En Yeni Fıkralar Burada Buyruuuuuuuuuunnnnnnn -Karne-
Karne günüydü. Küçük oğlan okuldan döndü. Annesi :
- Karnen nerede ? diye sordu.
Çocuk güldü :
- Arkadaşıma ödünç verdim. Babasını korkutacak Standart karne
Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..." diye düşünür ve oğluna seslenir:
-"Getir bakayım şu karneyi!"
-"Al baba..."
Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki tüm dersler zayıf.
-"Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık, ingilizce kursu dedin ingilizce kursuna gönderdik, gitar kursu, müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali, rezil şey!"
-"Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında karnelerinden birini bulmuştum..." Kaynana
Temel bir gün kahveye girmiş. Üstü başı yırtıkmış. Ne oldu diye sormuşlar.
Temel :
- "Kaynanamı gömdük."
Kahvedekiler:
- "İyi de bu halin ne?"
- "Biraz direndi de." Müfettiş
bir okulda iki tane öğrenci varmış birisi neşe diğeride mügeymiş neşe çok çalışkan müge ise çok tembelmiş bir gün okula müfettiş gelecekmiş öğretmen mügeye demiş neşe ne derse sende onu diyeceksin diye müfettiş gelmiş müfettiş neşeyi kaldırmış:
-istanbulu kim fethetti?
-fatih sultan mehmet
-kaç yılında?
-1453
-gökyüzünde kaç yıldız var?
bilinmiyor şu anda uzayda araştırılıyor
müfettiş mügeyi kaldırmış
-adın ne senin?
-fatih sultan mehmet
-kaç yaşındasın
-1453
-kızım sen salakmısın
-bilinmiyor şu anda uzayda araştırılıyor Issız Ada
Temel, bir Fransız ve bir Amerikalı ile ıssız bir adadaymış. Bir gun iyi huylu bir deniz perisi gelip demiş ki:
- Uzun zamandır izliyorum sizi. Geminiz battıktan sonra cok acı çektiniz. Dileyin benden, ne dilerseniz.
- N'olur beni Fransa'ya gonder, demiş Fransız. Hoop gitmiş Paris'e.
- Beni de Amerika'ya lutfen demiş Amerikalı ve oda hoop California'ya.
Sıra Temel'e gelmiş. Duşunmuş, duşunmuş.
- O Fransız ile Amerikalı uşakları çok ozledim. Cağır onları geriye. Zekii Şoför
Ünlü bir bilim adami özel otomobiliyle konferans vermeye giderken, uzun yillardir onunla çalisan soförü sikilarak bir teklifte bulunmus:
- Sizin konferanslarinizi dinleye dinleye virgülüne kadar ezberledim efendim, demis, ne olur izin verin bu konferansi da sizin yerinize ben vereyim...
Bilim adami öneriyi kabul etmis. Soför arka koltuga geçmis. Bilim adami soförün sapkasini giyip öne oturmus. Konferansin verilecegi salona varmislar. Soför kürsüye çikmis, hiç teklemeden çok güzel bir konusma yapmis. Ve sormus:
- Sorusu olan var mi?
Ülkenin ciddi bilim adamlarindan biri "var" demis ve oldukça zor bir soru sormus. Soför hiç tereddüt etmeden:
- Çok kolay bir soru bu, demis, soförüm bile bilir. Gidip çagirayim, sizin sorunuzu o yanitlasin...
Fiyat
Çok şık bir partide adamın biri, güzel bir bayanın yanına yaklaşmış ve :
- "Bayan, size bir milyar lira versem bu gece benimle beraber olur musunuz?", demiş
Kadın biraz düşünmüş ve :
- "Neden olmasın?", diye cevap vermiş.Adam biraz düşünmüş ve bu sefer :
- "Peki 5 milyon versem benimle beraber olur musunuz ?", demiş.Kadın bı sorunun üzerine bozulmuş ve :
- "Siz beni ne sandınız ?" demiş.
Adman bunun üzerine :
- "Ne olduğunuzu anladık da, fiyatta anlaşmaya çalışıyoruz." demiş. |