|
Kayıt ol | Yardım | Üye Listesi | Ajanda | Bugünki Mesajlar | Arama |
Türk Edebiyatından Kitap Özetleri Türk edebiyatı kitap özetleri,Türkçe kitap özetleri... |
| LinkBack | Seçenekler |
15.08.14, 18:33 | #2 (permalink) |
Moderator Üyelik tarihi: Jun 2008
Mesajlar: 6.442
Konular: 5295 Rep Puanı:9435 Rep Gücü:117 RD: Ettiği Teşekkür: 118 480 Mesajına 828 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: Fakir Baykurt-Yılanların Öcü Yılanların Öcü Vikipedi Yılanların Öcü, Fakir Baykurt'un 1954 yılında yazdığı, köy hayatını anlatan ilk romanı. Bu kitap nedeniyle 1959 yılında hakkında soruşturma açılır ve öğretmenlikten uzaklaştırılır. Dil bakımından tamamen köy ağzından yazılmış, karakterler de gerçek hayattaki gibi seçilmiştir. Devam romanı olan Irazca'nın Dirliği ve Kara Ahmet Destanı ile birlikte Fakir Baykurt üçlemesi olarak anılır. Romanın Konusu Karataş köyünde oğlu Kara Bayram, gelini Haçça ve torunları Ahmet ve Şerife ile yaşayan Irazca'nın köy içerisindeki hiyerarşiye başkaldırışı anlatılır. Deli Haceli ve karısı Fatma evlerinin çok nemli olmasından yakınarak tam Irazca ve ailesinin kaldığı evin önüne ev yaparlar. Bu sırada bir açılış için köye ziyarete gelecek kaymakamın haberi alınır. Kaymakamı ağırlamak adına çeşitli hazırlıklar tertip edilmeye başlanır. Bu iş için önce Kara Bayram'ın ası kuzusunun çalmakla işe başlarlar. Köyün muhtarı kişisel menfaatleri için Haceli'ye destek olur ve bir gün muhtarlığa konuşmak vaadiyle çağırdığı Kara Bayram'ı birkaç adamına falakayla dövdürür. Hem ası kuzusundan olan hem de üstüne dayak yediği oğlunu gören Irazca intikam almak için bir gece Haceli'nin ev yapmak için kazdığı temelleri doldurur. Bayram ise ev yapımı için gerekli olan kerpiçleri parçalar. Sabah kalktığında bütün yaptıklarının yok olduğunu gören Haceli öfkeyle o sırada hamile olan Haçça'ya taş atar ve düşük yapmasına neden olur. Tüm bunları biriktiren Irazca, kaymakam köye ulaşmadan onun yolunu keser ve hakkını aramak için kaymakamdan destek ister. Kaymakam köye ulaştığı zaman kendisi için hazırlanan tüm tertibe ve eğlenceye katılmadan açılışı yapar ve Irazca'ya hakkının verilmesini aksi halde kendisinin dava açmasını söyler. Köyün muhtarı bu tür bir olay karşısında kendisinin de suçlanacağını düşündüğü için Haceli'ye verdiği desteği keser ve Kara Bayram ile dialoga girmeye çalışır. Haceli'nin bütün yaptıklarından vazgeçeceğini ve bir miktar maddi destek olacağının teminatını verse de Kara Bayram ikna olmaz ve şehire gidip dava açacağını söyler. Bütün bunlar olurken Haceli, karısı Fatma ile Kara Bayram'ın ilişkilerini bilmemektedir. Karakterler
--------------Tualimforum İmzam-------------- |
15.08.14, 18:39 | #3 (permalink) |
Moderator Üyelik tarihi: Jun 2008
Mesajlar: 6.442
