tualimforum.com  

Geri git   tualimforum.com > KADIN DÜNYASI > Elsanatları,Örğü,Dantel,Nakış > Hobiler
Kayıt ol Yardım Üye Listesi Ajanda Bugünki Mesajlar

Hobiler Hobilerinizi paylaşacağınız güzel bir alan...


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Minyatür Sanatı
Konudaki Cevap Sayısı
2
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
3157

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 12.02.08, 00:02   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
Moderator
 
Başak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 7.449
Konular: 6324
Puan Grafiği
Rep Puanı:14360
Rep Gücü:167
RD:Başak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 53
719 Mesajına 1.316 Kere Teşekkür Edlidi
:
Red face Minyatür Sanatı

Minyatür

Latince "kırmızı ile boyamak" anlamına gelen miniare kelimesinden türemiştir. Bir kitapta konu başlıklarını minium, yani sülyen ile belirginleştirmeye miniare denirdi. Zamanla metni süsleyen resimlere de minyatür dendi. İranlılar ve Türkler bu tarz resme "Nakış resim" veya "Hurde nakış" demişlerdir.



İnsan denen varlık, yaratılışından bu yana iç dünyasından yükselen şiddetli bir arayışla, hep “en güzel olana” erişebilmenin hasretini çekegelmiştir. Bu hâl onda köklü bir sevdaya dönüşmüş ve insan, aradığı güzeli dış dünyada bulabilmek için sonsuz bir çaba sarfetmiştir.

Âdeta “kara sevda”ya dönüşen bu arayış, insanın dış dünyayı daha bir dikkatli seyretmesini ve iç âleminde en güzelin farklı bir tecellisiyle karşılaşmasını beraberinde getirmiştir.

Bilim adamı, bu olguların nesnellik payını yakalamaya çalışırken; daha öteleri sezerek başka dünyaların sonsuz boyutlarına ulaşabilmek, sanatçının vazgeçilmez tutkusu olmuştur.

Böylece sanatçı; iç dünyasında barındırdığı en güzeli, doğruyu ve gerçeği toplumla paylaşmakta, büyük bir iftiharla beğenisine sunmaktadır. Kimi sanatçı eline tuvalini alarak en güzelin manzarasını resmetmekte, kimi de küçücük kağıda, ipek kumaşa incecik fırçayla minyatürler çizerek son derece gerçek bir dünyayı, rüyalar ülkesinin en güzelini bir anda bize hediye etmektedir.



Geleneksel Türk sanatlarının en önemli türlerinden biri olan minyatür; bize yüzyıllardan beri çok boyutlu güzellikler sunan, nakkaşlarını çok uzun bir zaman diliminde yetiştiren, mükemmeli aramada çok büyük ve görkemli bir saha, sanatkârın engin ruh dünyasından alınan muhteşem bir kitaptır.

Eski el yazması kitaplara boya ve yaldızla gayet dikkatli ve ince olarak eski usulde yapılan küçük ebattaki resimlere ve ayrıntıları renkli olarak gösterilen küçük boy portrelere minyatür denir. Minyatür, hikaye, şiir ve tarihin canlı bir türemesidir. Bir minyatüre bakıldığında, o eseri ortaya koymuş olan sanatkarın içinden yetiştiği cemiyetin ahlâk ve medeniyetini, o devir insanının giyiniş tarzını ve tarihî hadiseleri günümüze kadar getirdiği görülür.

Minyatür denilince resim sanatında olduğu gibi aklımıza portre, manzara vs. kavramlar gelmektedir. Minyatürün en önemli özelliği perspektifin olmamasıdır.Minyatür ustası, ön planda tutmak istediği figürü daha büyük bir şekilde ve daha detaylı olarak boyayabilir.

Minyatürü yapılacak konu tespit edildikten sonra konunun içeriğine göre en önemli kişi
veya objenin merkez olduğu bir sistem içinde diğer elemanlar hiyerarşik bir düzende yerleştirilir. Işık gölge kaygısı olmadan anlatılmak istenen konudaki bütünlüğü bozmayacak şekilde tüm obje veya kişiler birbirini kapatmayacak düzende çizilir. Yardımcı motiflerle (ağaç, çiçek, dağ, yer bitkisi gibi) zenginleştirilir. Minyatür boyanırken eğer altın sürme olarak yapılacaksa parlatma sırasından boyaların bozulmaması için önce altın sürülür, parlatılır. Ufuk hattı denilen dağ, tepe gibi gökyüzü ile sınır teşkil eden bölümden
başlanarak tercih edilen renklerle boyanmaya devam edilir.

