Zihinsel Özürlü Bireylerde Cinsel Gelişim ZİHİNSEL ÖZÜRLÜ BİREYLERDE CİNSEL GELİŞİM Cinsel eğitimin amacı, bireyin cinsel kimliğini bilmesi, benimsemesi ve cinselliğin ayıp, kötü değil, doğal bir durum olduğunu öğrenmesidir. İster zihinsel özürlü olsun, ister olmasın birey birçok biyolojik, sosyal, ruhsal, cinsel değişim ve gelişim evresinden geçer. Aileler çocukları ile ilişkilerinde "cinsellik" konusunda da sayısız sıkıntılarla karşılaşırlar. Aileler cinsellik konusunda ikaz etme, ahlak dersi verme, azarlama, inkâr etme, dikkati başka yöne çekme gibi tepkiler verirler. Oysa ki cinsellik, bedensel ve ruhsal doyum ile üremeye yönelik yaşamsal bir değerdir ve zihinsel özürlü bireyler de bu yaklaşımdan soyutlanmamalıdır. Zihinsel özürlü çocuğu olan ailelerin cinsellik konusunda daha duyarlı davranmaları gerekmektedir. Özürlü bireylerin gerçekleştirdiği her türlü davranışın doğal ve yaşanması gereken bir süreç olduğu, bu süreçte olumlu davranışların gerçekleşebilmesi için ailenin izlemesi gereken tutum ve yöntemlerin olduğu bilinmelidir. Zihinsel özürlü bireylerin iletişimde bulunduğu yakın ve uzak çevresi cinsel gelişim evrelerine yönelik yaşadıkları davranış değişiklikleri hakkında bilgilendirilmelidir. Ergenlik döneminde zihinsel özürlü bireyin sağlıklı bir cinsel gelişim ve davranış süreci yaşayabilmesi için çevrenin de aile ve kurum gibi çocuğa olumlu katkı yapacak tutum ve davranış geliştirmesi gerekir. Bu açıdan ailenin çocuğun cinsel yaşamına yönelik aldığı tedbirlerin çevrede de saygı ile karşılanması ve gereğinin yapılması gerekmektedir. Kesinlikle zihinsel özürlünün cinsel gelişimine yönelik olumsuz tavır ve davranışlar olmamalıdır. Kız çocukları, mensturasyon (ay hali) konusunda bilgilendirilmelidir. Bu dönemlerinde nasıl ped kullanacakları öğretilmelidir. Anne bu alışkanlığı, banyoda oyuncak bebek üzerinde deneme yanılma yolu ile adım adım öğretebilmelidir. Özürlüler de evlenebilir. Bu konuda karar ailenindir. Ancak gelecek neslin sağlığı açısından genetik danışmanlık almak şarttır. Çocuğunuzun zeka seviyesi, cinsiyeti ve gelişim dönemine özgü değişiklikler ve cinsellik konusunda bilgi almak için Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki özel eğitim ve Sağlık Bakanlığı bünyesindeki ruh sağlığı kurumlarına başvurulmalıdır. Zihinsel özürlü bireyin yakın çevresinin çocuğun cinsel davranışlarına karşılık utanç, öfke, kızgınlık, korkma, acıma, aşırı merhamet gibi duygularla hareket etmelerinin olumsuz davranışlara yol açabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Zihinsel özürlülerde istismarın daha yoğun olması, kendilerini korumalarının daha zor olduğu bilinmektedir. Cinsel istismar bir insana karşı işlenmiş ağır bir suçtur. Ergenlik döneminde karşı cinse olan arzularının, art niyetli kişilerce istismara uğratıldığı, özellikle bu kişilerin; çocukların kendini ve olayı yeterince ifade edememesinden aldığı güçle bu istismarı rahatlıkla gerçekleştirdikleri bilinen bir gerçektir. İstismara (tecavüz, taciz) maruz kalınmaması için kesinlikle çocukların ilişkide bulunduğu kurum ve yakın çevre kontrol altına alınmalıdır. Olumsuz gelişmelere zemin hazırlayabilecek her türlü şartlardan kaçınılmalıdır. Aileler mayoyla kapatılan yerlerin özel olduğu, hiç kimsenin, eteğine-pantolonuna dokunmaması, çocuğun izni olmaksızın vücuduna dokunulmaması gerektiği, çocuklarına tanımadıkları kişilerden bir şeyler almamaları konusunda bilgi verebilir ve bu bilgileri vermek için bir uzmandan yardım alabilirler. Çocuktan, çevreden hoşuna gitmeyen bir davranışla karşılaştığında bunu, anne- babasına ya da öğretmenine bildirmesi istenmelidir. Alıntı... |