tualimforum.com  

Geri git   tualimforum.com > KÜLTÜR VE SANAT > Dini Konular > Sahabeler - Evliyalar - İslam Alimleri
Kayıt ol Yardım Üye Listesi Ajanda Bugünki Mesajlar

Sahabeler - Evliyalar - İslam Alimleri Sahabeler Hakkında Bilgiler.Evliyalar Hakkında Bilgiler.İslam Alimleri Hakkında Bilgiler.Sahabelerin Hayatı.Evliyaların Hayatı.İslam Alimlerinin Hayatı


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Yahya Bin Muazı Razi - Yahya Bin Muazı Razi Hayatı - Yahya Bin Muazı Razi Kimdir
Konudaki Cevap Sayısı
0
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
779

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 12.08.11, 23:53   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
Moderator
 
Tuna - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Nerden: Konya
Mesajlar: 1.788
Konular: 1135
Puan Grafiği
Rep Puanı:3960
Rep Gücü:57
RD:Tuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 174
122 Mesajına 291 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Yahya Bin Muazı Razi - Yahya Bin Muazı Razi Hayatı - Yahya Bin Muazı Razi Kimdir

Yahya Bin Muazı Razi - Yahya Bin Muazı Razi Hayatı - Yahya Bin Muazı Razi Kimdir

Büyük velîlerden. İsmi Yahyâ bin Muâz bin Câfer Râzî, künyesi Ebû Zekeriyyâ, lakabı Vâiz'dir. Rey'de doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. 872 (H.258) târihinde Nişâbur'da vefât etti.

Yahyâ bin Muâz hazretleri Bağdât ve Belh şehirlerine gitti. Tasavvuf ehli büyük âlimlerle görüşüp sohbet etti. İshâk bin Süleymân er-Râzî, Mekkî bin İbrâhim el-Belhî, Ali bin Muhammed ve başka âlimlerle görüşüp, kendilerinden ilim tahsil etti. İlim, amel ve ahlâkta, nefsiyle mücâdele etmekte şaşılacak hâl ve üstünlük sâhibiydi. İbrâhim ve İsmâil adında iki kardeşi olup, onlar da yüksek hâl sâhibi idiler. Kardeşlerinden birisi Mekke’ye gidip oraya yerleşti. Yahyâ hazretlerine bir mektup yazıp; “Üç arzum vardı. Ömrümün sonunu en kıymetli yerde geçirmek, bir hizmetçimin olması ve ölmeden önce sizi bir defa daha görmek. Bunlardan ikisine kavuştum. Şu anda Harem-i şerîfte bulunuyorum ve bir hizmetçim var. Duâ edin de Allahü teâlâ üçüncü arzuma da kavuşmayı nasîb etsin.” dedi. Yahyâ bin Muâz, cevap yazıp; “Sen insanların en iyisi ol da, istediğin yerde yaşa. Yerler, insanlarla değer kazanır, insanlar yerlerle değil. İki cihânın efendisi Resûlullah efendimiz o taraflarda bulunduğu için, oralar çok kıymetli olmuştur. Hizmetçiye sâhib olmak gibi bir arzun keşke bulunmasaydı. Efendilik Allahü teâlânın, hizmetçilik ise kulun sıfatıdır. Birini kendine hizmetçi edip de, o kimsenin Hakk’a kulluk etmesine mâni olmak mürüvvete yakışmaz. Uygun değildir. Beni görmek arzu ettiğini söylüyorsun. Eğer hep Allahü teâlâyı hatırlar, her an O’nunla meşgûl olursan, beni hatırına getirmezsin. Şuanda bulunduğun yer, evlâdı kurbân etmek yeridir. O’nu bulmuş isen, ben senin işine yaramam. Eğer O’nu bulamadınsa, benden sana ne fayda gelir” buyurdu. Sevdiklerinden birine yazdığı mektubda da; “Dünyâ, uyku; âhiret ise uyanıklık yeridir. Rüyâda ağlayan uyanıklıkta güler, sevinir. Sen dünyâ hayatında ağla ki, âhiret uyanıklığında gülesin ve neşeli olasın” buyurdu.

Yûsuf bin Hüseyin-i Râzî diyor ki: “Âlim ve velîleri görmek için yüz yirmi şehir gezdim. Yahyâ bin Muâz hazretlerinden daha tesirli ve daha güzel söz söyleyeni görmedim.”