Minyatür sanatıyla ilgilenen kişinin tezhib bilgisi, daha doğrusu tezhib tasarımı bilgisi mutlaka olmalıdır. Osmanlı Minyatür sanatının bütün güzelliği minyatürde kullanılan elbiselerin, çadırların, halıların, hatta duvarların tezhib gibi boyanmasındandır. Tezhibteki çarpıcı renklerin ve helezonik çizgilerin en kalıplaşmış minyatüre bile canlılık verdiğini görmemek mümkün değildir.

Bugün kullanılan malzemeler eskiye oranla çok çeşitlidir. Fakat kimyevi malzemelerden elde edilen boya ve kağıtların dayanma süresi sınırlıdır. Eski yazmaların günümüze kadar bozulmadan gelmesinin sebebi tamamiyle doğal malzemelerden yapılmış olmalarındandır. Bugün değişik Üniversite, özel kurumlar, kuruluşlar ve kişilerce minyatür dersleri
verilmektedir. Bu eğitim kurumlarında çok iyi yönde olan sanatçılar yetişmektedir. Umudumuz bütün geleneksel sanatlarımızla birlikte çağdaş minyatür sanatımızın da dünya Kültür ve sanat platformunda gereken yeri almasıdır.

Minyatür Sanatının Ortaya Çıkışı

8.ve 9. yüzyıla ait olan ve Turfan bölgesinde Hoço, Bezeklik, Sorçug gibi Uygur merkezlerinden günümüze gelmiş Türk resim sanatının örnekleri arasında, duvar resmi ve figürlü işlemelerin yanında minyatürler de bulunmaktadır. Türklerin İslamiyeti kabul etmelerinden önceki devreye ait yazmalardaki minyatürler, Uygur prens ve prensesleri ile Mani ve Uygur rahiplerini canlandırırlar. Çeşitli kültür ve dinlerin etkili olduğu bir ortamda yapılan bu minyatürlerin üslupları çok zengindir ve farklılıklar gösterir. Türk minyatür sanatının 13. yüzyıla kadar olan gelişimini gösteren daha sonraki örnekler ne yazık ki, kaybolup gitmiştir.



Minyatür sanatı Orta Asya’da ortaya çıkmıştır. Tarihi,Türkler’in Orta Asya’da dünya sahnesine çıktıkları devirlere kadar uzanmaktadır. Minyatürün öz kaynağı ve temsilcileri ise Uygur Türkleri’dir. Orta Asya’da yapılan kazı ve araştırmalar, Uygur–Türk şehirlerinde bulunmuş fresk, resimli ve minyatürlü kitaplar, 8–9. yüzyılda bu sanatın Uygur Türklerinde ne derecede ilerlemiş olduğunu açıkça gösterir.

Orta Asya’da, özellikle Turfan bölgesinde 8. yüzyıldan kalma Uygur duvar resimlerinden başka minyatürler de bulunmuştu. Bu minyatürlerdeki üslup Türkler aracılığıyla birçok İslam minyatürüne de geçtmiş ve etkilerini 15. yüzyıla değin sürdürmüştür.

Büyük Selçuklu Devleti döneminde minyatürlü yazmaların hazırlanışı hız kazandı ve kla*** bir minyatür sanatı ortaya çıktı. Büyük Selçukluların dağılması üzerine Mezopotamya çevresinde ortaya çıkan bölgesel devletlerde ve Anadolu Selçuklularının egemen olduğu yörelerde de minyatürlü el yazmaları hazırlandı. Konya, Diyarbakır, Musul ve Bağdat gibi kentler bu dönem minyatür sanatının korunduğu önemli sanat merkezleri oldu.
--------------Tualimforum İmzam--------------
Yeniden gülmem için
Beni baştan sevmen lazım.......
Başak isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12.02.08, 00:03   #2 (permalink)
Kullanıcı Profili
Moderator
 
Başak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 7.449
Konular: 6324
Puan Grafiği
Rep Puanı:14360
Rep Gücü:167
RD:Başak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 53
719 Mesajına 1.316 Kere Teşekkür Edlidi
:
Red face



Anadolu Selçuklu minyatürlerinin bir bölümü, Abbasiler dönemi kaynaklardan derlenmiş ya da doğrudan Arapça’ya çevrilmiş tıp, botanik, astronomi gibi bilimsel konulu yapıtlarda yer alıyordu. Bunların yanı sıra mesnevi ve öykü kitapları gibi edebi yapıtlar da resimlendi. Bu dönem minyatürüne genellikle İslam düşüncesine uygun soyut bir üslup egemendi. Anadolu Selçukluları zamanında verilen eserler günümüze kadar gelememiştir.

