Muş'ta geleneksel el sanatları, il folklorunun temel unsurlarından biridir. Bazıları zamanla unutulmuş olmasına rağmen, çok sayıda el sanatı günümüzde de canlılığını korumaktadır. Bugün Muş'ta yaşayan başlıca el sanatları kilimcilik, halıcılık, semercilik, keçecilik, çorap ve hasır örmeciliği ile boncuk ve dantel oyacılığıdır.
Kilimcilik:
Halıcılıktan önce gelişen bir dokuma türüdür. Kilim, halıya göre daha ucuz ve daha hafiftir. Katlanması da kolaydır. Bu nedenle ilde, yaygın olarak kullanılan bir ev sergisidir. Kilimciliğin Muş'a ilk ne zaman geldiği bilinmemektedir. Muş'ta bugün Merkez İlçe'nin Kızılağaç Bucağı ile Mercimekkale Bucağı'na bağlı Yağcılar Köyü'nde ve bu yerleşimlerin yakın çevresinde dokunmaktadır.
Halıcılık:
Halıcılığın Anadolu'ya Selçuklularca girdiği kabul edilmektedir. Muş'ta bugün dokunan halılardaki hakim motifler, bu genel kabulü doğrulamaktadır. Geçmişte, yaygın bir sanat olan halıcılık, zamanla önemini yitirmiştir. Halıcılık, 1970'li yıllarla birlikte Halk Eğitim Merkezi ile El Sanatları Merkezi'nin yoğun çabalarıyla yeniden canlanmıştır. 1986'da da Muş Valiliği'nin soruna el atması, halıcılığa yeni bir dinamizm kazandırmıştır. Muş'ta halıcılık Merkez İlçenin Mercimekkale Sürügüden ve Çiçekli köyleriyle Varto, Bulanık ve Malazgirt ilçelerinde yapılmaktadır. En çok dokunan halı tipleri Isparta, Hereke ve Bünyan'dır. Hakim motifleri ise Türkmen, Yörük, Kula, Yedi Dağın Çiçeği ve Asmalı Laledir.
Keçecilik:
Geçmişte yaygın bir ev sergisi olan keçe, zamanla daha az kullanılır bir sergi türü olmuştur. Çoban abası olarak kullanımı daha yaygındır. Keçe, ilkel usûllerle yapılır. Muş'ta bugün keçecilik sanatını sürdüren yalnızca bir sanatkâr kalmıştır.
Semercilik:
Muş'ta semercilik çok eskilere dayanır. Geçmişte, başta odun olmak üzere her türlü yük taşımacılığında eşek kullanılırdı. Eşekle taşımacılıkta ise semer, vazgeçilmezdi. Bu da semercilik sanatının canlı kalışının en önemli sebebiydi. Teknolojik gelişme, Muş'ta bu geleneksel sanatın zamanla sönmesine ve unutulmasına yol açmıştır.
Çorap örmeciliği:
Muş'ta örme çorap, günümüzde de önemini sürdürmektedir. Bu el sanatının canlılığını korumasının temel sebebi, kışları çok sert geçen ilin karasal iklimidir. Çorap, genellikle beş şişle örülür. Topuk ve parmak uçlarının örülmesi, büyük beceri gerektirir. Düz, tek renkte örüldüğü gibi, boğaz ve parmak uçlarına değişik renklerde motifler işlendiği de olur. Genellikle ihtiyaca dönük olan çorap örmeciliği, çok az da olsa piyasa için üretilmektedir.
Hasır Örmeciliği:
Muş'ta, günümüzde de yaygın olan bir el sanatıdır. Sazlıklardan elde edilen ve "Çil" diye adlandırılan bir bitkiyle yapılır. Önemli bir ev sergisidir. Yaz aylarında yere çıplak, kış aylarında ise kilim altlarına serilerek kullanılır. Beton ve toprak döşemelerde, rutubeti önlemek için kilim ve halı altlığı olarak kullanılmaktadır. Hasır, Muş'ta en çok Hasköy İlçesi'nin Korkut Bucağı'na bağlı Sazlıkbaşı Köyü ve çevresinde örülmektedir.
Boncuk ve Dantel Oyacılığı:
Muş'ta oyacılık, ev kadınlarının en önemli uğraşılarından biridir. En yaygın iki oya türü boncuk ve danteldir. Boncuk oyası işler, Muş'ta hem iğne hem de tığla yapılır. Özellikle genç kızların ilgi gösterdiği, çeyizlerin vazgeçilmez parçaları olan ve gelin gidilen evin akraba ve yakınlarına armağan edilen boncuk oyaların başlıca türleri şunlardır: Çilek, Karanfil, Biber, Fener, Kuş Bacağı, Çifte Yaprak, Böğürtlen, Doktor Gözü, Mısır ve Yılandır. Dantel oyacılığı da boncuk oyacılığı kadar yaygındır. Genellikle tığla yapılır. Dantel, yastık başlarına, karyola örtüsü eteklerine, perdelere, elbiselerin kol ve eteklerine süs olarak eklendiği gibi, ayrıca televizyon, masa, sehpa, büfe gibi ev eşyalarının üzerlerine bir estetik unsur olarak da örtülmektedir.
