|
Kayıt ol | Yardım | Üye Listesi | Ajanda | Bugünki Mesajlar | Arama |
İngilizce İngilizce dersi ödevleri,İngilizce ödevleri... |
| LinkBack | Seçenekler |
30.10.12, 00:02 | #12 (permalink) |
S.Moderators Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910 Rep Puanı:11076 Rep Gücü:20 RD: Ettiği Teşekkür: 47 464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: İngilizce ve Türkçe Cümleler Lets Go Gidelim Last Night, I Went To A Cinema Dün Gece Sinemaya Gittim Last Month, I Didn’t Go To School Geçen Ay Olkula Gitmedim Later Ask Again Sonra Bir Daha Sorunuz Let Us Speak Konuşalım Look Down Aşaği Bak Lets Go Out Dışarı Çıkalım Ladies Bayanlar Için Last Week Geçen Hafta Last Year Geçen Yıl Let Me See Bir Bakayım Long Time No See! Uzun Zamandır Görüşmedik Let Bygones Be Bygones Eski Eskide Kalsın (Barıştık, Eskiyi Irdelemeye Gerek Yok) Let's Not Waste Our Time Zamanımızı Boşa Harcamayalım Let Me Show You The Dessert Tray? Size Tatlı Tepsisini Göstereyim Let Me Tell You Our Specials Today Bugünkü Spesiyallerimizi Söyleyeyim Look Out! Dikkatli Ol! Let Me Page Her Onu Çağırayım Let me introduce you myself Size kendimi tanıtıyım |
30.10.12, 00:02 | #13 (permalink) |
S.Moderators Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910 Rep Puanı:11076 Rep Gücü:20 RD: Ettiği Teşekkür: 47 464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: İngilizce ve Türkçe Cümleler May I Take Your Order, Please? Sipariş Alabilir Miyim? My Mother Took Me To A Cinema Every Saturday Annem Her Cumartesi Beni Sinemaya Götürürdü My God! Aman Tanrım! My Brother's Erkek Kardeşimin Me Too Ben De My Treat Bu Benden Make Yourself At Home Kendini Evdeymiş Gibi Hisset My Car Needs Washing Arabamın Yıkamaya Ihtiyacı Var Mother Doesn't Make Up Annem Makyaj Yapmıyor May I Ask Some Questions? Sana Birkaç Soru Sorabilir Miyim? Money Is Not Everything Para Her Şey Değildir May I Have A Receipt, Please? Fiş Alabilir Miyim Lütfen? May I Join You? Size Katılabilir Miyim? Mind If I Join You? Size Katılmamda Bir Sakınca Var Mı? My Luggage Is Missing Bagajım Kayıp May I See Your Boarding Pass? Biniş Kartınızı Görebilir Miyim? May I See Your Passport? Pasaportunuzu Görebilir Miyim? My Nose Is Stuffed Up Burnum Tıkalı My Eyes Are Puffy Gözlerim Şişmiş Michael Residence Michael'in Evi My Heart Is Yours Kalbim Senin My Head Is Pounding Başım Zonkluyor |
30.10.12, 00:02 | #14 (permalink) |
S.Moderators Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910 Rep Puanı:11076 Rep Gücü:20 RD: Ettiği Teşekkür: 47 464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: İngilizce ve Türkçe Cümleler Nonsens! Saçma! No Problem! Sorun Yok! Nice To Meet You Sizinle Tanışmak Güzel No, I Don’t Speak English Hayır, Ingilizce Konuşamiyorum Not All Right Bir Şey Değil Near The Door Kapinin Yaninda Near Mr Tom Bay Tom'un Yaninda Not Bad Kötü Değil Not bad Fena değil Not so great O kadar da iyi değil Not so hot Pek iyi sayılmaz No Way! Olamaz! Hiçbir Şekilde, Hiçbir Yol, Not Yet Henüz Değil Never Asla, Hiçbir Zaman No, She Isn’t Drinking Milk Hayir, Süt Içmiyor No Parking Park Yapilmaz No Smoking! Sigara Içmek Yasaktir None Of Your Business! Seni Ilgilendirmez Not A Sound Was Heard Sessizlik Hâkimdi, Çit Yoktu No Pain No Gain Acı Yoksa Kazanmak Yok Never Mind Boş Ver, Zararı Yok No Problem! Sorun Yok! No One Knows Kimse Bilemez Neither Of The Men Spoke Her Ikisi De Konuşmadı No Ketchup Ketçap Olmasın Not a moment to spare Boşa harcayacak bir dakikam yok No time to breathe Nefes almaya vaktim yok No Onions Soğan Koymayın Need A Lift? Sizi Arabayla Bırakayım Mı? Not Always Her Zaman Değil |