Yahyâ bin Muâz-ı Râzî hazretlerinin hikmetli sözlerinden bâzıları şöyledir:

“İlmi ile âmil olan âlimler, müslümanlara analarından babalarından daha şefkatli, daha merhametlidirler. Çünkü onlar, insanın âhiretini kurtarıp, Cehennem’e girmemelerini temin ederler. Ana-baba ise, insanı ancak dünyâ ateşinden ve felâketinden koruyabilir.”

“Bir kimse, hocasının hareket ve davranışlarından istifâde edemiyorsa, sözlerinden hiç istifâde edemez.”

“Açlık nûrdur. Tokluk ateştir. Şehvet odundur. Şehvet ve tokluk bir araya gelince, ateş yanmaya başlar. Sâhibini yakıp bitirir.

“Gâfillerden, câhillerden ve yaltakçılardan uzak dur.”

“Dünyâya aldanmaktan çok sakınınız. Burası, yolcu konağı gibi geçicidir. Bugün buradayız. Belki yarın, belki daha önce göç edeceğiz. Burada bir an evvelazığımızı tamamlayalım. O kadarçabuk olalım ki, konuşmaya vaktimiz kalmasın. Konuşmayı âhirete bırakalım.”

“Kalbinde dünyâ hırsı bulunan bir kimsenin ilmi, Abdullah ibni Abbâs hazretlerinin ilmi kadar olsa, o kimse, insanlar için zararlıdır. Çünkü onun kendisine hayrı yoktur. Başkalarına nasıl olsun?”

“Evliyâ, insanları şeytanın elinden kurtaran zâttır.”

“Bir şeye ihtiyaç duyulduğu halde, çalışıp onu temin etmemek, çoluk çocuğu perişan bırakmak, câhillik ve tenbelliktir.”

“Ölümü bir tabağa koyup çarşıda satsalardı, âhiret ehli, başka bir şeye bakmayıp onu satın alırdı.”

“Cehennemliklerin amellerini işleyip, sonra da Cennet'i istemek büyük ahmaklıktır.”

“Tövbeden sonraki bir günah, tövbeden önceki yetmiş günahdan daha çirkindir. Kalb ve beden hastalıklarımız için en iyi ilâç, günahı terketmektir.”

“İhlâs, ameli kusurlardan temizlemektir.”

“Dînî ve ahlâkî bir vazîfeyi îfâ etme fırsatını elden kaçırmak, ölümden daha zordur.”

“İbret alınacak hâdiseler pekçok, bunlardan ibret alanlar ise çok azdır.”

“Allahü teâlâyı sevdiğin kadar, herkes seni sever. Allahü teâlâdan korktuğun kadar, herkes senden korkar. Allahü teâlâya kulluk ettiğin mikdârda, herkes sana yardımcı olur.”

“Dünyâ sevgisini terk etmek gâyet zordur. Ama Cennet’e kavuşmak için, dünyâyı terketmek lâzımdır.”

“Dünyâ ekin yeri, insanlar da sanki ekindir. Ölüm, bu ekinleri biçen oraktır. Azrâil (aleyhisselâm) harman sâhibi, mezar da harman yeridir. Cennet ve Cehennem ise, ekinlerin durumuna göre konulacağı ambar gibidir. İnsanların da bir kısmı Cennet’e ve bir kısmı da Cehennem’e gideceklerdir.”

“En çok sevindiğim ve sevdiğim şey, Allahü teâlânın bana ihsân ve ikrâm ettiği îmân nîmetidir. En çok korktuğum şey ise, onun benden gitmesidir.”

“Para akrebdir. Panzehirin yoksa, onu eline alma. Çünkü seni sokar ve öldürür. Paranın panzehiri, helâl yoldan kazanıp, meşrû yere sarfetmektir.”

“Allahü teâlâya itâat etmek, bir hazîneye benzer. Bu hazinenin anahtarı duâ, anahtarın dişleri de helâl lokmadır.”

“Herkesin kalbinde, cömertlere karşı muhabbet, cimrilere karşı nefret vardır.”

“İnsanlar, fakir olmaktan korkarak dünyâlık için çalıştıkları kadar, Cehennem'den korkup, korunmak için çalışsalardı, mutlaka Cennet’e giderlerdi.”

