|
Kayıt ol | Yardım | Üye Listesi | Ajanda | Bugünki Mesajlar | Arama |
Türk Şairlerin Şiirleri Ünlü Türk Şairlerinin şiirleri... |
| LinkBack | Seçenekler |
20.08.08, 09:24 | #22 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Selânik Şarkısı Selânik Şarkısı Eski duyarlıkları özleme hiç, Aramak boşuna, yok onlar... Giriş kapısı yıllardır çivili, Kırık camlı otelde olmalılar; Çünkü onlar da Selânik’de Metrûk bir otelde öldü. Vardar kapısı mıydı ey kalbim, Yoksa Egnatia caddesi miydi? Günlerimiz zaman çeşmesinden, Akarak tükendi bitti; Beyaz kuleler ömrümüzde ender... Ve güvercinlerdir ki sevinçler, Muttasıl kaçarlar bizden. Ah Namıka Hanım, bilmem kimdiniz. Bana mümkünse söyleseniz... Neden bu Hüzün Bedesteni? Bir de nedendir ki sevinçler, Hep terkederler beni... Hüsrev Hatemi |
20.08.08, 09:26 | #23 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Sırtlanlar Serenadı Sırtlanlar Serenadı Dilrübâ sırtlanlar sırıtıyor bak, Kamyonlar seni ezer Çocuk muhakkak... Kerli ferliler yasalarıyla, Yarasaları serçelerden Çok daha fazla koruyacak. Sel gider kum kalır diyorsun Çocuk, Kum kalır bu dogru fakat gül kalmaz; Güller kalmaz, kuşlar kalmaz inan ki Çocuk Sırtları saglam yere dayalı sırtlanlar Pek dilrübâ sırıtırlar Çocuk... Canavarlar ve cinayetler çogalır; Ortada seni seven tek kul kalmaz... O ürkek kumrudur ki senin ruhun, Yakındır, yoklugundan yakınan bir kul kalmaz. Kalmaz inan ki Çocuk... İskete iskeletleri agaç dibinde, Dilrübâ sırtlanlar sırıtır Çocuk... Hüsrev Hatemi |
20.08.08, 09:28 | #24 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Toprak Aynasında Âlem Toprak Aynasında Âlem Gönül çeşmesini tâ durulunca pâk... Etmeye bir ömür yetmedi. Güller ki neyden fazla inlerken, Nemli gözlerle bir mâzi, Ve tâlik yazili çeşme Nerdeydi? Zemin denirdi, arz denirdi, saglam Ve sıkı basarken ona biz neden? Serviler, kekik otlarıyla bir âlem, O eski âlem neden kaydı? Ölüm beklemezdi serviler gerçi, Bilmem hangi hayal kırıklıgı, yâhut Hangi kederle müntehir onlar, Kına giren kılıçlar misali, Yeraltını süslemektedir şimdi. Güller, yılanlar ve bütün O eski âlem’in çocukları, Semada ararken servileri... Hüsrev Hatemi |
20.08.08, 09:29 | #25 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Uzlet Köşesi Uzlet Köşesi Yıllar birikir ardımızda, yürek, Yıpranır ve soluk daralır Güneşli geniş bulvarlardan, Isıtan dost tebessümlerden Uzlet köşemize ne kalır? Hele elden gidince teselliler Teslim oluruz teessüflere... Mazinin seyrüsefer memurları, Sühulet gösterirdi seyyahlara Keder ki bir siyâhi seyyahtı, onu sen, Onu sen hoş tutmadın ey yüreğim! Güller dökülür bülbül ölür, sevgi gider Çimen çocukları yeşerir sonra, Onlar da çekilir birer birer, Neydi ey yürek ne sandın ki? Hüzün kalır mıydı girmişken sevgi. Bir gün “Devletle efendim” diyerek, Hüznü ve Sevgi’yi uğurlayan kimdi? Ey yüreğim ne kadar da değiştin, Seni tanıyamıyorum inan ki... Dört yönden uğultusu olayların, Yine düğümlendi dün ve yarın; Taş döşeli bahçede ağaçların, Altında kızıl ve sarı yığın, Belirdi, demek ki sonbahardır... Gün ardı karanlık güz ardı kardır Hele elden gidince teselliler, Yalnızlık köşemize ne kalır? Teslim oluruz teessüflere. Neydi ey yürek sen ne beklerdin ki? Hüzün kalır mıydı gitmişken Sevgi... Hüsrev Hatemi |