8. ve 9. yüzyıla ait olan ve günümüze gelmiş Türk resim sanatının örnekleri arasında, duvar resmi ve figürlü işlemelerin yanında minyatürler de bulunmaktadır. Türklerin eski yurtları Orta Asyada, Türkistanda yaşadıkları döneme ait olduğu düşünülen minyatür örnekleri hala Topkapı Sarayı arşivlerinde bulunmaktadır. İslam kültürünün, Türkler arasında yayılmasından sonra Selçuklu Türkleri minyatür sanatına önem vermeye başladılar. Bu dönemde Tıp, Botanik, Astronomi ve mekanik buluşları içeren bilimsel konulu eserler minyatürlendirilmiştir.


Selçuklularda Minyatür Sanatı

İslam kültürünün, Türkler arasında yayılmasından sonra Selçuklu Türkleri minyatür
sanatına önem vermeye başladılar. Bu dönemde Tıp, Botanik, Astronomi ve mekanik buluşları içeren bilimsel konulu eserler minyatür-lendirilmiştir. Bunlar arasında KİTAB AL-HAŞA'İŞ, MARİFAT AL-HIYAL AL-HANDASİYA, KİTAB EL, BAYTARA, VARKA ve GÜLŞAH, KELİLE VE DİMNE isimli yazma eserleri sayabiliriz.

Anadolu Selçuklu minyatür sanatının en ilgi çekici ve tipik örnekleri, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’nde korunan Varka vü Gülşah adlı mesnevide yer alır. Ufak boyda 71 minyatürden oluşan, Varka vü Gülşah, 13. yüzyılın başından günümüze kalan Selçuklu mektebinin en eski ve tek örneği olup kendi kıyafetleriyle Türk tiplerini yansıtmaktadır. Eser bir aşk hikayesini anlatmaktadır. Bu Farsça mesnevi, aslen Azerbaycan’ın Hay şehrinden gelen Nakkaş Mehmed ibn Abdülmümin tarafından Konya’da 13. yüzyılın ilk yarısında minyatürlenmiştir. Yapıtın minyatürlerinde çizgi ve renk, erken İslam minyatür
sanatının diğer örneklerinde olduğu gibi soyutlayıcı biçimde kullanılmıştır. Figürlerin bulunduğu mekânlar ve doğa, simgesel olarak belirtilmiş, zemin kırmızı ve mavi renklerle boyanmış ve Selçuklu yapıtlarında da görülen öğelerle bezenmiştir. Varka ve Gülşah minyatürlerindeki Türk tiplerini temsil eden figürler, Büyük Selçuklu dönemi çini ve seramiklerindeki figürlerle büyük benzerlikler gösterir. ılk minyatürde, içinde çeşitli dükkanların bulunduğu bir çarış ile adeta öykünün geçtiği ortamın bir takdimi yapılmaktadır.

Gülşahın çadırında üzüntüden bayılmasını ve Varkaya kavuşmasını gösteren yalın sahnelerin figürlerden arta kalan boıluklarını ise, dekoratif bitki ve hayvan motifleri doldurmaktadır. ıki atlının döğüşünün yer aldığı sahnede de zemin arabesklerle tamamen doldurulmuştur. Zeminin bu biçimde süslenmesini, Büyük Selçuklu dönemi minyatürlerinin çoğunda buluruz. Bu ağır süslemelere karışn, ince uzun dikdörtgenler oluşturan kompozisyonlar oldukça yalındır.

Anadolu Selçuklu minyatür okulunun son örnekleri, gene Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’nde bulunan ve 13. yüzyıl sonlarına doğru hazırlandığı sanılan Kelile ve Dimne adlı yapıtta yer alır.Selçuklu döneminden günümüze gelmiş bir başka eser ise,
1271de Aksarayda yazılarak Sivaslı Nasreddin tarafından Selçuklu Sultanı III. Gıyaseddin Keyhüsreve sunulan bir Astroloji Kitabıdır (Paris, bib. Nat., P.174). Doğudan alınan motiflerin yanında minyatürlerdeki güçlü konturlar ve hafif gölgelendirme, sanatçısının Bizans minyatürlerini tanımış olduğunu göstermektedir.

