipince bir su gibi sızıyorum gecenin tenha göğüne sessizce çekip gidiyorum şimdi, sessiz ve kimliksiz Belki yine gelirim, sesime ses veren olursa bir gün... Ahmet Telli |
Tags |
ahmet, ahmet telli, ahmet telli şiirleri, siirleri, telli |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
Nisa Melis Telli Biyografisi - Nisa Melis Telli Hayatı - Nisa Melis Telli Kimdir? | Okyanus | Diger Ünlülerin Biyografileri | 0 | 05.09.12 00:01 |
Yamaç Telli Biyografisi - Yamaç Telli Hayatı - Yamaç Telli Kimdir? | Başak | Diger Ünlülerin Biyografileri | 0 | 27.08.12 01:17 |
Şehit Ahmet Telli İlköğretim Okulu Amasra Bartın - Bartın Amasra Şehit Ahmet Telli | Pelince | Anaokulu - İlköğretim | 0 | 11.02.12 22:36 |
Telli Turna (Anthropoides Virgo) - Telli Turna Hakkında Genel Bilgiler | Fenci | Kuşlar | 0 | 13.07.10 23:13 |
Ahmet Telli Hayatı ( Biyografisi ) | SERDEM | Şairlerin Hayatı ( Biyografileri ) | 0 | 30.07.08 00:15 |