MAHALLİ GİYİM KUŞAM
Muş’ta geleneksel özellikler giyim kuşamda da açıkça görülür. Şehirdeki giyim kuşamdan bazı farklılıklar gösterir. Genellikle dokuma elbiseler yaygındır. Konfeksiyon giyim yaygın olmasına rağmen, evlerde yada terzilerde diktirilen ısmarlama elbise giyim önemini korumaktadır. Başlıca örgü giyimler ise kazak, süveter,çorap ve eldivendir.
Kadın Giyimi
Muş’ta kadınlar, giyim-kuşamlarına özel bir önem verirler. Ağır ve pahalı, özellikle kadifeden elbiseler tercih edilir. Elbise boyları uzundur. “Melekof” denen iç gömleği, Muş kadın giyim kuşamının önemli unsurlarındandır. Altından ziynet eşyaları takınma yaygındır. Beşibirlik, gramsiye, zincir, kolye, bilezik, yüzük ve ‘sırga’ denen küpeler, en çok kullanılan takılardır. Genç kızlar ve gelinler, boncuk yada oya ile çevrilmiş ‘leçek’ denen yazma yada ‘krap’ denen ipekten başörtüsü bağlarlar. Tesettür için bir tür çarşaf olan, renkli ipekten ‘şal’ örtünürler. Şemsiye, çokça kullanılan bir kadın aksesuarıdır.
Yaşlı kadınlar ise başlarına ‘kofi’ denen bir tür fes giyerler. ‘Kofi’nin en önemli özelliği, alna gelen ön yüzündeki “kıntik’ denen altın dizileri yada pullardır. Yanlardan da ‘şal’ denen kara ipek püsküller sarkar. Varlıklı kadınların ‘kofi’lerinde altın dizi, yoksullarınkinde pul vardır. Kofinin başa yakın kısmında altından yada gümüşten yapılmış dairemsi bir levha vardır. Bu levhanın boyutu, tıpkı altın dizi yada pullar gibi varlık seviyesinin bir işaretidir. Kofi, çene altından ipekten yada lastikten bir bağla bağlanır. Şehir de kadınlar, iş yaparken önlük giyerler. Bazıları da fistanlarını geniş bir şalvarı andıran pijamalarının içine sokar, öyle çalışırlar. Köylerdeki kadın giyim kuşamı, tamamıyla geleneksel özellikler gösterir. İpekli ve simli kumaşlara ilgi büyüktür. Üst üste üç dört kat entari giyilir. En üsteki entarinin önü açık ve etekleri kıvrımlı ve işlemelidir. Dikiş yerlerinde renkli kaytanlar bulunur. Bele, ‘palaşka’ denen bir tür kemer dolanır. Yanlarında püskülleri olan ‘şehre’ de yaygın olan bir tür kemerdir. Başa giyinen ‘kofi’de, genellikle birkaç ‘krep’in üst üste bağlandığı görülür. Genç kızların saçlarını örmeleri günümüzde de sürmektedir. Şehirdeki takı türleri, köylerde de yaygındır. Ne var ki, köylerde takılar, özel günlerde kullanılır. Burna yapıştırılan ’hızma’ denen madeni pul, yaygınlığını sürdürmektedir. Altın ya da parlak metalden dişler, bir estetik unsuru olduğu kadar bir maddi seviye sembolüdür de. Kışın yün yada tiftikten, yaz aylarında ise uzun tire çoraplar giyilir. Çarığın yerini, kundura ya da topuklu lastik ayakkabı almıştır. Köylerde kadınlar, günlük olağan elbiseleri ile iş yapar.
Erkek Giyimi
Muş’ta erkek giyim kuşamı sadedir. ‘Şal geleneksel erkek giyiminin en önemli unsurudur. Pantolonun yerini tutan ‘şal’, bol paçalıdır. Geniştir, şalvarı andırır. Gömlek yerine giyinen renkli ve yakasız ‘işlik’, ‘şal’ gibi geleneksel erkek giyiminin bir diğer önemli unsurudur. Bele kalınca dokunmuş kuşaklar dolanır. İşlik, külot pantolon ve çizme gençlerin tipik giyim kuşamlarıdır. Orta yaşlılarsa, lacivert kumaştan bol paçalı pantolon, yırtmaçlı ceket ve yelekten oluşan takım elbiseleri tercih ederler. Kış aylarında ak yün çoraplar giyilir. Başlıca erkek ayakkabıları iskarpin, galoş, potin, ‘roğan’ kundura ve ‘şippik’(talik), kışları da mest-lastik türü ayakkabılara rastlanılır. Altın ya da gümüşten büyük köstek saat, başlıca erkek takısıdır. Köylerdeki erkek giyim kuşamı, kadın giyim kuşamına benzer biçimde geleneksel özellikler gösterir. ‘Şalşepık’ denen elbiseler yaygındır. Gömlek yerine yakasız, renkli işlik, pantolon yerine bol paçalı ‘şal ‘ ya da büzmeli , bol, ayak bileklerine kadar uzanan ‘tuman’ denen bir tür külot giyerler. ‘Agal’ denen renkli puşular başlık olarak kullanılır. Kış aylarında tiftik başlıklar ve desenli çoraplar giyilir. Başlıca ayakkabı çeşitleri, çarık, pabuç, ‘garuk’, ‘gargar’ ve kara lastiktir.