Osmanlılarda Minyatür Sanatı

Erken Osmanlı dönemine ait yazma eserlere örnek olabilecek Edirne Sarayı nakışhanesinde yapıldığı tahmin edilen KÜLLİYAT-I KATİBİ, DİLSÜZNAME ve İSKENDERNAME isimli eserler sayılabilir. Fatih Sultan Mehmet'in saltanat yıllarında İtalya'dan birçok sanatçıyı davet ederek portrelerini yaptırdığını bilmekteyiz. Bu sanatçılardan PAVLİ'nin öğrencisi SİNAN BEY'in çalışmalarında batı sanatçılarının etkisi görülür. Özellikle Fatih Sultan Mehmet'in gül koklarken yaptığı portresindeki elbisenin kıvrımları gerçekçi bir üslupla yapılmış gibidir.



Yavuz Sultan Selim Tebriz seferinden dönüşte birçok sanatçıyı İstanbul'a getirmiştir. Bu sanatçıların yaptığı minyatürlerde daha sonraki dönemlerde kendini kuvvetle hissettiren doğu ekollerinin ilk örneklerini görürüz. Kanuni Sultan Süleyman'ın uzun saltanat yıllarında saray atölyesinde çeşitli minyatürlü yazmalar hazırlanmıştır.Bu dönemin ressamlarından Nigari Sinan Bey'den sonra portre ressamlığında en çok tanınan sanatçıdır. Kanuni Sultan Süleyman'ın yaşlılık yıllarında iki muhafızıyla bahçede dolaşırken ve Barbaros Hayrettin Paşa portreleri en tanınan eserleridir. Kanuni Sultan Süleyman döneminin bir başka önemli sanatçısı olan Matrakçı Nasuhi, Osmanlı ordusunun seferlerindeki şehir, kale, liman tasvirlerini gerçeğe yakın bir şekilde resimlendirmiştir.

Özellikle Kanuni Sultan Süleyman'ın Bağdat seferini anlatan "sefer-i imkey-i" ve batı seferlerini anlatan "Süleymanname" isimli yazma eserlerdeki minyatürlerin bazıları plan veya harita gibi bazıları da Türk minyatür anlayışı çerçevesinde resimlendirilmiştir. Bir başka "Süleymanname" T.S.M.K.H. 1517'de kayıtlı olan Arifi tarafından yazılmış bir şahnamedir. Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatının büyük bir kısmını anlatan eser, Türk minyatür sanatının en önemli örneklerinden biridir. 5 değişik sanatçı grubu tarafından hazırlanmıştır. Türk minyatür sanatı II. Selim ve III. Murat arasındaki dönemde en verimli dönemini yaşamıştır.



Bu dönemde ordunun zaferlerini, elçi kabullerini, av sahnelerini ve bazı önemli
olayların anlatıldığı "HÜNERNAME ve ŞEHİNŞAHNAME" gibi eserler saray nakışhanesinin yetenekli sanatçıları tarafından minyatürlendirilmiştir. 16.yy'ın önemli yazmalarından biride III. Murat'ın oğlu Mehmet için yaptığı 52 gün süren sünnet düğünü şenliklerini anlatan "SÜRNAME" isimli yazmadır. Bu eserde o günün sosyal hayatını ve Osmanlıların ekonomik gücünü gösteren yüzlerce minyatür vardır.

III. Murat'ın emriyle başlatılan ancak III. Mehmet'in himayesinde tamamlanabilen Hz. Muhammed'in hayatını anlatan "SİYER-NEBİ" isimli 6 ciltlik eser 16.yy sonunun en önemli eseridir. 17. yy'dan günümüze gelen önemli yazmaların başında Kalender Paşa'nın "FALNAME" isimli eseri, Tarihçi Nadiri'nin yazdığı "ŞAHNAME-İ NADİRİ" ve Taşkoprülüzade'nin "TERCÜME-İ ŞEKA'İK NU'MANİYE" isimli yazmalar gelir.

18.yy başının en güzel eserleri şüphesiz Levni'nin çalışmalarıdır. Sultan lll. Ahmet için hazırlanan "SURNAME" isimli yazmanın minyatürleri, o günün modasına göre giyinmiş çeşitli sosyal gruplara mensup kadın ve erkek portreleri ve Osmanlı Sultanlarının portrelerinin olduğu "SİLSİLENAME" isimli yazmanın minyatürleri Levni tarafından yapılmıştır. Levni'den sonra tek çiçek ve figür çalışmalarıyla Abdullah Buharı vardır.