Konular: 5295 Rep Puanı:9435 Rep Gücü:117 RD: Ettiği Teşekkür: 118 480 Mesajına 828 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: Fakir Baykurt-Yılanların Öcü Yılanların Öcü Romanının Özeti İncelemesi I-KONUSU:Oğlu Kara Bayram, gelini Haçça ve torunları Ahmet ve Şerife ile yaşayan Irazca'nın köy içerisinde hiyerarşiye başkaldırışı anlatılır. II.ÖZETİ :Olay Burdur’un Yeşilova ilçesine bağlı seksen haneli Karataş köyünde geçer.Deli Haceli ve karısı Fatma evlerinin çok nemli olmasından yakınarak tam Irazca ve ailesinin kaldığı evin önüne ev yaparlar.Bu sırada köye ziyarete gelecek kaymakamın haberi alınır..Kaymakamı ağırlamak adına çeşitli hazırlıklar tertip edilmeye başlanır.Bu iş önce Kara Bayram'ın kuzusunu çalmakla işe başlarlar.Köyün muhtarı kişisel menfaatleri için Haceli'ye destek olur ve bir gün muhtarlığa konuşmak vaadiyle çağırdığı Kara Bayram'ı birkaç adamına dövdürür.Hem kuzusundan hem de üstüne dayak yiyen oğlunu gören Irazca , intikam almak için bir gece Haceli'nin ev yapmak için kazdığı temelleri doldurur.Bayram ise ev yapımı için gerekli olan kerpiçleri parçalar.Sabah kalktığında bütün yaptıklarının yok olduğunu gören Haceli, öfkeyle o sırada hamile olan Haçça'ya taş atar ve onun düşük yapmasına sebep olur.Irazca , kaymakam köye ulaşmadan onun yolunu keser ve hakkını aramak için kaymakamdan destek ister.Kaymakam, kendisi için hazırlanan tüm tertibe ve eğlenceye katılmadan açılışı yapar ve Irazca'nın hakkının verilmesini ister, aksi halde kendisinin dava açacağını söyler.Muhtar kendisinin de suçlanacağını düşündüğü için Haceli'ye verdiği desteği keser ve Kara Bayram'a yanaşmaya çalışır.Haceli'nin bütün yaptıklarından vazgeçeceğini ve bir miktar maddi destek olacağının teminatını verse de Kara Bayram ikna olmaz ve şehre gidip dava açacağını söyler.Bütün bunlar olurken Haceli, karısı Fatma ile Kara Bayram'ın ilişkisini bilmemektedir. A) ŞAHIS KADROSU VE ÖZELLİKLERİ: D. Kişiler ve özellikleri Yılanların Öcü romanında, anlatı kişileri; zengin güçlü köylüler, yoksul güçsüz köylüler,memur ve bürokratlar olarak belirir. Güçlü ile güçsüzün mücadelesini konu edinen romanda,
Bunlardan başka oldukça geniş bir kişi kadrosuna sahip olan romanda birçok kişinin adı anılmıştır. Romanda öne çıkan kişiler, güçsüz ve ezilen köylü, güçlü ve ezen köylü ile memur ve bürokratlar gibi üç öbekte toplanabilir: Güçsüz ve ezilen köylü : Bayram ve ailesi,Bekçi Mustafa Güçlü ve ezen köylü : Muhtar, Haceli Memur ve bürokratlar: Kaymakam, Şakir Efendi Romanın başkişisi konumunda olan Irazca, romanda yaşlı ve güçlü bir kadın tipi olarak yer alır. Oğlu Bayram’ın üzerinde otoriteye sahip olan ve evi yöneten Irazca, hayatı boyunca çilelerle yoğrulmuş yaşlı köylü kadınını temsil eder. Bayram, annesinin yönlendirmeleriyle hareket eden, geleceğe yönelik küçük mutluluklar hayal eden zayıf bir kişilik olarak belirirken, Bayram’ın karısı Hacca ise kaderine boyun eğen genç köylü kadını olarak sunulur. Kara Bayram’ın hasmı Haceli, çıkarları için güçlünün yanında olan köylü bir tip olarak canlanır. Muhtarın her istediğini yapan Haceli, sınıf atlama arzusuyla her türlü kötülüğü yapmaya yatkındır. Haceli’nin karısı Fatma ise cinselliği temsil eden genç bir kadın olarak romanda yer bulur. Kocasıyla mutsuz bir hayat yaşayan Fatma, yazgısına karşı koymaya çalışan, daha mutlu bir hayatın hayallerine kendini kaptıran bir genç kadını canlandırır. Muhtar Cımbıldak Hüsnü, romanda gücü, zenginliği ve otoriteyi temsil eder. Oldukça olumsuz bir tip olarak çizilen muhtar, okura iyimserlik izlenimi verebilecek hiçbir davranışta bulunmaz. Muhtar, romanda köylüye karşı baskı uygulamaktan