20.08.08, 09:30 | #26 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Yaykur Cebir Dersi Yaykur Cebir Dersi Büyüyle büyümüş gibisin; Sesinde suların serinliği, Tenin gül üzerine çeşitlemeler. Migroslar-dolmuşlar arasında, Hayâl varlıklardan birisin. Buğulu sıcak ormanlarında gözlerinin, Çocukluğunun tarzanları Öfkenin arslanları, Ve ürkekliğinin ceylanları gizlenir. Büyüyle büyümüş gibisin, Ümitle emeklemiş yürümüş... Fakat bir müsavi işaretidir ki ölüm, Seni de taşımağa hazır Denklemin öte yanına. Bunu başarınca müsavi işareti; O zaman... Ağlayış ve çok figan! İz kalmayacak ceylanlardan, Arslanlardan da. Hüsrev Hatemi |
20.08.08, 09:30 | #27 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Yaykur Tarih Dersi Yaykur Tarih Dersi 1800’ler ile 1930’lar arasında, Bazı Anadolu ve Rumeli kentlerinde Yaşayan bu kavme dair Pek az belge var elimizde. Bildiğimiz: Kamış kalemlerini sevgiye batırıp, Mührelenmiş kâğıtlara içirdiler; Ney üflediler, tambur söylettiler, Birçoğu muhabbet mülkü sultanına esir idiler. Uysal ve sessiz yaşadılar, burası kesin, Her talepte ibrâzı mecbûri aylık seyahat varakalarını, Memur efendilere göstererek, Meselâ Pendik’e Samatya’ya, Dağılırlardı akşamları. Frenklerden sevgi beklemeden, Severek Fransızca çalıştılar. Son derece hayretlerini muciboldu Batıdan gelen her haksızlık; "Niye hukuk-ı milel bizim için mer’i değil?" Onların redingotları siyah- yeşil Önceden söyler gibiydi siyah topraklarının, Üstünde bitecek otları. Ne oldular onlar, neden gittiler? Bizim duymadığımız bir sayha mı işittiler? Şairlere göre onları Gülcemâl Bir defaya mahsus olmak üzere Gemiler geçmeyen Bir ummâna bırakmıştır. Bu kadar unutulacaklardı demek, Niye yaşadılar sanki? Niye verdiler uygarlıklarının O sırlı dokusuna emek? -Ve onları izleyen kavim, -Genellikle iyi asker veyâ muallim, Millî bayramlarda heyecanlı, Yaşadı ve çabuk çekildi şimdi yok. Sistir o günleri canlandıran... Tophane’ye sis bastığı günler, Seyrisefain idaresi önünde Sisten bir Rıza Bey çıkar ve sorar Ne zaman gemi kalkacağını, Hiç gitmeyeceği Napoli’ye Muallim Feyzi’den Farisî öğrenen Mekteb-i Sultani talebeleri Tırmanırken Kadiriler yokuşunu Sorar Rıza Bey nerde Napoli? -İtalyan padişahının şehri- Devran çarkını tersine çevirmeli, Önce ölmeli, sonra görmeli. Çok geçmez dağılır sis ve duman, Yalnız sistir o günleri canlandıran... Hüsrev Hatemi |