30.10.12, 00:03 | #15 (permalink) |
S.Moderators Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910 Rep Puanı:11076 Rep Gücü:20 RD: Ettiği Teşekkür: 47 464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: İngilizce ve Türkçe Cümleler Pleased To Meet You Sizinle Tanıştğıma Memnun Oldum Please Lütfen Pardon! Pardon! Press Your PIN Number Here PIN Numaranızı Buraya Girin Please place your suitcases on the table Lütfen çantalarınızı masanın üstüne koyun Please move away from the doors Lütfen kapıların yanından uzaklaşın Please have your tickets ready for the conductor Lütfen kondüktör gelmeden biletlerinizi hazırlayın Please drive safely Lütfen aracı emniyetli bir şekilde sür Robert's Mother Robert'in Annesi Really? Sahi Mi? |
30.10.12, 00:03 | #16 (permalink) |
S.Moderators Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910 Rep Puanı:11076 Rep Gücü:20 RD: Ettiği Teşekkür: 47 464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: İngilizce ve Türkçe Cümleler To be continued Devam edecek Thank you Sağolun Thank you, I'm just looking Teşekkürler, sadece bakıyorum The flight has been delayed Uçuş iptal edildi The flight is overbooked Uçakta koltuk sayısından fazla yolcu var There is a one-hour layover in Ankara Ankara'da aktarma bir saat sürecek This telephone is out of order Bu telefon çalışmıyor There is a probelem with the lines Hatlarda bir problem var The number is busy Numara meşgul The number can't be reached at the moment Numaraya şu an ulaşılamıyor This is John Black Bu John Black The child's Çocuğun Tıme to talk Konuşma zamanı They sat knee to knee all day long Bütün gün boyunca, diz dize oturdular They never went to school, they always skipped Hiçbir zaman okula gitmediler, her zaman kaytardılar They were going to the mosque Onlar camiye gidiyordu They were shouting and screaming when the teacher came in Öğretmen sınıfa girdiğinde, (onlar) bağırıp çağırıyorlardı The engineers were working all day yesterday Mühendisler dün bütün gün çalışıyorlardı The man jumped off the bus while it was moving Adam hareket halindeyken, otobüsten atladı The sun was shining when I got out Dışarı çıktığımda, güneş parlıyordu This is my hotel address Hotel adresim budur Turn left Sola dönünüz This is the shortcut En kestirme yol burası Turn left at the third street Üçüncü caddeden sola dönünüz The third street Üçüncü sokak The first street İlk sokak The third building Üçüncü bina Turn left after 100 meters Yüz metre ilerden sola dönün That’s all, thank you Hepsi bu kadar, teşekkürler That's always the case Her zaman öyledir The road divides here Yol burada ayriliyor Those are watermelons Bunlar karpuz That's all! Hepsi bu, bu kadar Time is up Zaman doldu, süre bitti That's neat İlginç bir şey Take it easy Rahatına bak, kafana takma, boşver To be careful! Dikkatli olmak Time is money Zaman paradır That's a terrific idea! Bu çok güzel bir fikir, müthiş bir fikir The child sobbed sadly Çocuk üzüntüyle hiçkira hiçkira ağladı The rumor had no basis O söylentinin asli yok They praised him highly Ona çok dua ettiler That makes no difference Bu ayirim (fark) yapmaz The price is reasonable Fiyat uygundur They crowned him king Kral ilan edildi, yüceltildi They're in red and white Onlar kirmizi ve beyaz giysi giyiyorlar That's all I need İhtiyacim olan şey bu The view is great Manzara harika The wall has ears Yerin kulaği vardir There seems