|
Kayıt ol | Yardım | Üye Listesi | Ajanda | Bugünki Mesajlar | Arama |
Türk Şairlerin Şiirleri Ünlü Türk Şairlerinin şiirleri... |
| LinkBack | Seçenekler |
13.08.08, 21:46 | #2 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Ben Senim Ben Senim Agladıgın zaman gözyaşlarınım, Güldügünde,tebessümünüm. Haykırışlarındaki feryatlarınım, Bir çiçegi kokladıgında,hissettigin kokuyum. Bakışlarındaki ahenk benim. Sözcüklerindeki giz benim. Saçlarını savuran rüzgar, Tenini yakan güneşim. Alnından akan ter benim, Çatlamış dudaklarına usulca konan, Bir yagmur damlasıyım. Arkanda seni izleyen gölgenim. Hislerindeki korku benim, Düşüncelerindeki korku benim. Gözlerindeki yeşil, tenindeki sıcaklıgınım. Yalan söyledigin zaman dogrunum, Seni dogru yola itenim. Yüregine aşk iksirini veren, Seni sevdalara sevk edenim. İçine çektigin nefesim. Hayata küstügünde yaşama sevincinim. Gönül tarlasına ektigin ümit benim, Susadıgında kana kana içtigin su, Üzerine yazdıgın bembeyaz bir sayfa, Dilinden düşürmedigin türküyüm. Üzerine basıp geçtigin kö p rüyüm. Karanlıkta kaldıgında, Seni aydınlatan sonsuz ışıgım. Bir kuş gibi uçmak istediginde, Çırptıgın kanatların benim. Daldıgında suyun diplerine, Yedigin vurgunum. Çıktıgın dagın zirvesiyim. Ellerinle yogurdugun hamurum. Seni sarhoş eden şarap benim. Gözyaşlarınım,tebessümünüm. Feryatlarınım,hissettigin kokuyum. Saçlarını savuran rüzgar, Tenini yakan güneşim. Bir yagmur damlasıyım, Gölgenim. yeşilin,çelişkin,sıcaklıgın benim. Sevincin,üzüntün, kalbin, yüregin, herşeyinim Ben senim... Agustos 2000 Ali Pektaş |
13.08.08, 21:47 | #3 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Bilmiyordum Öğrendim Bilmiyordum Öğrendim Bilmiyordum öğrendim Yalnızmış o güller içindeki goncalar Yeni birer ümitmiş çekilen acılar Tırmandıkça erişilmez olurmuş dağlar Her karanlıkta bir ışık varmış Ve her son yeni bir başa kanıtmış Örtüler apaçık edermiş saklananı Söylenen her yalan bir doğrunun parçasıymış Ve her sevgi kalbinde sevgisizlik saklarmış Bilmiyordum öğrendim Denizler korkudan köpürürmüş Gelinen yerle aynıymış dönülen yer Tokluk açlıktan ibaretmiş Zenginlik yoksulluktan Gerçek aşk kalbe ağır gelirmiş Her yeni sevgi eskisini bitirirmiş Mutluluk bir yanında mutsuzluk beslermiş Bilmiyordum iyi ki öğrendim Kuşlar da yalan söylermiş Bilmiyordum öğrendim Şiir yazmazmış şairler Alaca karanlıkta çalarmış mısralar kapısını İçki değil içmek sarhoş edermiş adamı Hüner değilmiş yaşamak Gün gelir çekilen nefes boğarmış insanı Sular zehir olurmuş içtikçe Sudan ibaret değilmiş gözyaşları İnsan yaşamayı değil asıl ölmeyi severmiş Öğrendim ki aslında gökyüzü de mavi değilmiş Bilmiyordum öğrendim Bildiklerim bilmediklerimi bildiğimmiş Gördüğümü sandıklarım aslında göremediklerim Kısraklar çatlamak için koşarmış Kader kadersizlikle beraber yaşarmış Çiçekler sabırla beklermiş dalından kopmayı Tuttuğumu sandıklarım aslında tutamadıklarımmış Duyduğumu sandıklarım duymadıklarım Taşlar acı çekerek ufalanırmış Ve hayat dedikleri aslında kocaman bir yalanmış... 04.03.2001 Ali Pektaş |
13.08.08, 21:48 | #4 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Endülüs Şarkısı Endülüs Şarkısı dudaklarımdan düşmez bu eskittiğim Endülüs şarkısı bilmem ne zaman dilime düştü ne zaman çınladı kulaklarımda belki bir şalın dalgasında kırmızı bir gülüştü duydu mu kimse bilmem ben avare avare bu şarkıyı söylerken o kızılda yanan güller bir bir yollara dökülürken topuklar yerlere vurulurken duydu mu Endülüs delisi ben burda böyle delirirken dudaklarımdan düşmesin bu her gün yenilediğim Endülüs şarkısı kimseler duymasın ben söylerken duyulsun ayak sesleri ve yansın ateşte gülün kırmızısı... Ali Pektaş |
13.08.08, 21:48 | #5 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Gizli Hazine Gizli Hazine hayalet korsanların kaçırdığı, gizli bir hazinedir aşk. daha kapağı bile açılmamış, içine bakılmamış,görülmemiş. ışığı kör edicidir gözleri saflığı sudan temiz, ve gizemi içinde saklı. mecnunun çöl kumlarında bulduğu, ferhatın bileğindeki güç, keremin içinde yanan sonsuz ateş, yunusun seçtiği tek eş. hayalet korsanların kaçırdığı, gizli bir hazinedir aşk. gönül savaşından kazanılan ganimet, uğruna kılıçların çarpıştığı. canların hediye edildiği cihad. zümrüdü ankanın taşıdığı, kaf dağına götürdüğü, bütün ruharın nöbet beklediği, ve anahtarı kaybolmuş, gizli