“Dünyâda, Allahü teâlâdan en çok korkan kimse, kıyâmet günü insanların en emîni olur.”

“İnsanı Allahü teâlâdan uzaklaştıran şeyleri aramakta, kişiler için zillet, âhireti aramaktaise izzet vardır. Yok olacak şeylerin peşlerinde koşarak zillete düşmek, ebedî olanı terkedip, kendisini izzete ulaştıracak şeyleri terkedene ne kadar çok şaşılır.”

“Allahü teâlânın dînine, O’nun kullarına hizmet etmekten zevk duyan bir kimsenin hizmetinde bulunmaktan, bütün mahlûklar zevk alırlar.”

“Kişinin ayağının sürçmesi, bir kusuru sebebiyledir.”

“Allah korkusu, kalbde yerleşmiş olan bir ağaç gibidir.”

“Allah korkusu, ibâdetin süsüdür.”

“Düşünmeden konuşan pişmân olur. Konuşmadan önce düşünen selâmet bulur.”

“Kıyâmet günü fakirlik ve zenginlik tartılmayacak, fakirliğe ne ölçüde sabredilmiş ve zenginliğe ne ölçüde şükür edilmiş ise, o hesâb edilecek. Mesele çok fakir veya çok zengin olmak değil, çok sabretmek veya çok şükretmektir.”

“Her kimde bulunursa bulunsun, tevâzu güzeldir, ama zenginlerde bulunursa çok daha güzel olur. Her kimde bulunursa bulunsun, kibir çirkindir. Ama, fakirlerde bulunursa çok daha çirkin olur.”

“Bir müslümanı medhedemiyorsan, bâri kötüleme. Faydalı olamıyorsan bâri zararlı olma, sevindiremiyorsan hiç olmazsa üzme.”

“Allah yolunda yürümek istiyene en zor gelen şey, yabancılarla berâber olmaktır.”

“Esas fakirlik, fakir olmaktan korkmak, esas zenginlik ise, Allahü teâlâya güvenmektir.”

“Senden meydana gelen bir hatâ sebebiyle seni özür dilemeye mecbur eden, berâber olduğunuzda kendisine müdârâ etmen icâbeden ve kendisine, (Allahü teâlâya duâ ettiğinde beni de hatırla) demeye ihtiyaç duyduğun kimse, hakîkî dost olamaz.”

“Yâ Rabbî! Kalbimdeki en tatlı hâl, rahmetinden ümitli olmamdır. Dilimdeki en tatlı hâl, seni tesbih etmemdir. Bana en tatlı gelen zaman da, dîdârını göreceğim zamandır.”

HAKÎKÎ SEVGİ NASILDIR?

Yahyâ bin Muâz ki, evliyânın büyüğü,
Verâ ile takvâda, vardı çok üstünlüğü.

Meşhurdu insanlara, vâz ile nasîhati,
Çok insan o sâyede, buldular hidâyeti.

Buyurdu:"Ey insanlar, gafleti atın artık,
Dünyâ uyku gibidir, âhiret uyanıklık.

Uyuyup rüyâsında, ağlarsa biri şâyet,
Uyanınca sevinir, ferâhlanır o gâyet."

Öyleyse Allah için, ağlayın ki bu demde,
Rahata eresiniz o ebedî âlemde.

Buyurdu ki: "Bir sevgi, hakîkî ise şâyet,
Bir iyilik görmekle, hiç artmaz o muhabbet,

Ve yine bir kötülük, görse de sevdiğinden,
Ona olan sevgisi, azalmaz eskisinden."

Buyurdu: "Sen ne kadar, edersen Hakk'a tâat,
İnsanlar da o kadar, sana eder itâat.

Sen Allah'a ne kadar, eylersen günah, isyân,
Sana dahi o kadar, karşı gelir çok insan."

Ve yine buyurdu ki: "Doğru, hâlis âlimler,
Sana, ebeveyninden, daha şefkatlidirler.

Zîrâ onlar katarak, gündüze gecesini,
Cehennem ateşinden, kurtarır en son seni,

Ve lâkin ebeveynin, sana merhametinden,
Kurtarır ancak seni, dünyâ felâketinden."

Buyurdu ki: "Dünyâya, aldanma, iyi tanı,
O hep dolup boşalır, sanki bir yolcu hanı.