to be a mistake Bir yanlışlık var gibi gözüküyor This meat is too fatty Bu et çok yağlı The meat is too tough Et çok sert This meal isn't fresh Bu yemek taze değil This soup is cold Bu çorba soğuk Take it easy on the ketchup Ketçapı fazla olmasın To go please Paket olsun, lütfen Thank you, I'm just looking Sağolun, sadece bakıyorum That's on sale this week? O bu hafta indirimde That looks nice on you Üzerinizde güzel durdu That looks great on you Üzerinizde harika durdu That's your colour Tam sizin renginiz There is a table in this room Bu odada bir masa var There are two tables in this room Bu odada iki masa var There is an officer in this office Bu büroda bir memur var There are ten workers in this factory Bu fabrikada on işçi var There is not a table in this room Bu odada bir masa yok There are not two tables in this room Bu odada iki masa yok There is not an officer in this office Bu büroda bir memur yok There are not ten workers in this factory Bu fabrikada on işçi yok There is a one-hour layover in Ankara Ankara'da aktarma bir saat sürecek The flight has been moved to gate M2 Uçuş M2 kapısına yönlendirildi The flight is overbooked Uçakta koltuk sayısından fazla yolcu var That's on sale this week? O bu hafta indirimde That looks nice on you Üzerinizde güzel durdu That looks great on you Üzerinizde harika durdu That's your colour Tam sizin renginiz To the airport and please be quick! Havaalanına gidiyoruz, lütfen çok acele edin! The train station and make it quick! Tren istasyonuna çek ve acele et! There is no need to hurry Acele etmemize gerek yok Thank you and come again Teşekkürler, tekrar bekleriz There aren't enough hours in a day Yirmidört saat yetmiyor The meat is too tough Et çok sert This meal isn't fresh Bu yemek taze değil This soup is cold Bu çorba soğuk |
30.10.12, 00:03 | #17 (permalink) |
S.Moderators Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910 Rep Puanı:11076 Rep Gücü:20 RD: Ettiği Teşekkür: 47 464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: İngilizce ve Türkçe Cümleler Slow down! Yavaşla! So so Eh, şöyle böyle So Do I Bence De So Long Hoşça Kal, Oldukça Uzun Smoke-Free Air Zone Dumansız Hava Sahası Shut Up! Kapa Çeneni Slow Down! Yavaşla So Far So Good Şimdiye Kadar Çok İyi She Didn’t Come To Work Yesterday Dün İşe Gelmedi. She Worked At The Cinema After School Okuldan Sonra Sinemada Çalışırdı. She Came İn, When Her Husband Was Flirting With A Young Girl Kocası Genç Bir Kızla Flört Ederken, İçeri Girdi. She Cut Her Finger, While She Was Cutting Bread Ekmek Keserken, Parmağını Kesti. She Has Been To School O Okulda Olmak Zorundaydı Skating İs İnteresting Patenle Kaymak İlgi Çekicidir Supper İs Ready At Six Akşam Yemeği 6’dadır, Akşam Yemeği Saat 6’da Hazır. She's Under The Weather O Grip / Hasta Oldu. Stop Making Such A Noise Gürültü Yapmayı Kes. Seperate Checks, Please? Hesabı Ayrı Alın She's My Best Friend O Benim En İyi Arkadaşım She's Like A Sister To Me O Benim Bacım Gibidir Stand Clear Of The Doors Kapılardan Uzak Durun! So Help Me God Allah Yardımcın Olsun Stay With Me Benimle Kal Say You Love Me Beni Sevdiğini Söyle Say You Love Me Bana Aşkını Söyle Stand clear of the doors Kapılardan uzak durun! Same as usual Her zamanki gibi See you tomorrow Yarın görüşürüz See you next time Bir dahaki sefere görüşürüz |
30.10.12, 00:04 | #18 (permalink) |
