Sızımdın sen
Is/Sızımdın sen . . .
Köhne bir aşkın kırıklarını toplarken
bulmuştum seni.
Ve seni bulmuşken tam da ,
kendimi kaybetmiştim sende.
Yüreğine yaslanmıştım
küçücük yüreğimle.
İmkan/Sızımdın sen. . .
Sızımdın, imkansızdın .
Geldiğinde yağmur vardı , ıslaktım.
Düşlerime kelepçelenmiştim.
D/üşüyordum.
Yağmur vardı. . .
Islaktım.
Bir sızının tam ortasındaydın
sen. . .
ıs/Sızımdın…
Herkesten uzakta dinlendiğim
bir liman gibiydin.
Düşler ülkesine giden gemilerim
senden kalkardı hep…
Düş’tün , düş’tük. . .
Yoksun şimdi . . .
Aslında varoldun mu
hiç bilmiyorum.
O kadar yakınsın ki bana
ama o kadar uzaksın ki aslında. . .
Çelişki kuyusuna düşmüş
bir özlem galiba benimkisi…
Rüya gibiydin . . .
Yaşarken gerçektin
.Uyandığımda anladım düş olduğunu . . .
Rüya gibiydin . . .
Hayra yormak istediğim
bir rüya . . .
Is/sızımdın sen. . .
Issızdın.
Yüreğin yakındı bana
bilirdim.
Ama uzak-tı adın.
Issız(ım)dın.
Ve bilirim hep ıs/sızım
kaLacaksın . . .