tualimforum.com  

Geri git   tualimforum.com > EĞİTİM ve ÖĞRETİM > Dersler/Ödevler > Diger Dersler
Kayıt ol Yardım Üye Listesi Ajanda Bugünki Mesajlar

Diger Dersler Diğer dersler ve ödevler...


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Sera Gazı Salımları ve Türkiye’de İklim Değişikliği ile Mücadele
Konudaki Cevap Sayısı
0
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
1350

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 29.04.10, 23:38   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
Can
 
Can - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Nerden: Manisa
Mesajlar: 33
Konular: 33
Puan Grafiği
Rep Puanı:1051
Rep Gücü:0
RD:Can has a reputation beyond reputeCan has a reputation beyond reputeCan has a reputation beyond reputeCan has a reputation beyond reputeCan has a reputation beyond reputeCan has a reputation beyond reputeCan has a reputation beyond reputeCan has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 34
3 Mesajına 5 Kere Teşekkür Edlidi
:
Post Sera Gazı Salımları ve Türkiye’de İklim Değişikliği ile Mücadele

Sera Gazı Salımları ve Türkiye’de İklim Değişikliği ile Mücadele

Ülkemizin de yer aldığı Akdeniz Havzası’nda bulunan ülkelerin iklim değişikliğinden ciddi boyutlarda etkilenecek olmaları artık bilimsel verilerle de kanıtlanmıştır. Türkiye, küresel ısınmanın özellikle su kaynaklarının zayıflaması ve çölleşme ile bunlara bağlı ekolojik bozulmalar gibi olumsuz yönlerinden etkilenmeye başlamıştır. Ülkemizde son yıllarda özellikle yağışların azalması ile birlikte kuraklıkta artış gözlenmektedir. Bu bağlamda, küresel ısınma sonucu yağışların daha da azalması sebebiyle Konya Ovası ciddi tehdit altındadır. Uzmanlarca, gerekli önlemlerin alınmadığı durumda bölgenin 30 yıl içerisinde çöl olacağı kaydedilmektedir.


Türkiye, uluslararası düzeyde kabul görmüş, “sürdürülebilir kalkınma ilkesi” çerçevesinde ekonomik kalkınmasını, sosyal gelişme ve çevrenin korunması boyutlarını da gözeterek gerçekleştirmek durumundadır. Türkiye iklim değişikliğine yönelik çalışmaları desteklemekte ve “sürdürülebilir kalkınma” ve “ortak fakat farklı sorumluluklar” ilkeleri çerçevesindeki uygulamalara önem vermektedir. Sadece ekonomik büyümeye odaklı, sürdürülebilir olmayan bir kalkınma anlayışı, Türkiye’nin gelecekte daha büyük ekonomik, sosyal ve çevresel sorunlarla karşı karşıya kalmasına neden olacaktır.

Pazar ekonomisine geçiş sürecinde başarılı olan ülkemiz, 1990-2003 yılları arasında ortalama yıllık net % 5.8 büyümüştür. Ülkemizin ekonomik kalkınmasına paralel olarak sera gazlarındaki salım miktarları da doğal olarak artış kaydetmiştir. 1990-2004 döneminde Türkiye’de enerjiye olan talep ve elektrik enerjisine olan gereksinim artmıştır. Ülkemizin sera gazı salım miktarı, 1990 yılında, enerji, sanayi, tarım ve atık sektörleri olmak üzere toplam 170.1 milyon ton olarak gerçekleşmiş, 2004 yılına gelindiğinde, aynı sektörlerde 296.6 milyon tona erişmiştir. Böylece, 1990-2004 yılları arasında salım artış oranı % 74 olmuştur. Sektörel olarak ele alındığında, tarım sektörü, hem toplam salım miktarı hem de değişim oranı açısından azalma (%18) gözlenen tek sektördür. En fazla artış oranı atık sektöründe gözlemlenmiştir. Toplam sera gazı salımının %20’si ormanlarımız tarafından emilmekte ve bu oranın yükseltilmesine yönelik politikalar üzerinde odaklanmaktadır.

Türkiye’de 1990-2004 döneminde, toplam sera gazları salımlarının artışı, nüfusun ve GSYH’nin artışından daha yüksek olmuştur.

Ek-I Ülkeleri arasında yer alan Türkiye’nin 2003 yılı itibarıyla, kişi başına düşen CO2 salım miktarı 3,3 ton’dur. Bu rakam, kişi başına düşen CO2 salımları bakımından, OECD ülkeleri, AB’nin 15 üyesi ve dünya ortalamasının altında yer almaktadır. Kişi başına düşen CO2 miktarları, OECD’de 11.1, AB-15’lerde 9 ve dünyada 4 ton’dur.