S.Moderators Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910 Rep Puanı:11076 Rep Gücü:20 RD: Ettiği Teşekkür: 47 464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: İngilizce ve Türkçe Cümleler Yesterday, she washed her car Dün otomobilini yıkadı You were always behaving badly Daima terbiyesizce davranıyordun You can go there by bus Oraya otobüsle gidebilirsiniz You are on the wrong way, go back for 8 km Yanlış yolda-sınız, sekiz kilometre kadar geri gidin You look like you've been to hell and back Çok paspal görünüyorsun You look flushed Heyecanlı görünüyorsun You look pale Solgun görünüyorsun You are white as a ghost Hayalet gibi görünüyorsun You look like a hell Berbat görünüyorsun You're always in my heart Herzaman kalbimdesin You are my first and last love İlk ve son aşkımsın You're my guardian angel Koruyucu Meleğimsin You are the angel of my dreams Rüyalarımdaki meleksin You're always on my mind Herzaman aklımdasın You are always in my heart Her zaman kalbimdesin |
30.10.12, 00:05 | #19 (permalink) |
S.Moderators Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910 Rep Puanı:11076 Rep Gücü:20 RD: Ettiği Teşekkür: 47 464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi : | --->: İngilizce ve Türkçe Cümleler Where are you? Nerdesin? Where are you from? Nerelisiniz? Watch out! Dikkat et! Who is this? Bu kim? Where is david from? David nerelidir? Where is she from? O nerelidir? What a nice day (it is)! Ne güzel bir gün! What's wrong with you? Neyin var? What time is it? Saat kaç? Well it depends Şeye göre değişir, şeye bağlı We're all for it Hepimiz onun için varız, buradayız What a good deal! Ne iyi bir anlaşma What should ı do? Ne yapmalıyım We all desire happiness Hepimiz mutluluğu isteriz We just caught the plane Uçağa şimdi yetiştik Who do you want to talk to? Kiminle konuşmak isterdiniz? Who do you want to speak with? Kiminle konuşmak istiyorsunuz? Where is teh automatic teller machine? Bankamatik nerede? We will need a crib for the baby Bebek için bir karyola istiyoruz. Would you like a room with a view of the swimming pool? Yüzme havuzu manzaralı bir oda istermiydiniz? Would you prefer a non-smoking room? Sigara içilmeyen bir oda ister miydiniz? Where is the ice-machine? Buz makinesi nerede? What are the rates? Ücretler nasıl? When's the check-out? Odayı ne zaman boşaltırsınız? When does the next flight leave? Bir sonraki uçuş ne zaman? What's the departure time? Hareket saati ne zaman? When does the plane get here? Uçak buraya ne zaman varır? What's the arrvial time? Varış ne zaman? When will I make my connection? Ne zaman aktarma yapacağım? Was he going? Gidiyor muydu? When the phone rang, I was having a shower Telefon çaldığında duş yapıyordum When the policemen came, they were firing at each other Polisler geldiğinde, birbirlerine ateş ediyordu When he was a student, he was always getting bad grades Öğrenciyken her zamam kötü notlar alırdı When he worked for my company, he was never doing anything useful Şirketimde çalışırken, hiç yararlı bir iş yapmıyordu When the earthquake happened, we moved to another city Zelzele olduğunda, biz başka bir şehre taşındık When he swore at me, l punched him Bana küfrettiğinde onu dövdüm What nationality are you? Siz hangi milliyettensiniz? What nationality is tom? Tom’un milliyeti nedir? What is your name? İsminiz nedir? What is this? Bu nedir? What is that? Şu nedir? What are these? Bunlar nedir? What shall we do tonight? Bu akşam ne yapacağız? What's your goal in life? hayatki amacın ne? When was the house built? Ev ne zaman inşa edildi? Why did you stay at home? Neden evde kaldın? Would you like some