Levni'nin çalışmalarında kendini göstermeye başlayan Batı sanatı etkisi giderek diğer
sanat dallarında olduğu gibi kitap sanatında da etkin olmaya başlar. Minyatür tarzı giderek yerini ışık ve gölgenin bir arada kullanıldığı çalışmalara bırakır. Kitap resmi önemini kaybeder. Batı sanatı etkisiyle yapılan yağlı ve sulu boyaların beğenilerek duvarlara asılması kitap resminin ömrünü tamamlamasına sebep olur. Günümüzde Minyatür sanatı diğer geleneksel sanatlarımızda olduğu gibi rahmetli Hocamız Ord. Prof. Dr. Süheyl ÜNVER'in büyük çabalarla yaptığı araştırmalar sonucu elde ettiği bilgileri öğrencilerine
aktarmasıyla iyi yönde gelişme göstermeye başlamıştır. Bu atölye de yetişen hocaların nezaretin de yeni atölyeler kurulmuştur. Bu atölyeler de eski örneklerden esinlenerek yapılan çalışmalar olduğu gibi tamamiyle günümüz folkloründen, edebiyatımızdan ve kla*** mimariden yola çıkılarak yapılan tasarımlar beğeni ile izlenir.

Kanuni Sultan Süleyman zamanında gelişen orjinal portre resmi tek bir nakkaşa bağlanır. Nigâri adı ile tanınan ve İstanbullu olan seksen yaşındaki Haydar Reis’e. Onun Topkapı Sarayı’nda bulunan 30x45 cm ölçüsüne varan büyük boy minyatürleri, çok koyu bir fon üzerine yapılmış olup, baş ve yüzlerdeki ifade kuvveti ve portre benzerliği ile hayret uyandırmaktadır. Kanuni Sultan Süleyman’ı yaşlı haliyle canlandıran minyatürü, en karakteristik eserlerinden biridir.

Kanuni’nin bu minyatürüne baktığımızda şunu görüyoruz:

Tasvir edilen büyük hükümdar sade görünüş altında yalnız çok ince yüz hatları ile haşmetli bir etki yapmaktadır. Anatomi çalışmalarına, el ve ayaklara önem verilmediğinden bunlar ihmalkâr şekilde çizilmiş vücut ve kol elbiseler altında ustalıkla kapanmıştır.

Genel olarak minyatür sahasında Osmanlı dönemini üçe ayırabiliriz. Kuruluşundan 21. yüzyılın ortalarına kadar olan süre birinci dönemdir. Bu da Fatih dönemidir. Fatih’le birlikte her konuda eser verilmeye başlandığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bütün kaynaklar artık, her sahada yazma eserlerin hazırlandığını, minyatürlendiğini bildirmektedir. Edebiyattan tıp ve hatırlara, dini konulardan, coğrafi eserlere yani tüm konularda çok güzel minyatürler ortaya çıkmıştır.




--------------Tualimforum İmzam--------------
Yeniden gülmem için
Beni baştan sevmen lazım.......
Başak isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 14.03.08, 18:20   #3 (permalink)
Kullanıcı Profili
Administrator
 
tualim - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 2.920
Konular: 3793
Puan Grafiği
Rep Puanı:22464
Rep Gücü:20
RD:tualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 125
207 Mesajına 2.103 Kere Teşekkür Edlidi
:
Standart










--------------Tualimforum İmzam--------------
TUALİM



Tualimforum kurallarını okuyunuz Lütfen.
Forum kullanımı hakkında bilgi için TIKLAYINIZ%TIKLAYINIZ.
Soru ve sorunlarınızı BURADAN bize yazabilirsiniz.
Kurallara uymayan kişilerin tualimforum'a girişleri yasaklanacaktır.
Lütfen imzanıza site adı, link içeren resimler koymayınız sorgusuz silinecektir.
tualim isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
minyatur, sanati


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Rüyada Minyatür Görmek - Rüyada Minyatür Görmek Açıklaması ve Yorumu - Minyatür Rüya Tarot H-I-İ-J-K-L-M ile Başlayan Rüya Tabirleri 0 14.07.12 20:05
Filografi Sanatı Nedir Filografi Sanatı Yapımı İpuçlar Ve Çeşitleri ASYA Hobiler 0 10.12.09 03:33
Osmanlı Minyatür Sanatı Renklerin Dansı Türk Sanat Tarihi 1 02.10.09 08:18
Beylikler Ve Osmanlı Döneminde Minyatür Sanatı Renklerin Dansı Türk Sanat Tarihi 0 18.11.08 19:39
Ortaçağ Sanatı Batı Sanatı tualim Sanat Tarihine Giriş 0 02.11.08 03:21


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 19:54 .


Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2