Bütünleyici İlkeler Bütünleyici İlkeler 1. Milli Egemenlik Milli egemenlik, milletin kendi kendini idare etmesi ve kendisini yönetecek kişileri seçmesidir. Demokratik rejimin bir sonucu olarak egemenliğin kaynağı millettir. Milli egemenlik, Cumhuriyetçiliğin bütünleyicisidir. 2. Milli Bağımsızlık Milli egemenlik, içeride millet hâkimiyetini ifade ederken, milli bağımsızlık da dünya ulusları arasında hür bir şekilde yaşamayı gerektirir. Bağımsızlık, -başka bir devlete veya milletlerarası bir müesseseye bağlı bulunmamak- demektir. Atatürk, Türk milletinin bağımsızlığına büyük değer vermiştir. -Ya İstiklal, Ya Ölüm- sözü bunun en güzel örneğidir. 3. Milli Birlik ve Beraberlik, Ülke Bütünlüğü Milli birlik ve beraberlik, milletçe birliği, bir arada yaşamayı ifade eder. Böylece milletin sevgi ve saygı ile birbirine bağlanmasını, ortak ideallere yönelik olarak varlığını devam ettirmesini sağlar. Milli birlik ve beraberlik aynı zamanda ülke bütünlüğünün korunmasını gerektirir. Bu ilke Milliyetçilik ilkesinin bütünleyicisidir. 4. Yurtta Barış, Dünyada Barış -Yurtta Barış, Dünyada Barış- ilkesi bir taraftan yurt içinde huzur ve güven içinde yaşamayı amaçlarken, diğer taraftan da milletler arası barış ve güvenliği hedeflemiştir. Milletler Cemiyeti-ne giriş bu ilke doğrultusunda yapılmıştır. 5. Akılcılık ve Bilimsellik Türk inkılâbının temel özelliği akla ve bilime dayanmasıdır. -Akılcılık- gerçeği arayıp bulmaya yarayan yoldur. -Bilimsellik- ise, devlet ve toplum hayatında bilime yer verme, bilimi değerlendirmedir. Olaylara bilimsel gözle bakılmalı, bilimsel yöntemlerle incelenmelidir. Böylece hurafeler ve ön yargılar yerine aklın hâkimiyeti gerçekleşecektir. Akılcılık ve bilimsellik sürekli gelişme ve ilerlemeyi sağladığından daha çok inkılâpçılık ilkesini bütünler. Akılcılık ve bilimsellik, Atatürk-ün davranışlarının belirleyicisi olmuştur. İnkılâp hareketleri de bu çerçeve içinde gerçekleşmiştir. Böylece hukuk, eğitim, toplumsal ve ekonomik hayatın düzenlenmesinde akıl ve bilim asıl rehber olarak kabul edilmiştir. 6. Çağdaşlık ve Batılılaşma Ülkemizde gerçekleşen inkılâpların, bir kısmı çağdaşlaşma ve batılılaşmadan doğan inkılâplardır. Din ve devlet işlerinin ayrılması, medreselerin, tekke ve zaviyelerin kapatılması, yeni hukuk sisteminin kabulü, şapka inkılâbı ve harf inkılâbının yapılması, Miladi Takvimin kabul edilmesi ve hafta tatilinin pazar gününe alınması, batı kıyafetinin benimsenmesi, Soyadı Kanununun çıkarılması Batılılaşma ve çağdaşlaşmaya yönelik olarak yapılmıştır. 7. İnsan ve İnsanlık Sevgisi Türk inkılâbının bir özelliği de insana ve insanlık sevgisine değer vermesidir. Toplumun temelini oluşturan insan, gerçek değerlerin sahibidir. Türk inkılâbı da dayandığı temel ilkelerle hümanist bir karaktere sahiptir. |