help? Biraz yardım ister misin? Would you marry me? Benimle evlenir misin? Where's the train station? Tren istasyonu nerede? We walk on the garden path Biz bahçe yolunda yürürüz What you need is just rest Senin ihtiyacın tek şey dinlenmektir What's your favorite steps? Nedir senin favori adımların? We have to prepare a detailed report once a month Ayda bir kere detaylı rapor hazırlamalıyız We can meet him three times a week Onunla haftada üç kere buluşabiliyoruz What is “student” in turkish? Türkçede “student” nedir? What is tea meaning of the “student” in turkish? Türkçede “student” ın anlamı nedir? What does “student” mean in turkish? Türkçede “student” ne demektir? Where do you work? Nerede çalışıyorsun? What does he do? O ne iş yapıyor? What do you do? Ne iş yapıyorsun? Where is turkey Türkiye nerede Wıll you go on you Sende gidecekmisin Wıll You Sleep Sen Uyuyacakmısın Why Dıdn’t You Wash Neden Yıkamadın Why Dıdn’t You Wash The Head Neden Başını Yıkamadın What Are You Doıng Today Bugün Ne Yapıyorsun What Are You Doıng Ne Yapıyorsun What Wıll You Do Tomorrow Yarın Ne Yapacaksın Was The Meeting Boring? Toplantı Sıkıcıydı. Where's The Toilet? Tuvalet Nerede? Where's The Bus Stop? Otobüs Durağı Nerede? Who Is Going Kim Gidiyor Who Is Coming Kim Geliyor What Have You Done This For? Bunu Ne Için Yaptın? What Time Did You Meet John? Ne Zaman John’la Buluştunuz? Will You Answer Your Phone? Telefana Cevap Verecekmisin? Where Are You Staying? Nerede Kalıyorsunuz? What Is Your Son's Name? Oğlunuzun Adı Nedir? Where Am I? Neredeyim? Where Is The Bus Station? Otogar Nerede? Where Is The Bus Stop? Otobüs Durağı Nerede Who Is This In The Picture? Bu Resimdeki Kim? Whose Daughter Are You? Sen Kimin Kızısın? Welcome To My Life Hayatıma Hoş Geldin Welcome To This Place Buraya Hoşgeldin Welcome To My Messy Room Dağınık Odama Hoş Geldiniz What Is The Salary Maaş Ne Kadar What Are The Benefits? Yan Ödemeler Nasıl? What Are The Hours? Çalışma Saatleri Nelerdir? What Are Your Qualification? Ne Gibi Özellikleriniz Var? What Is Your Degree In? Dereceniz Nedir? Why Did You Leave Your Last Job? Son Işinizden Niye Ayrıldınız? Whom Shall I Say Is Calling? Kim Arıyor Diyeyim? Who Do You Want To Talk To? Kiminle Konuşmak Isterdiniz? Who Do You Want To Speak With? Kiminle Konuşmak Istiyorsunuz? We Will Need A Crib For The Baby Bebek Için Bir Karyola Istiyoruz Would You Like A Room With A View Of The Swimming Pool? Yüzme Havuzu Manzaralı Bir Oda Istermiydiniz? Would You Prefer A Non-Smoking Room? Sigara Içilmeyen Bir Oda Ister Miydiniz? Where Is The Ice-Machine? Buz Makinesi Nerede? What Are The Rates? Ücretler Nasıl? When's The Check-Out? Odayı Ne Zaman Boşaltırsınız? When Does The Next Flight Leave? Bir Sonraki Uçuş Ne Zaman? What's The Departure Time? Hareket Saati Ne Zaman? When Does The Plane Get Here? Uçak Buraya Ne Zaman Varır? What's The Arrvial Time? Varış Ne Zaman? When Will I Make My Connection? Ne Zaman Aktarma Yapacağım? We Should Examine Your Purse Cüzdanınızı Incelememiz Gerekiyor What's The Nature Of Your Trip? Seyahatinizin Içeriği Nedir? What's The Purpose Of Your Visit? Ziyaretinizin Amacı Nedir? What's The Arrival Time? Varış Ne Zaman? Where To? Nereye? Where To, Buddy? Nereye Abi? Where To, Lady? Nereye Bayan? We've Missed The Exit Çıkışı Kaçırdık We're Lost Kaybolduk What Size Do You Need? Kaç Beden Istiyorsunuz? We're The Closest Friend En Yakın Arkadaşlarız We're Pretty Tight Oldukça Yakınız What A Character! Ne Tip Ama! Will That Be