CAMİLER
Ulu Cami
Muş’ta, Alaeddin Bey ve Hacı Şeref Camilerinin batısındadır. Moloz taştandır. Kitabesizdir. Avlusunda yatan Şeyh Muhammed-i Mağribi tarafından 979’da yaptırıldığı rivayet edilmektedir. Mimari özelliklerinden XIV. yy’ın ikinci yarısına tarihlenen cami, dikdörtgen planlıdır. Ana mekân, ortada kubbe, yanlarda besik tonoz örtülüdür. Mihrap sadedir, kuzeyinde kesme taştan üç kubbeli son cemaat yeri vardır. Kesme taştan sade taç kapı sivri kemerli niş içindedir. Batı duvarı dışında öbür duvarlarda ikişer pencere vardır. Minaresi, depremden zarar görmüş olup, aslına sadık kalınarak 1968 ve 1972 yıllarında onarım görmüştür. Avlusunda Şeyh Muhammed-i Mağribi dışında başka evliyadan zatların meftun olduğu bilinmektedir.
Hacı Şeref Camii
Bir Selçuklu yapısı olan çok yıkık durumda Arslanlı Han’ın içindedir. Mimari özelliklerinden XVII yy’la tarihlenmektedir. Bir son dönem Osmanlı yapısıdır. Ana mekânı kare planlıdır Ana mekan ortada büyük yanlarda basık kubbelerle örtülmüştür. Sade mihrabı yuvarlak kemerli ve niş biçimindedir. Sonradan eklenen son cemaat ahlat taşından 1997 yılında eklenmiştir. Sivri kemeri niş biçiminde taç kapı kesme taştandır. 1318’de yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu yapı Abdulhamit Han tarafından yaptırılmıştır.
Alaaddin Bey (Paşa) Camii
XVIII yy. başlarında şehrin valisi Alaaddin Bey tarafından yaptırılmıştır. Ana mekanı kare planlıdır ve dokuz neflidir. Orta büyük ve yanlarda küçük kubbelerle örtülüdür. Orta nefte yer alan mihrabı sutunçeler ve bitki motifleriyle bezelidir. Taç kapının yanlarında kabartma kandil motifleri vardır. Minaresi iki renkli kesme taştan yapılıdır. Kare kaideli silindir gövdelidir. Gövdenin ortasında iç içe geçmiş çınar ağacını andırır bitkisel motiflerden bir kuşak oluşturulmuştur.
Bulanık Mollakent Camisi
Bulanık ilçesinin Mollakent köyündedir. Bir Selçuklu yapısıdır. Şeyh İbrahim tarafından 1290’da yaptırılmıştır Ahlat taşındandır. Dört kubbeli üç pencerelidir.
Bulanık Esenlik Camisi
Bulanık ilçesinin Esenlik Köyündedir. Bir Selçuklu eseridir. Şeyh Abdulmelik tarafından 1194’te yaptırılmıştır. Ahlat taşındandır. Tek kubbeli, dört pencereli, iki kapılı bir yapıdır. Kubbesinde ayrıca dört küçük pencere yer almaktadır.
MEDRESELER
Mollakent Medresesi
Bulanık ilçesinin Mollakent Köyündedir. Bir Selçuklu Eseridir. Ahlat taşından yapılmıştır. Şeyh İbrahim tarafından 1321’ de yaptırılmıştır. İki büyük odası birde salonu vardır. Her odada üçer kitaplık penceresi bulunmaktadır. Muş’un günümüze ulaşamayan yalnızca tarihi kayıtlarda adı geçen diğer yapıları Mahmut Paşa, Murat Paşa ve Alaaddin Paşa medreseleridir.
Muratpaşa Medresesi
Muş İli Muratpaşa camisinin hemen yanı başında kurulmuştur. Muratpaşa tarafından yaptırıldığı rivayet edilmektedir. Medresede mantık, belagat, hadis ve tefsir gibi ilimler Molla Halil Hoca tarafından okutulmuştur.
Mahsut Paşa Medresesi
Mahsut Paşa tarafından yaptırılmıştır. Muş İli’nin en büyük medresesidir Abdurrahman Hoca, İlyas Sami Bey gibi âlimler ders vermişlerdir. Bu medresede İslam Hukuku, Meal, Sarf, Mantık Beyan, Hesap, Hadis, İçtimaiye gibi ilimler okutulmuştur.
Alaaddin Bey Medresesi
Alaaddin Bey tarafından kurulmuştur. Bu medresede Sultan Abdulaziz tarafından görevlendirilen Ahmet Hamdi Efendi dersler vermeye başlamıştır. İlimizin en ünlü alim ve bilginleri burada yetişmişlerdir. İlyas Sami Bey, Molla Mehmet, Hacı Halid Efendi, Osman Kadri Bey gibi şahsiyetler bu medresede yetişmişlerdir.
KİLİSELER
Meryem Ana Kilisesi
Muş İl Merkezinde Minare mahallesindedir. Kesin tarihi bilinmemektedir.
Çanlı Kilise(Surpgarabet Manastırı)
Bu kilise bütün çeşitli milletler arasında meşhur olup, yılda bir kere nice yüz bin adam toplanarak yedi gün yedi gece çadır ve otağlar kurulup alış verişler olunur, yük bozulup bağlanılıp kervan Revan tarafına yol alır. Burada Van Veziri ile Bitlis Hanının ve Atabeyi’nin müsellemleri hazır olup tüccar ve diğer mahlûkları muhafaza ederler. Van vilayeti sınırına daha yakın olduğundan Van veziri daha çok asker getirip ziyade baç alır.
Muş sahrasının kuzeyinde sık bir ormanlıkta, bağ ve bostan içinde iki adet göğe baş uzatmış heybetli, kubbeli bir kilisedir. Dört yanlarında yüzlerce patrik ve papaz odaları vardır. İmaretinden günde nice bin sahan yemekler yapılır. Yortu günlerinde 145 sığır ve 50 somar buğday pişirilip misafirlerine dağıtırlar. Misafire o kadar riayet ederler ki şira ve hurma yedirip her gece nice yüz diba inci ve sırmalı gecelikler serip hizmet ederler. Ama her sene gelen adamlardan bolca mal tahsil ederler. Ve bütün Kafiristan’a papazları gidip ta Frengistan’dan bile adamlar tahsil ederler.
Bu kiliselerden başka ilimizde bilinen ve halen kalıntıları mevcut diğer kiliseler ise
-Kırköy Beldesindeki Sirong Kilisesi
-Kırkayak Kilisesi Muş Dere Mahallesi
-Kızılağaç Beldesindeki Kırmızı Kilise dir