çekinmeyen, insanlar tarafından pek sevilmeyen, kibirli ve gösterişi seven bir yönetici tipini canlandırır. Romanda din adamı görevini üstlenen Beytullah Hoca, köy romanlarındaki genel eğilim doğrultusunda olumsuz bir kişi olarak belirir. Hoca, zenginin yanında yer alan, gerektiğinde güçlünün çıkarları için dinin emirlerini yorumlayan biri olarak okurun karşısına çıkar. Romanın en gerçekçi kişisi ise, Bekçi Mustafa’dır. Oldukça yoksul olan Bekçi Mustafa, Muhtar’ın yaptıklarının doğru olmadığını düşünse de, geçim derdinden dolayı sesini çıkaramaz. Haksızlıklar karşısında, yoksulluğu ve güçsüzlüğü yüzünden susmak zorunda kalır. Doğma büyüme köylü olan ve köylünün yaşadığı sıkıntıları yakından bilen sağlık memuru Şakir Efendi, romanda iyi niyetli, dürüst memuru temsil eder. Kaymakam da, köylülerde oluşan genel beklentinin aksine, daha önceki yöneticilerden farklı olarak, yoksulun yanında tavır alan, ilkeli ve dürüst bir bürokrat olarak romanda yer bulur. B. Mekân Yılanların Öcü romanında gerçek bir mekân seçilmiştir. Burdur’un Yeşilova ilçesine bağlı seksen evli Karataş köyünde geçen olaylar, Kara Bayram’ın evi, Muhtarın evi, Irazca’nın kardeşi Sultanca’nın evi, köyün camisi, Nuri’nin kahvesi gibi kapalı mekânlarla, Haceli’nin ev yaptıracağı yer, köy meydanı, Kara Bayram’a ve Haceli’ye ait tarlalar gibi açık mekânlarda geçer. Kendi halinde yaşayan Kara Bayram’ın evi, yoksulluklarla dolu olmasına karşın köy içinde olması sebebiyle esenlikli bir mekân olarak sunulur: “Kara Bayram’ın babadan kalma evi köy içine bakıyordu... İki kattı. Altı ahır, samanlık, koyun damı. Üstü iki oda bir “hayat”tı. Odalardan birinde oturur, yer içer, yatarlardı. Birine de taktuk korlardı.” (Baykurt, 2006: 43) C) ZAMAN: Toplumsal ve siyasal yapının sorgulandığı roman, Demokrat Parti iktidarı (22 Mayıs 1950–27 Mayıs 1960) döneminin ilk yıllarını ele alır. Muhtarın, köylü-devlet ilişkisini gözler önüne sermesi bakımından da dikkat çekici olan köylüye yaptığı konuşma, anlatının geçtiği öykü zamanını gösterir: “Bahusus şimdi ortalıkta bir demokratçılar var. Dikkat edin, çilik değil, çılık! Malum ya, çilik başka, çılık başka. Demokratçılıktan amaç, herkes nerde sen de orda olacaksın demektir. Şimdi bir işe başladın mı, çoğunluk diyorlar. Çoğunluk hayhayı bastı mı ‘Hayır’ deyenin hali harap. Anlaşıldı mı arkadaşlar? Bundan böyle muhaliflik, münafıklık yoktur. ‘Hayır’ demek yasak edilmiştir.” (Baykurt, 2006: 82) Romanda olaylar, çoğunlukla görülen geçmiş zamanla, artsüremli öyküleme yöntemiyle sunulur: “Irazca, ekmek etmek için ateşi hayattaki ocağa yaktı bu sabah. Unu dışarda eledi. Hamuru dışarda yoğurdu. Ahmet, Osman, Şerfe, içerde uyuyor. Sığır sıpa köy içinde toplandı. Irazca zor şer aşağı inebildi. Eşeği, düveyi çıkardı ahırdan. Hergeleye sürdü. Merdiven, her inip çıkışında yüreğine korku veriyor. İşler kızışmadan bir çözümüne bakmalı ne yapıp edip.” (Baykurt, 2006: 99) Romanda yer yer dikkat çeken şimdiki zamanlı cümlelerle, eşsüremli bir öyküleme yapılır. Öykü zamanıyla öyküleme zamanın çakıştığı bu bölümlerde okur, roman kişileri ve olaylarla daha yakın iletişim kurar: “Havana’nın Sivri’den doğru bir sis geliyor köyün üstüne. Ağır ağır geliyor