Yeni Çevre Kanunu, enerji ve endüstri sektörlerindeki salım kontrolü için daha sıkı tedbirler almış ve katı atık ve hava kalitesi yönetiminde yeni boyutlar getirmiştir. Ayrıca, Türkiye son yıllarda kaydettiği ekonomik büyüme nedeniyle artan enerji talebinin karşılanması için ülkemizin enerji arzını artırmaya yönelik çalışmaları yürütürken, özellikle enerjinin verimliliği, enerji tasarrufu ve yenilenebilir enerji konularına ilişkin yasaları çıkarmıştır.

Türkiye’nin enerji karması içinde önemli bir yeri olan kömürden enerji üretimi için yapılan yatırımlarda kullanılan teknolojilerin arzu edilir ölçüde temiz olmadığı bazı çevrelerce ileri sürülmektedir. Türkiye, 2004 yılında enerjisinin sadece %12,3’ünü yenilenebilir enerji kaynaklarından üretmeyi başarmıştır. Türkiye’nin, BMİDÇS’den doğan sera gazı salımlarını azaltma, araştırma ve teknoloji üzerinde işbirliği yapma ve sera gazı yutaklarını koruma yükümlülüklerini yerine getirmek için yenilenebilir temiz enerji kaynaklarını (hidroenerji, güneş, rüzgâr gibi) kullanımına yönelik çalışmalara daha çok finansman sağlaması gerekmektedir.

Türkiye, İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında I. Ulusal Bildirimini Küresel Çevre Fonu (GEF) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) desteği ile Çevre ve Orman Bakanlığı koordinasyonunda ilgili Bakanlıklar, kuruluşlar, Sivil Toplum Örgütleri ve ilgili sektörlerle birlikte hazırlamış ve Şubat 2007’de BMİDÇS Sekretaryası’na sunulmuştur. II. Ulusal Bildirimin hazırlıklarına da başlanmış olup, ayrıca, iklim değişikliği ulusal eylem planı hazırlıkları da yürütülmektedir.

Hâlen, Çevre ve Orman Bakanlığı eşgüdümünde ilgili kurumların katılımıyla oluşturulan İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu (İDKK) BMİDÇS bağlamında çalışmalarını yürütmektedir.

Küresel Isınmanın Neden Olduğu Sorunların ve Oluşturduğu Riskin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu (TBMM Küresel Isınma Araştırma Komisyonu), 1 Mart 2007 tarihinde oluşturulmuştur. Dört ay süren Komisyon çalışmalarında, pek çok kamu ve sivil toplum kuruluşundan bilgi alarak bir Taslak Rapor hazırlamıştır. Komisyon raporu, Komisyon Başkanı tarafından Haziran 2007’de TBMM Başkanlığına sunulmuştur. Ancak TBMM 22. Yasam Döneminin normal takviminden önce sona ermesi nedeniyle, rapor TBMM Genel Kurulu’nda görüşülememiştir. 23. Yasama Döneminde de, TBMM’nin iklim değişikliğinin ülkemizdeki etkilerinin araştırılması konusuna ilgisi devam etmektedir. Nitekim, 23 Ekim 2007 tarihinde Küresel Isınma ve Sürdürülebilir Su Yönetimi konusunda, 16 üyeden oluşacak bir Meclis Araştırması Komisyonu kurulmuş olup, Komisyon çalışmalarına 13 Kasım 2007 tarihinde başlamıştır.

Kaynak: Dışişleri Bakanlığı Resmi Sitesi
Can isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
degisikligi, gazi, gazı, iklim, ile, mucadele, salimlari, salımları, sera, sera gazı salınımları, turkiye’de, türkiyede iklim değişikliğiyle ilgili mucadele, ve, İklim


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMIDÇS) ve Kyoto Protokolü Can Diger Dersler 1 12.12.17 09:36
Küresel Isınmanın İklimlere Etkisi - Küresel Isınmanın Etkileri ve İklim Değişikliği SERDEM Coğrafya 0 08.04.14 14:58
Torontolu Bilimadamları Yeni Sera Gazı Keşfetti Kartal Bilimsel Araştırmalar 0 13.12.13 17:08
Türkiye İklim Haritası Okyanus Coğrafya 0 26.01.12 22:45
Bali’de Yapılan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Can Diger Dersler 0 29.04.10 23:37


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 18:50 .


Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2