Cash Or Credit? Nakit Mi, Kredi Kartı Mı? We Don't Have That In Your Size Bunun Size Göre Olan Bedeni Yok Whe Don't Have It In That Colour Bu Renkte Yok When Are You Open? Ne Zaman Açıksınız? When Do You Open? Ne Zaman Açıyorsunuz? What Are Your Hours? Çalışma Saatleriniz Nelerdir? Where Is The Fitting Room? Elbise Değiştirme Kabini Nerede? Would You Please Gift-Wrap That? Lütfen Hediye Paketi Yapabilir Misiniz? We're Like Brothers Kardeş Gibiyiz What Are You Drinking? Ne Içersiniz? Would You Like To Dance? Dans Edermisiniz? What's Your Sign? Burcunuz Nedir? Where Have You Been All My Life? Şimdiye Kadar Nerelerdeydiniz? Would You Like Smoking Or Nonsmoking? Sigaralı Bölüm Mü Sigarasız Bölüm Mü? Would You Like To See The Menu? Menüyü Görmek Istermiydiniz? What Kind Of Dressings Do You Have? Ne Tür Soslarınız Var? When Do We Eat? Ne Zaman Yiyoruz? What's For Supper? Yemekte Neler Var? What Are We Having? Ne Yiyoruz? Where Have You Been Hiding Yourself? Nerelerde Gizleniyordun? What's Happening? Hayatında Ne Olup Bitiyor? We're Cut From The Same Cloth Aynı Hamurdan Yoğrulmuşuz We're Like Two Peas In A Pod Tıpatıp Birbirimize Benzeriz What Will It Be? Ne Alırdınız? Would You Care For A Dessert? Tatlı Istermisiniz? What Are You Doing? Ne Yapıyorsun? Why Aren't You Doing Your Homework? Niye Ödevini Yapmıyorsun? Walk Straight Ahead Dümdüz Yürüyün What Does That Mean In English ? İngilizcede Bunun Anlamı Nedir ? We Talked On The Phone For Thirty Minutes Yarım Saat Telefonda Konuştuk We Have No Pencil Bizim Kalemimiz Yok We Went Nowhere Biz Hiç Bir Yere Gitmedik Will You Go Anywhere Tomorrow? Yarın Herhangi Bir Yere Gidecek Misiniz? Waiting For The Day To End Günün Bitmesini Bekliyorum Waiting For The Storm, My Face Against The Wall Fırtına Için Bekliyorum, Yüzüm Duvara Karşı. We Have Lived Here Since June Haziranda Beri Burada Yaşıyoruz Where Are You Going Siz Nereye Gidiyorsunuz Will You Repeat It Tekrarlarmısınız Why Not? Neden Olmasın Where Can I Find ? Nerede Bulabilirim? Where's The Toilet? Tuvalet Nerede? Where's The Bus Stop? Otobüs Durağı Nerede? Walk A Little, Then Turn Right Biraz Ilerleyiniz, Sağa Dönünüz Was Here Red Red Burada Who Are You? Kimsiniz? We Are Drinking Coffee Kahve Içiyoruz Where Is ? Nerededir? What A Nice Day (It Is)! Ne Güzel Bir Gün! What's Wrong With You? Neyin Var? Winter Is A Cold Season Kış Soğuk Bir Mevsimdir We Are Good Friends Biz Iyi Arkadaşlarız What's Your Trouble? Senin Derdin Ne? What Have I Have Done To Deserve This? Bunu Hak Edecek Ne Yaptım? Will You Buton Me Up? Düğmelerimi Ilikler Misin? Why Did It Take So Long? Niye Bu Kadar Uzun Sürdü? What Is Going On Between You And Him? Senin Ve Onun Arasında Ne Var, Ikinizin Wake Up Me At Five Thirty Beni Beş Buçukta Uyandır We Are All Busy With Work Biz Tamamen Işle Meşgulüz Where Do You Want To Meet? Nerede Buluşmak Istersin? What Does It Mean? Ne Anlama Geliyor? We Walk On The Garden Path Biz Bahçe Yolunda Yürürüz What You Need Is Just Rest Senin Ihtiyacın Tek Şey Dinlenmektir What's Your Favorite Steps? Nedir Senin Favori Adımların? What Is “Student” In Turkish? Türkçede “Student” Nedir? What Is Tea Meaning Of The “Student” In Turkish? Türkçede “Student” In Anlamı Nedir? What Does “Student” Mean In Turkish? Türkçede “Student” Ne Demektir? Where Do You Work? Nerede Çalışıyorsun? What Does He Do? O Ne Iş Yapıyor? What Do You Do? Ne Iş Yapıyorsun? Where Is Turkey Türkiye Nerede Wıll You Go On You Sende Gidecekmisin Wıll You Sleep Sen Uyuyacakmısın Why