DOĞA AŞKI İnebolu “Güneşin Denizden doğup, yine Denize battığı” tek İlçedir. Yaz aylarında Güneş’in Denizden doğuşuna tanık olacak, Karadeniz’in masmavi sularında serinleyecek, güzel bir günün ardından Güneşin Denize batışını ve bu sırada oluşan “Yakamoz”ları seyredebilecek; akşam sahil boyunca müzikli çay bahçelerinde eğlenecek, aile ve çocuk parklarında gezinti yapılabilecek şirin bir İlçedir. İnebolu masmavi denize sırtını dayamış, yeşilin her tonuna hakim muhteşem doğa görünümü ile şanlı tarihi ile görünmeye değer; lezzetli mahalli yemekleriyle, balı, kestanesi, fındığı, böğürtleni ve çeşitli deniz ürünleriyle, ucuz Otel-Motel-Pansiyon ve eğlence tesisleriyle hayranlık uyandırmaktadır. Sevimli bir sahil kasabası Bozkurt Önünde; boylu boyunca uzanmış kıpır kıpır Karadeniz, sırtında yeşillikler içindeki tepeler-bahçeler, ortadan akıp giden İlişi Çayı, aralara serpiştirilmiş gibi duran tarihi evleriyle sevimli bir sahil kasabası İlişi. Kastamonu’ya bağlı Bozkurt İlçesi’nin sahil kasabası (Yakaören) İlişi’deyiz. Bütün Karadenizde bir seyir tepesi olduğu gibi, burada da vardı. Yürüdük yukarıya doğru, evlerin arasından sahil, dağlar ve denizin oluşturduğu muhteşem armoniye baktık. Bahçelerin arasında gezindik, sohbet ettik insanlarla, aşağıya doğru indik dar bir merdivenden güller ve ağaçlar arasından. Şair Ahmet Kutsi Tecer’in dediği gibi; Her yandan duyarım bir gül kokusu, Meltemle dağıtır uzak bahçeler, Günbatısı, poyraz ve gündoğusu, Cenup rüzgârları ruhumu çeler… ********************** Yemyeşil tepeden Karadeniz'i seyreden Abana Abana’ya giderken sisler içindeki küre dağlarıyla karşılaşıyoruz. Aralarda gözüken bahar çiçeklerine bürünmüş ağaçlar, çamların altında sarıları morları giymiş çiçek öbekleri, ormana renk katarken, sis huzmeleri tepelerden-vadilerden-ağaçların arasından dans ederek süzülüyor. Sonunda ormanın arasından zigzaglar çizerek uzanan yol bizi Abana’ya ulaştırdı. Abana sırtını kestane-çam-meşe ağaçları, fundalık ve çalılıklarla örtülü yemyeşil bir tepeye yaslamış, önünde sonsuz derin mavilikte Karadenize bakıyor ve ilçe uzanıp gidiyor sahil boyunca. Bir ucu tarihi Hacıveli’ye diğer ucu ise İlişi’ye dayanıyor. Gezmeye evlerin arkasındaki küçük patikadan Bakacık Tepesi’ne doğru yürüyerek başlıyoruz. Sık bitki örtüsü, ağaçlar, rengarenk çiçekler ve fundalıklar arasından Karadeniz manzarasını seyrederek hem tırmanıyor, hem de fotoğraf çekiyoruz. Tepeye ulaşıyoruz, Devlet Hastanesi İlçe’nin en güzel noktalarından biri olan tepenin başında kurulmuş. Hem hastalar ve hem de doktorlar çok şanslı diye düşünüyoruz. Buradan manzara çok hoş tabi, önde Karadeniz kıpır kıpır ederken, arkada yemyeşil vadiler, yamaçlarda yeşillikler arasında gözüken sevimli evler. Bahar güneşinin sıcaklığını hissederken bedenimizde, ruhumuzdan şairlerin lirik mısraları akıp gidiyor. Baharı beklerken yazılmış şiir Ahmet Hamdi Tanpınar, baharı şöyle hissetmiş; ….. O günü görmek için sade bekleyeceğiz, Göreceğiz bir sabah yeşil tomurcukları. Hazırlanıyor gibi, gökyüzü, ufuk, deniz, Bir sabah dökülecek baharların baharı.