Abdi İpekçi Biyografisi,Abdi İpekçi Hayatı,Gazeteci Abdi İpekçi Hayatı Abdi İpekçi Biyografisi,Abdi İpekçi Hayatı,Gazeteci Abdi İpekçi Hayatı 1929 yılında İstanbul’da doğdu. İlköğrenimini gördükten sonra Galatasaray Lisesini bitirdi. Sonra bir müddet Hukuk Fakültesine devam etti. Yeni Sabah, Yeni İstanbul ve İstanbul Ekspres gibi çeşitli gazetelerde spor muhabiri, sayfa sekreteri ve yazı işleri müdürü olarak çalıştı. Ali Naci Karacan’ın çıkardığı Milliyet Gazetesinin yazı işleri müdürlüğünü yaptı. Bir müddet sonra da genel yayın müdürü oldu. 1961 senesinden 1 Şubat 1979 tarihine kadar aynı gazetenin başyazarlığını da yürüten Abdi İpekçi, Türkiye Gazeteciler Sendikesi, Türkiye Basın Enstitüsü Başkanlığı, İstanbul Gazeteciler Cemiyeti ve Uluslararası Basın Enstitüsünün ikinci başkanlığı, Basın Şeref Divanı genel sekreterliği gibi vazifelerde bulundu. 1 Şubat 1979 gecesi İstanbul’daki evinin yakınlarında kimliği meçhul kişi ya da kişiler tarafından öldürüldü. Eserleri: Abdi İpekçi’nin Afrika İhtilalin İçyüzü Dünyanın Dört Bucağından Mehmet Ali Ağca’nın Açıklaması: Yavuz (Çaylan) İpekçinin arabasının geldiğini bana bildirdi ve ben kaçmadan arabaya gidip çalıştırmasını söyledim. İpekçinin arabası köşede yavaşladığı zaman koştum ve 4 veya 5 el ateş ettim. Tekrar koşarak arabamıza geldim. Yavuz çalışır vaziyette ön tarafta oturduk son süratle kaçtık.” Öldürülme Sebepleri: 1- İddaalara göre Abdi ipekçi not defterine gümüş eroin ve silah kaçakçılığıyla ilgili notlar yazmıştır. İpekçi bir yakınına “çok önemli bir kaçakçılık dosyası üzerinde araştırma yapıyorum yakında açıklayacağım” ve ayrıca da Güneydoğu bölgesinden milletvekili olan bir bakan hakkında dosya hazırladığını ve yetkili makamlara vereceğini söylemiştir.Cinayetten yaklaşık 15 gün önce İpekçi’nin özel telefon numaraları ve adresler bulunan defteri kaybolmuştur. 2- Yunanistan NATO’nun askeri kanadından çekilmişti. Yeniden geri dönmesi isteniyordu. Böyle bir dönemde Türkiye de veto kartını kullanarak, Yunanistan’ın dönmesini engelliyordu. Halbuki, Yunanistan’ın NATO’ya dönmesi ABD açısından çok önemliydi. Çünkü daha önce de Fransa NATO’nun askeri kanadından çekilmişti. NATO’nun iki önemli üyesi, askeri kanattan çekilmiş ve bu arada Afganistan Sovyet işgaline uğramış. İran’da Humeyni gelmiş. NATO ise zor duruma düşmüştü. ABD o dönemde dış politikada sıkıntılıydı.Bu suikastta tek bir amaç olduğunu söylemek doğru olmaz. Yunanistan’ın NATO’ya alınması için yapılan baskılar doğrultusunda bu olayı değerlendirmek gerekir. Suikast sadece hükümete mesaj vermek amacını da taşımıyordu. Ecevit Hükümeti yapılan bütün baskılara rağmen veto kartından vazgeçmiyor. Aynı zamanda Sivas, Erzincan, Malatya ve Maraş olayları yaşanıyor. Karşı taraf da bu konuda ne kadar kararlı olduğu mesajını vermek o dönemde Başbakan olan Ecevit’in akıl hocası konumundaki, Abdi İpekçi’yi hedef aldı. Ama böyle suikastlar çok amaçlı olur. Tek amaçlı değildir hiçbir zaman. Bu suikast sonrasında 12 Eylül’e giden kaldırım taşları da döşenmeye başlanıyor. CHP hükümeti düşüyor ve hemen ardından MHP ve MSP’nin desteklediği hükümet kuruluyor. Veto konusunda Süleyman Demirel hükümeti de direnince 12 Eylül geliyor. Not: İnternetten alıntıdır. |