sis...” (Baykurt, 2006: 122) D) ANLATICININ BAKIŞ AÇISI: Yılanların Öcü romanı, her şeyi bilen ve her şeyi gören bir anlatıcının “hâkim bakış açısı” ile aktarılır. “Sıfır odaklayım” ya da “sınırsız bakış açısı” diye de adlandırılan bu bakış açısıyla anlatıcı-yazar, roman kişileriyle ilgili her şeyi, onların düşüncelerini, niyetlerini bilir ya da sezer, kahramanların geçmişlerini ve geleceklerini bilir, aynı anda meydana gelen olayları betimler (Kıran, 2003: 104): “Bayram, harımını düşündü mü, “Kaderim iyiymiş!... der saf saf. “İyi bir harıma düşmüşüm! Koşumum kötü, bir yanı öküz bir yanı inek; ama harım da iyi, karım da iyi!...” Böyle der kendi kendine güler.” (Baykurt, 2006: 12) E) SONUÇ: Köycülüğün hem dünyada, hem de Türkiye’de siyasal bir söylem olarak öne çıkmasıyla birlikte yoğunlaşan köy romanları, edebî bir yönelim olmalarının yanında gerek toplumsal gerekse siyasal veriler sunarlar. Her ne kadar köyü ve köylüyü konu edinen bazı eserler, gerçeklikten uzak ve “güdümlü” olsalar da bu romanlar, tarihsel-siyasal bir süreci aydınlatmaları bakımından önemlidirler. Köy Enstitüsü çıkışlı yazarlardan biri olan Fakir Baykurt, köy gerçekliğini dile getiren başlıca romancılardandır. Büyük bir beğeni toplayan, sinemaya ve tiyatroya uyarlanan Yılanların Öcü adlı romanıyla Baykurt, derebeyli düzenden anamalcı düzene geçişi ele alarak, bireysel ve bilinçsiz bir başkaldırıyı konu eder. Bu yönüyle, toplumbilimsel bir metin çözümlemesine imkân veren eser, toplumsal yapı ve ilişkilerin gözlemlenebildiği bir metin olma özelliği gösterir. Olayların gerçek bir mekânda geçtiği romanda, Doğu kültüründe önemli bir simge olan ‘yılan’ın kullanılması dikkat çeker. Romanda kötülük simgesi olarak yer alan yılan, işlevsel bir görev üstlenir. Güçsüz ve ezilen sınıfı temsil eden Kara Bayram’ın ailesinin yılanlarla olan mücadelesi aynı zamanda, onların güçlü ve ezen sınıfla yaptıkları mücadelenin de simgesel boyutunu oluşturur. Sonuç olarak romanda, ister bir siyasal dizge, isterse bir ülkü adına yapılsın, güçlülerin egemen olduğu ve kötülük saçtığı bir evrende, her türlü baskı ve şiddete karşı insanların mücadele etmesi gerektiği, ancak bu mücadelenin sonucunda elde edilecek başarının göreli olacağı ve insan için mutlak mutluluğun olmayacağı ortaya konulur. --------------Tualimforum İmzam-------------- |
Tags |
baykurtyilanlarin, fakir, ocu, yılanların öcü kitabı özeti, yılanların öcü kitabın özeti, yılanların öcü kitap özeti, yılanların öcü romanının özeti incelemesi |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
Fakir Baykurt Hayatı ( Biyografisi ) | Deniz | Şairlerin Hayatı ( Biyografileri ) | 1 | 24.06.17 00:46 |
Fakir Baykurt Eserleri Listesi | SERDEM | Türkçe-Edebiyat-Dil Bilgisi | 0 | 14.03.14 23:06 |
Rüyada Fakir Görmek - Rüyada Fakir Görmek Açıklaması ve Yorumu - Fakir Rüya Tabiri | Tarot | A-B-C-D-E-F-G ile Başlayan Rüya Tabirleri | 0 | 17.01.13 20:21 |
Fakir İsminin Anlamı ve Açıklaması - Fakir Adının Anlamı ve Açıklaması - Fakir İsmini | Kartal | Erkek Bebek İsimleri ( Erkek Bebek Adları ) | 0 | 02.12.12 15:28 |
Kaplumbağalar(Fakir Baykurt)-100 Temel Eser | SERDEM | Türk ve Dünya Edebiyatındaki Önemli Eserler | 0 | 15.12.08 12:16 |