Bugün dünyâda isen, olmazsın belki yarın,
Hazırla azığını, gaflete gelme sakın!

Elini çabuk tut da, hazırlan bir an evvel,
Zîrâ yaşayanlara, âni gelir hep ecel.

Eğlenmeyi bırak da, ibâdet yapmaya bak,
Zevk ü safâ sürmeyi, gel âhirete bırak."

Buyurdu:"Bir âlimde, varsa dünyâ sevgisi,
Onun, hiçbirkimseye, olmaz bir fâidesi.

Zîrâ kendine bile, hayrı olmaz ki zâten,
Nerde kaldı gayriyi, kurtarsın felâketten."

Buyurdu:"Şâyet ölüm, konsa idi pazara,
Ehlullah, başka şeye, vermezlerdi hiç para.

Cehennem'e götüren, amelleri işleyip,
Sonra kalkıp Cennet'e, tâlip olmak ne garip.

Ahmak şu kimsedir ki, çok günah işlerde hep,
Sonra Hak teâlânın, affını eder talep.

Akıllı da şudur ki, dünyâyı terk etmeden,
Âhiret azığını, hazır eder gitmeden.

Bilir ki âhiretin, tarlasıdır bu dünyâ,
Eker tohumlarını çalışır ekseriyâ.

Kabire girmeden önce oraya hazırlanır,
Bilir ki her mümine, orada suâl vardır.

O, ölmeden öğrenir, cevabını onların,
Bilir ki kendisine, sorulur bunlar yarın."

Buyurdu ki: "Îmânın, tam doğruysa Allah'a,
Sana, bundan kıymetli, bir nîmet olmaz daha.

Öyleyse kork ve titre îmânın gitmesinden,
Zîrâ bir kelimeyle, gidebilir o senden."

1) Tabakât-us-Sûfiyye; s.107
2) Hilyet-ül-Evliyâ; c.10, s.51
3) Sıfât-us-Safve; c.4, s.71
4) Tabakât-ül-Kübrâ; c.1, s.94
5) Risâle-i Kuşeyrî; s.132
6) Vefeyât-ül-A’yân; c.6, s.165
7) Târih-i Bağdâd; c.2, s.138
8) Şezerât-üz-Zeheb; c.14, s.208
9) Tezkiret-ül-Evliyâ; c.2, s.266
10) Nefehât-ül-Üns; s.108
11) Keşf-ül-Mahcûb; s.222
12) Fâideli Bilgiler; s.164
13) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c.3, s.327
14) Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye; (50. Baskı) s.1161
--------------Tualimforum İmzam--------------
Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.

Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.

Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.

Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.

Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.

Hoşgörülülükte deniz gibi ol.

Ya olduğun gibi görün,ya göründüğün gibi ol.

MEVLANA CELALEDDİN RUMİ

Tuna
Tuna isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
bin, hayati, kimdir, muazi, razi, yahya, yahya bin muazı razi, yahya bin muazı razi hakkında genel bilgi, yahya bin muazı razi hayatı, yahya bin muazı razi kimdir, yahya bin muazı razi yaşamı


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Ebu Muhammed Razi - Ebu Muhammed Razi Hayatı - Ebu Muhammed Razi Kimdir? EZEL Sahabeler - Evliyalar - İslam Alimleri 0 17.08.11 22:41
Fahreddîn-i Râzî - Fahreddini Razi Hayatı - Fahreddini Razi Kimdir - Fahreddini Razi Tuna Sahabeler - Evliyalar - İslam Alimleri 0 16.08.11 02:47
Yusuf Bin Hüseyin Razi - Yusuf Bin Hüseyin Razi Hayatı - Yusuf Bin Hüseyin Razi Kimdi Tuna Sahabeler - Evliyalar - İslam Alimleri 0 12.08.11 23:16
İmam Yahya Biyografisi,İmam Yahya Hayatı,İmam Yahya Kimdir?İmamMalik İpek Diger Ünlülerin Biyografileri 0 30.06.09 15:35
Yahya Efendi Biyografisi,Yahya Efendi Hayatı,Yahya Efendi Yaşamı,Yahya Efendi Kimdir? İpek Diger Ünlülerin Biyografileri 0 29.06.09 17:59


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 01:58 .


Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2