|
Kayıt ol | Yardım | Üye Listesi | Ajanda | Bugünki Mesajlar | Arama |
Türk Şairlerin Şiirleri Ünlü Türk Şairlerinin şiirleri... |
| LinkBack | Seçenekler |
17.08.08, 00:56 | #22 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Sen Kuş Olur Gidersin Bir Trenle Sen Kuş Olur Gidersin Bir Trenle Uzun bir geçmişimiz var Hiç yorulmadan En azından bir kere eğlenceli beşik ha biz varız ha biz maskeli balo Saygıya durup üstün bir gecede Bir sır payı katlayıp sade bir kahveden Keyifsiz bir detayın hükmüyle ha biz yokuz ha biz seferde Ya bu kez ölenleri görmeliysek Ya sen kuş olup gitmeliysen bir trenle Parka dolalım Park bizi alır önce Seyrimizden bir sabah kazanır Eğri fakat daha çok eğrilmez bir şöförle Sayısız rampaya katlanır ya güneşten daha zengin sofraya diz çökeriz ya sen kuş olup gitmeliysen bir trenle Oysa sergimize kuşlar gelir uzanır... Cahit Zarifoğlu |
17.08.08, 00:57 | #23 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Sultan Sultan Seçkin Bir kimse değilim İsmimin baş harfleri acz tutuyor Bağışlamanı dilerim Sana zorsa bırak yanayım Kolaysa esirgeme Hayat bir boş rüyaymış Geçen ibadetler özürlü Eski günahlar dipdiri Seçkin bir kimse değilim İsmimin baş harflerinde kimliğim Bağışlanmamı dilerim Sana zorsa yanmaya razıyım Kolaysa affı esirgeme Hayat boş geçti Geri kalan korkulu Her adımım dolu olsa İşe yaramaz katında Biliyorum Bağışlanmamı diliyorum... Cahit Zarifoğlu |
17.08.08, 00:59 | #24 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Tablolar Tablolar -A- Temizlikle parıldayan burnu Ve alnı geniş. Hazır. Karşı Koyan ve Razı Eli boş verişli Alabildiğine derin Çocuk kalplerine uzanır nefesi -B- Hadde Evlerinde haddeler Zulüm yok şiddet de yok hizmetim kabulümde Zillet yok illet de yok hizmetim verişimde İncelip derinleştikçe uzayıp gider caddeler seccadeler (Seccadeler) -C- İnsan yığılmaları uzuv karmaşası Bir bir kenetlenmiş eller uyruklar Dilden dudakdan önde Bir ağız edinmişler kendilerine Nutuk dinlettiriyordum da Düşünmüyordum Geçiyordu günlerimin genci gençliği Alın alıyordum yabancılıkları zırhsız İçinde rüzgarlar beriliyor mintanlarımın Askılarda karyola başlarında çıkarıp... Bıraktığım..? Cahit Zarifoğlu |
17.08.08, 01:00 | #25 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Taş Gemi Taş Gemi I biraz yukardan taş et ot mu yoksa taşetot alır şaşmadan gündüzden geceye geceden gündüze ve bütün geleceklere çağırır şimdiden ve el koyar ne varsa ne dökülse küreden güneşi çıkarırken toprak bir de süsler koşturur insanoğlunun bir günlük atını sıcak el üfler güneşi karnında köpükleriyle bir göl huzurundan tutuşup başlar yanmaya ve seslenir yüce dağ serin toplar kartalı yılanıyla atlasın omuzlarından gencecik kayalar eğildiler bir mermerin önüne koşunuz ak saçlı bulutlar denize yakın bir çakılın kızgın yapısında güneşle ilk kez selama durmuş narin gövdeli soylu karınca II baş köşede bak nasıl denizin tanrıça köpüklerinden bir de mermer balık bir karanlık şehre üstün nöbetçilerle giriyor bunu gelecek çocukta olmak için beklemek daha sonra önce sipsivri bir başın balçıkla Afrodite merdiven dayayıp çıktığı ağaçların huzurunda onlar ne diye çocuklarını balçıklara III rüzgar da koşar nasıl sever misiniz ya kim bilir hangi sevincin hangi gerçeğin çiçeği göz nuru hangi hangi geleceğin ağacı gelir dize çılgınlık gibi mutlaka ışıklı imkan içinde Sol burna mıknatıslı demir halka acıklı hapşırır diye belkemiğinin durmadan mutlu geçmişini Ananız ve babanız balalan ağızlarıyla onurları durmadan azalır. Döllenirler ve başımızın içi cenaze bir cama bin çekiç başınız cenaze canlı tabutlarınızla kutupsuz kıblesiz hangi putun önünden geçmektesiniz IV Can akıldan geçerken üstün gemi gelir yaslanır bir direğe kızkardeşini kanıyla diz kapağını göbeğine bir haç getirip gölgesine aleksandirina usulü ağlayıp nereden nereye ün saldı Su demek ki taşın çakıl cinsinden zamanla toprak incecik zar kesmekte çok 'mahirdi' Ona İlyada nasıl kendine benzetip bakmışsa bugüne gün ışığında bütün limanların nasipsiz gemiye sanki başka liman duruşu gibi tanrıya yabanlaşamış canların güneşi V Ne demek şu beyaz göğüslü ince yapılı