Türkiyede Yerleşme Şekilleri TÜRKİYE’DE YERLEŞME ŞEKİLLERİ Türkiye’de yerleşmeler iki ana grup altında toplanmaktadır: Kır yerleşmeleri ve şehir yerleşmeleri. 1. Kır yerleşmeleri Kır yerleşmeleri; tarım ve hayvancılık işlevlerinin birlikte yapıldığı ya da birinin diğerine göre ön plana çıktığı yerleşmelerdir. Bu yerleşmelerde genel olarak nüfus azdır ve çoğu kez birkaç yüz kişi ile birkaç bin kişi bulunmaktadır. Kır yerleşmelerinde nüfusun az olması, bu alanlardaki kaynakların ancak belli sayıda insanı beslemesinden ileri gelmektedir. Başka bir anlatımla kırsal alanlar, belli sayıda nüfusu besleme potansiyeline sahiptir. Nüfus arttığında ise kır yerleşmelerinden şehirlere doğru göç başlamaktadır. Kır yerleşmelerinin özelliklerini doğal çevre ile insanların kültürel ve ekonomik yapısı belirlemektedir. Örneğin; hayvancılığın etkin olduğu engebeli ve kurak bölgelerde geçici kır yerleşmelerine rastlanılır. Çünkü, insanlar hayvanlarını otlatmak için sürekli dolaşmak zorundadır. Buna karşılık tarımın egemen olduğu bölgelerde devamlı ve toplu yerleşmeler kendini göstermektedir. Ülkemizdeki kırsal alanlarda devamlı ve geçici olmak üzere iki farklı kır yerleşme şekli mevcuttur. Devamlı iskan edilen kır yerleşmeleri, köy ve mahallelerden oluşur. Çoğunlukla yaz mevsiminde yerleşilen geçici yerleşme tipleri; mezraa, kom, oba, yaylak olarak adlandırılır. Kışın yerleşilen geçici yerleşmelere de kışlak denir. a. Köy altı yerleşmeleri Köy altı iskan şekli, bir köyü oluşturamayacak kadar küçük olan bir yerleşme birimidir. Bunlar, bir veya birkaç evin bir araya gelmesinden oluşur. Köy altı yerleşmelerinde tek ev ve eklentisini oluşturan iskan çekirdeği şöyle meydana gelmiştir: 1. Baba ocağından ayrılan yeni bir ailenin iskanı, 2. Aileler arasında toprak bölüşümü nedeniyle meydana gelen ayrılmalar, 3. Nüfusun artması ile bir veya birkaç ailenin başka bir alana yerleşmesi, 4. Bahçe tarımına bağlı olarak evlerin bahçe içerisine veya kenarına yapılması, 5. Devlete ait topraklarda, özellikle orman alanlarında arazi kazanmak amacıyla yerleşmelerin kurulmasıdır. Birkaç ev ve eklentisi şeklinde olan iskan grupları ise göçebe veya gurbetçi bir ailenin toprağa yerleşmesi, tek ev ve eklentilerinin yanına yeni evlerin inşa edilmesi sonucu meydana gelmektedir. Mahalle: Köy altı iskan şekli ile köy arasında bir yerleşmedir. Bu yerleşme birimi, çoğu kez küçük iskan gruplarından oluşur. Mahalleler, hem akrabaların bir araya toplanmasından hem de sosyal ve ekonomik dayanışma içinde bulunan ailelerin birleşmesinden meydana gelmiştir. Bu yerleşim birimi, kurulduğu yere ve hane sayısına göre çok değişik özellik gösterir. Şöyle ki, bazı mahalleler, bir yamacın eteğinde veya bir akarsu vadisi boyunca yer alır. Bazı mahalleler de birkaç meskenden oluşan küçük gruplar şeklindedir. Diğer köy altı yerleşmeleri Köy altı yerleşmeleri, kuruldukları yere ve halkın geçim özelliğine göre sınıflandırılır. Bunlar; çiftlik, kom, mezraa, divan, oba, canik, yayla, ağıl,dam ve bağ evidir. Bu tipteki köy altı iskan şekillerinin çoğu, aynı zamanda geçici iskan birimlerini de oluşturur. Bu gruptaki belli başlı yerleşme şekilleri ve özellikleri şöyledir: Çiftlik: Hayvan beslenen ve tarım yapılan geniş bir alan içindeki yerleşim birimidir. Bunlar, çoğunlukla Akdeniz ve İç Anadolu bölgeleri ile Trakya ve Batı Anadolu’da bulunur. Yayla: Yazın hayvan otlatılan alanlarda kurulan geçici yerleşme birimidir. Ülkemizde çok farklı yayla yerleşmeleri görülür. Doğu Anadolu’da 2500 m’den yüksek alanlarda taştan yapılmış yayla meskenler hakimdir. Toros ve Kuzey Anadolu dağlarındaki yaylalar, ormanlık alanlarda ve ormanın üst sınırındaki otlaklarda yer alır. İç Anadolu’da doğal bozkırların üst kesimindeki alanlarda da yaylalara geçilir. Yaylacılık etkinlikleri, köyün dışındaki yüksek alanlarda hayvan otlatmak amacıyla gelişmiştir. İlkbahar sonundan itibaren hayvan oylatmak için yüksek alanlara çıkan aileler, hem hayvanlarını otlatırlar hem de hayvansal ürünleri değerlendirirler. Bazen de yayalanın uygun alanlarında sebze (patates, fasulye) yetiştirilir. Bu aileler, yaz sonu ve sonbahar başlarından itibaren hayvanlarıyla köylerine dönerler. Yaylacılık etkinliklerinin yapıldığı Toroslarda, yazın Yörüklerin kaldığı çok sayıda geçici yerleşmeler kurulmuştur. Son yıllarda, Toros dağlarında yayla yerleşmelerine ayrı bir önem verilmiştir. |