Dıdn’t You Wash Neden Yıkamadın Why Dıdn’t You Wash The Head Neden Başını Yıkamadın What Are You Doıng Today Bugün Ne Yapıyorsun What Are You Doıng Ne Yapıyorsun What Wıll You Do Tomorrow Yarın Ne Yapacaksın We Arrived There Late Oraya Geç Vardık We Have To Prepare A Detailed Report Once A Month Ayda Bir Kere Detaylı Rapor Hazırlamalıyız We Can Meet Him Three Times A Week Onunla Haftada Üç Kere Buluşabiliyoruz We Probably Have To Wait Hours Biz Belki De Saatlerce Beklemeliyiz We Quite Enjoyed The Film Biz Filmden Epeyce Hoşlandık Why Should I Bother To Help You? Neden Sana Yardım Etmek Için Canımı Sıkayım? When Do You Want To Go? Ne Zaman Gitmek Istersin? Was The Meeting Boring? Toplantı Sıkıcıydı. Where's The Bus Stop? Otobüs Durağı Nerede? Walk A Little, Then Turn Right Biraz Ilerleyiniz, Sağa Dönünüz Where Can I Find ? Nerede Bulabilirim? Where's The Train Station? Tren Istasyonu Nerede Walk Straight Ahead Dümdüz Yürüyün What Does That Mean In English İngilizcede Bunun Anlamı Nedir ? What Are You Doing? Ne Yapıyorsun? Why Aren't You Doing Your Homework? Niye Ödevini Yapmıyorsun? We Talked On The Phone For Thirty Minutes Yarım Saat Telefonda Konuştuk Would You Marry Me? Benimle Evlenir Misin? We Have No Pencil Bizim Kalemimiz Yok We Went Nowhere Biz Hiç Bir Yere Gitmedik Will You Go Anywhere Tomorrow? Yarın Herhangi Bir Yere Gidecek Misiniz? Waiting For The Day To End Günün Bitmesini Bekliyorum Waiting For The Storm, My Face Against The Wall Fırtına Için Bekliyorum, Yüzüm Duvara Karşı We Have Lived Here Since June Haziranda Beri Burada Yaşıyoruz What Is Done By Night Appears By Day Yerin Kulağı Vardır Who Is Going Kim Gidiyor Who Is Coming Kim Geliyor What Have You Done This For? Bunu Ne Için Yaptın? What Time Did You Meet John? Ne Zaman John’la Buluştunuz? Will You Answer Your Phone? Telefana Cevap Verecekmisin? We Can’t Speak 4 Languages Biz 4 Dil Konuşamaz We Can Speak 4 Languages Biz 4 Dil Konuşabiliriz We Ara Going To Holiday Next Week Gelecek Hafta Tatile Gidiyoruz What Are You Doing Now? Şimdi Ne Yapıyorsun? When Were You Born? Ne Zaman Doğdun? We Should Act Wisely Akıllıca Hareket Etmemiz Gerekiyor We Waited Our Results Anxiously Sınav Sonuçlarımızı Tedirgin Bir Şekilde Bekledik We Stay Here. Biz Burada Kalıyoruz We Arrived There Late Oraya Geç Vardık What Shall We Do Şimdi Ne Yapalım? Would You Give Me Your Number? Bana Telefonunu(Zu) Verebilir Misin(Iz)? What Does That Mean In English ? Ingilizcede Bunun Anlamı Nedir ? What Do You Enjoy To Do Neler Yapmayı Seversin? Which School Are You Study Hangi Okulda Okuyorsun When Will You Get Out Ne Zaman Çıkacaksın We Are At The Cinema Biz Sinemadayız Walls Have Ears Yerin Kulağı Vardır Where Are You Staying? Nerede Kalıyorsunuz? What Is Your Son's Name? Oğlunuzun Adı Nedir? Where Am I? Neredeyim? Where Is The Bus Station? Otogar Nerede? Where Is The Bus Stop? Otobüs Durağı Nerede Welcome To This Place Buraya Hoşgeldin Welcome To My Messy Room Dağınık Odama Hoş Geldiniz Who Is This In The Picture? Bu Resimdeki Kim? Whose Daughter Are You? Sen Kimin Kızısın? What Is The Salary Maaş Ne Kadar What Are The Benefits? Yan Ödemeler Nasıl? What Are The Hours? Çalışma Saatleri Nelerdir? What Are Your Qualification? Ne Gibi Özellikleriniz Var? What Is Your Degree In? Dereceniz Nedir? Why Did You Leave Your Last Job? Son işinizden Niye Ayrıldınız? Whom Shall I Say Is Calling? Kim Arıyor Diyeyim? We Should Examine Your Purse Cüzdanınızı Incelememiz Gerekiyor What's The Nature Of Your