dansöz atlarla iki lata uzanmak kutsamak için sevinç getiren büyük yorgunlukla sevinç getiren durmadan değişen ve yeniden gelen kambur o lezzetinde iştahlar getiren köpükten kör balığı ... kutlanmaz göl ve toprak temiz bir bilgiyle geçilir ellerine su ekmek ama bir çift böcek bir biri alnından biraz tepeye gerçekten biraz da tepeye ne diye 'gidiyorlardı' Düştür bağırır şimdi şarkıya onlar eğilip geçiyorlar gelir okyanus ayaklarına En derin anlamlı tepenin elleri şarap ağzında gülünce Başları bir baş dönme anaforunda yaşamakla erkekçe kaybediyorlar ölüme ''mahcup'' bir rölans damarlarında koşan toprakla süslenip ışığa pas diyorlar intiharla gizlenip hatırlarken çocukların sevinçle ve babalarıyla ilk boy resimlerini VI biz işte hep soylu yapılar ıslak taş gemide huysuz uzakta ilk gülün akrebiyle sevişmekten bi tek sarı ve sarsılmaz sesine güvendiğimiz kanaryayı katlettik... Cahit Zarifoğlu |
17.08.08, 01:01 | #26 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Uyarılan Şair Uyarılan Şair Bakımlı parkların görgülü ağaçları Eli yüzü düzgün kibar dalları Sarı yaprakları günışığını sarınmış bırakmamış Banklardan her birinde gündüzden kalma bir koku Bir kedi miyavlar yalnızlık hakkında Elinde bir belgeyle geçer Yakın denizde bir derinlik kokusu Ve kımıldayan bir ölüm duygusu Ve deniz Onun sularda olmayan bir sesle Mendireğin iri kayalarına yalvarışı Işıklarını takınmış zillerini kapamış son ada vapuru Haydi ay da sulara kaysın denize yaysın gümüş dantelasını Bir şair olarak geç karşılarına Bir de sevgili yavrula kalbinin minicik seslerinden Yavaş yavaş boğulan Hafif bir de sarhoşluk özlemiyle kendini Parktan anladığın dostluğa ver Bir miktar da elbette ağlamak istersin Saçın kararmış yakından neşeli insanlar geçmiştir Haydi toprağa çök de ağla Ve bre Başının üstüne uykular çağıran adam Kendi yamanevinden habersiz dam özleyen adam Bu şehrin gecesinde bulduğun safiyet şeytandan Deniz ve vapurlar ay ve ağaçlar ne de kedi Ne de elin ayakların duydukların gerçek yerlerinden değil Şimdi geç bunları geç parkları geç Hepimizin yırtılır gibi olan ağzına bak Yazdıkların şiir değilse kalsın Cennetse sevdan çık dışarı Solgun ışıklar Sessiz ağaçlar parklarla O cümbüş gecesini de tak peşine Yazdığın şiir değilse bırak bunları kalsın... Cahit Zarifoğlu |
17.08.08, 01:02 | #27 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Zamana Yay Gerip Ok Atmak Zamana Yay Gerip Ok Atmak Şarkı ve oyma dudak Sağlam gözleri Ve yandan bakılınca Uzun yüzünde kabartma bir deniz Bütün kuşlarla gidilir yanına Sıhhat'i bir hava seçilir dolaptan Bakılır en arkaya durmuş evin Acısız aynasına Bu yaşamak sezonu çok memnun Yay gerip ok atan ... Cahit Zarifoğlu |
17.08.08, 01:03 | #28 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Zarif Çoban Zarif Çoban O güzeli bana verseler Tombul kuzuların aşkına Yaylalara atlas kilim serseler Tombul kuzuların aşkına Yayılsın topraklar, aşıklar gezecek Feryat, taşları sızlatıp inletecek Boşa gülü sümbül örseler Tombul kuzuların aşkına Ayrı kaldım ağlar inlerim Dağ kavi, iklim sarp, çarıklar delerim. Bağrım yosun tuttu bir görseler Tombul kuzuların aşkına Geçiyor bulut geçen ömürdür Gece mi, saç mı, hayır kömürdür Zarif çoban oldu görseler Tombul kuzuların aşkına... Cahit Zarifoğlu |
Tags |
cahit, cahit zarifoğlu, cahit zarifoğlu seçme şiirler, cahit zarifoğlu seçme şiirleri, cahit zarifoğlu şiir, cahit zarifoğlu şiirleri, siirleri, zarifoglu |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
Cahit Gök Biyografisi - Cahit Gök Kimdir - Cahit Gök Hayatı - Cahit Gök Yaşamı | Serap | Türk Sinema Sanatçılarının Hayatı ( Biyografileri ) | 0 | 12.09.14 10:16 |
Beylikdüzü Cahit Zarifoğlu Lisesi İstanbul Büyükçekmece | SERDEM | Liseler - Anadolu Liseleri - Fen Liseleri | 0 | 14.08.11 23:12 |
Cahit Zarifoğlu İlköğretim Okulu Küçükçekmece İstanbul | Pelince | Anaokulu - İlköğretim | 0 | 25.08.10 02:24 |
İstanbul-Beylikdüzü Cahit Zarifoğlu Lisesi Tanıtımı ve İletişim Adresi | SERDEM | Liseler - Anadolu Liseleri - Fen Liseleri | 1 | 16.07.10 03:36 |
Cahit Külebi Şiirleri | Deniz | Türk Şairlerin Şiirleri | 22 | 13.02.08 21:01 |