20.08.08, 09:31 | #28 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Yine de Yine de İç-dünyama İsviçre misâli Yeşiller ve göller yarleşmedi. Hangi kalıtımın ürünüyse, İç-kentimde bir iki yaşlı kedi... Çamurlu kaldırımlarda; Dolaşır akşamüzeri. İnsanların paçaları çamurlu, İhtiyarların cebinde bir yumak sicim, Ve en fazla bir elli lira. Bir de paslanmış bir çakı. Kadınlar ne leyli ne de güzel Fakat ince ve saf yine de. Hafif kamburu çıkmış kazaklı kızlar Nemli ve kızarmış burun uçları Gelecek günlerin hayâlini kurar. Tek olağan dışı güzellik bu kentte Koca kafasıyla Hindistan’ı anan Bir fil bir de sükûti-devenin, Süpermarketlere girmesidir. Saygılı ve düşünceli her ikisi de. Sen varsan ey yâr, ümit de var Gözlerinde gizi güzelliğin, Aman saklı kalsın saklamalısın, Sarıp sarmalayıp sandıklamalısın. Bekle ki bekçiler ihtiyarlasın "Memlekete gettü" desinler de sen; O zaman sandık-lekeli gizler Bir de ben ve derinleşmiş izler, Sürülmüş tarla kokusu yüzümde, Sana doyasıya nazar edeyim. "Geç oldu artık ben de gideyim" Deyince ben, bu hikâye bitsin Ve yeni bekçiler de benim için Memlekete gitti diyeceklerdir Deve ve Fil hemen gözden silinir. Sen benim gözümde kalansın Yine de... Hüsrev Hatemi |
20.08.08, 09:32 | #29 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Yol Sonunda Reddiye Yol Sonunda Reddiye Kimse ihtiyaç duymasaydı sevgiye Güzel ve kısa anlardı. Yoksa hayalim, Hayalimle mi dolmuştu billûr şişe? Itır yok, şişe boş, hiçlik kasırgası; Duygu tanımaz bir karayel işte... Bir karayel bu şimdi kasıp kavuran, Son yolculuğunda yürek kadırgası. Suç onun, sevgiye ne gerek vardı... Dost sesler mutluluktur ıtır dolu ve billûr, Bir gün boşalır içi bir sesin, mâlum olur, Artık kalbimiz kutup denizinde ve yalnız. Tanrım suç kimindi, nerde hata yaptık? Keşke sevgiye muhtaç olmasaydık... İşte ama lâkin ricâ ederim fakat, Şimdi asla ona gerek duymasaydık... Ne kadar uzardı düşler, günlerse çok kısaydı Olaylar geçip gitti, yüreğim yerinde saydı Bir yere varamadı, ölümse arkasında, Suç onda sevgiye ne gerek vardı? Hep başka şartlar düşlerdi, bir de uzak iklimler Gidenlerden güzel miydi gelen mevsimler? Yolda düşüp kaldılar şimdi unuttum kimler, Lütfen lâkin ama tekrar söylemeliyim, Kimse sevgiye muhtaç olmasaydı... Hüsrev Hatemi |
Tags |
hatemi, husrev, hüsrev hatemi, hüsrev hatemi seçme şiirler, hüsrev hatemi seçme şiirleri, hüsrev hatemi şiir, hüsrev hatemi şiirleri, siirleri |
Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
Hüsrev Paşa Biyografisi - Hüsrev Paşa Kimdir - Hüsrev Paşa Hayatı - Divane Hüsrev Paş | Kartal | Tarih | 0 | 25.01.13 04:54 |
Molla Hüsrev - Molla Hüsrev Hayatı - Molla Hüsrev Kimdir - Molla Hüsrev Yaşamı | Tuna | Sahabeler - Evliyalar - İslam Alimleri | 0 | 14.08.11 19:34 |
Hüseyin Hatemi Biyografisi,Hüseyin Hatemi Hayatı,Hüseyin Hatemi Kimdir? | İpek | Diger Ünlülerin Biyografileri | 0 | 25.06.09 12:15 |
Hüsrev Hatemi Biyografisi,Hüsrev Hatemi Hayatı,Hüsrev Hatemi Kimdir? | İpek | Şairlerin Hayatı ( Biyografileri ) | 0 | 24.06.09 21:06 |
Kezban Hatemi Biyografisi,Kezban Hatemi Hayatı,Kezban Hatemi Kimdir? | İpek | Diger Ünlülerin Biyografileri | 0 | 24.06.09 12:54 |