Trip? Seyahatinizin Içeriği Nedir? What's The Purpose Of Your Visit? Ziyaretinizin Amacı Nedir? What Kind Of Dressings Do You Have? Ne Tür Soslarınız Var? When Do We Eat? Ne Zaman Yiyoruz? What's For Supper? Yemekte Neler Var? What Are We Having? Ne Yiyoruz? Would You Care For Some Cheese? Biraz Peynir İster Misin? Where Have You Been Hiding Yourself? Nerelerde Gizleniyordun? What's Happening? Hayatında Ne Olup Bitiyor? Will That Be Cash Or Credit? Nakit Mi, Kredi Kartı Mı? We Don't Have That In Your Sıze Bunun Size Göre Olan Bedeni Yok Whe Don't Have It In That Colour Bu Renkte Yok When Are You Open? Ne Zaman Açıksınız? When Do You Open? Ne Zaman Açıyorsunuz? What Are Your Hours? Çalışma Saatleriniz Nelerdir? What's The Arrival Time? Varış Ne Zaman? Where To? Nereye? Where To, Buddy? Nereye Abi? Where To, Lady? Nereye Bayan? We've Missed The Exit Çıkışı Kaçırdık We're Lost Kaybolduk What Size Do You Need? Kaç Beden Istiyorsunuz? Where Is The Fitting Room? Elbise Değiştirme Kabini Nerede? Would You Please Gift-Wrap That? Lütfen Hediye Paketi Yapabilir Misiniz? We're Like Brothers Kardeş Gibiyiz We're The Closest Friend En Yakın Arkadaşlarız We're Pretty Tight Oldukça Yakınız What A Character! Ne Tip Ama! We're Cut From The Same Cloth Aynı Hamurdan Yoğrulmuşuz We're Like Two Peas In A Pod Tıpatıp Birbirimize Benzeriz What Are You Drinking? Ne İçersiniz? Would You Like To Dance? Dans Edermisiniz? What's Your Sign? Burcunuz Nedir? Where Have You Been All My Life? Şimdiye Kadar Nerelerdeydiniz? Would You Like Smoking Or Nonsmoking? Sigaralı Bölüm Mü Sigarasız Bölüm Mü? Would You Like To See The Menu? Menüyü Görmek Istermiydiniz? What Will It Be? Ne Alırdınız? Would You Care For A Dessert? Tatlı Istermisiniz? What is the salary Maaş ne kadar What are the benefits? Yan ödemeler nasıl? What are the hours? Çalışma saatleri nelerdir? When's the final exam? Genel sınav ne zaman? When is the midterm? Ara sınav ne zaman? What will the test cover? Sınavda neler çıkacak? What's on the test? Testte neler sorulacak? What's the grading curve? Not ortalaması nasıl? When will we have to turn our homework? Ödevimizi ne zaman teslim etmemiz gerekiyor? Will there be a quiz? Yoklama olacak mı? What are you interested in? Ne bakmıştınız? What size do you need? Kaç beden istiyorsunuz? What's new? Ne haber? What's up? Ne var ne yok? What's going on? Neler yapıyorsun? Where have you been? Nerelerdesin? Where have you been hiding yourself? Nerelerde gizleniyordun? What do you enjoy to do Neler yapmayı seversin? --------------Tualimforum İmzam-------------- Aksini Belirtmediğim Takdirde Yazdığım Konular ALINTIDIR Liseler - Anadolu Liseleri - Fen Liseleri Anaokulu - İlköğretim Sınav Soruları ve Ders Notları |
Tags |
cumleler, ingilizce türkçe cümleler, ingilizce ve türkçe cümleler, turkce, ve, İngilizce |
Konuyu Toplam 5 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 5 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
İngilizce Türkçe Atasözleri - Türkçe İngilizce Atasözleri - İngilizce Atasözlerinin T | Nokia | Atasözleri ve Açıklamaları | 1 | 16.02.15 09:46 |
Takvim Aylarının İngilizce Türkçe Yazılımı - Ayların İngilizce ve Türkçesi | Kartal | İngilizce | 0 | 24.09.11 01:54 |
Romantik İngilizce Cümleler Ve Türkçe Tercümesi | SERDEM | İngilizce | 0 | 30.08.10 03:10 |
İngilizce'de PRESENT PERFECT TENSE 'in kullanımı ve örnek cümleler | SERDEM | İngilizce | 0 | 19.07.08 09:45 |
Türkçe Tercümeleriyle İngilizce Şiirler | Güllü | İngilizce | 0 | 08.03.08 20:38 |