bir hazinedir aşk... bulutların ötesinde bir yerde, belki gökkuşağının başladığı noktada, binbir renge bürünmüş, bukalemun gibi kendini gizlemiş, bir yansımayla meydana çıkacak belkide... belkide bir değişim anı bekliyor. kalplerin ötesinde.. hayalet korsanların kaçırdığı, gizli bir hazinedir aşk. kötü ruhların hapsetmek istediği, ve bunu için dalgaları köpürttüğü, üstüne şimşekler çaktırdığı ejderhanın yakmak istediği, ama ilahi kudretin koruduğu gizli bir hazine. kanadı kırık kuşun yüreğindeki çarpıntı, ulu zirvelere düşen bir kar tanesi, okyanusun derinliklerinde bir yağmur damlası, hazinenin içinde saklı... kapağın açılmasını bekler sonsuz kaçış için. belkide bir hastalık. bence dabbet-ül arz çaresini ulu hekim lokman bile bulamaz.. hayalet korsanların kaçırdığı, gizli bir hazinedir aşk. sessizliğin sesinden gelen bir ses, bir nefes,belkide sonsuz bir çığlık, sadece istediği kulağa duyurur sesini. gören varmı bilmem cismini, belki bir düş gecenin karanlığında, belki hayalet bir görüntü sonsuz aydınlıkta, yinede bir mücevher;sandığın içinde gizlenmiş sonsuzlukların ötesine ve mahşer gününde saklı olangizli bir hazine... hayalet korsanların kaçırdığı, gizli bir hazinedir aşk. çocukların ağlamaklı gülüşünde, bülbülün gülü öpüşünde. ayrılığın yara açtığı yerde, dizginlenmemiş duygulaın eşiğinde.. belki yarda belki serde, anaların temiz kalbinde, fakirlerin açlık kokan nefesinde gizlenmiş bir hazinedir aşk... Ali Pektaş |
13.08.08, 21:49 | #6 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Odessa'ya Odessa'ya Odessa bırak ellerimi/soğuk ısıtamazsın yorgun bedenimi gözlerim kör/sesim kısık ve boğuk sayamadım bendeki benlerimi Odessa bu kaçıncı gece/yalnız ölmek üzereyim bu soğuk ilde daha çok gencim nedir bu apansız bırak kalsın ellerin/ellerimde Odessa bırakma ellerimi... Ali Pektaş |
13.08.08, 21:50 | #7 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Saklanan Yalnızlık Saklanan Yalnızlık sabahın görülmeyen karanlığında, ruhların titrediği vakit ortaya çıkar yalnızlık. sonra, suların diplerini kendine mesken eder, hiç çıkmamak için yemin etmiştir sanki oradan. ama yengeçlerden rahatsız olur herhalde.. kaçar oradan arkasına bile bakmadan. sığınacak başka bir yer arar, sonra kendini bir mahzene kapatır. yıllanmış şaraplarla sarhoş olur. birden kapının açıldığını farkeder, mutlu bir yüzün içeri girdiğini hisseder. ama iyi bilirim ki o mutluluktan nefret eder. ordan da kaçar korkarak ve apansızca, sonra ısssız bir çölün ortasına bir vaha yapar kendisine. kaynağından su yerine kan çıkar, ve ağaçları hep kaktüslerdir oranın. birden dertli bir insan görür, sevinir o da yalnız kalmış diye, mecnun olduğunu anlar onun , sonra döner deliye. isyan eder kendi kendine bağırır, çağırır, hiç gidecek yerim yokmu diye.. aklına parka bir fikir gelir. bulutların arkasını düşünür. orda beni kimse rahatsız edemez diye. başında şimşeklerin çaktığını görür birden, sonra bulutların yavaş yavaş kaybolduğunu, bütün varlığıyla ortada kaldığını anlar, bir an dünyayı terk etmeği düşünür. başka bir alemde gizlenmeyi dener etrafındaki bütün ışıkları söndürür, çünkü o ıssızlığı ve karanlığı sever. aniden ortalığın aydınlandığını görür, göz alıcı bir ışığın varlığını hissder. sonra olağanüstü bir orkestranın sesini duyar. çünkü serenat yapmaktadır tanrıya orda melekler. hem gözlerini kapatır hemde tıkar kulaklarını. gizlendiğini sanar böylece varlığını. kaçmaktan başka çare kalmamıştır artık, sonsuz bir kaçış, nereye gideceğini bilmeden. saklasınlar diye güneşe ve aya yalvarır, unutur bir şeyi, ikiside aydınlatıcıdır. bir an yalnızlık kendini öldürmek ister, sonra cayar kararından, cehenneme gitmekten korkarak. sonra öyle bir yer bulur ki yalnızlık. ilelebet kimsenin rahatsız edemeyeceği, istediğini yapabileceği, ve orası yaşadıkça onu da yaşayacağı ve onun istemediği halde onu paylaşacağı ve kimsenin onu bulamayacağı bir yer, neresimi orası? paramparça bir yürek. kırılmış bir kalp..... Ali Pektaş |
13.08.08, 21:50 | #8 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Sana Bir Şey Bıraktım Sana Bir Şey Bıraktım sana bıraktım gökyüzünü tüm şehir senin artık/git tüm tanrılarını al götür kalsın yalnızlık ve deniz ve gel-git sana bıraktım denizleri martıların hüznü bende kalsın dört ölüm/amansız hesap dalgalar ve yalancı duman hayaller denizlerde ıslansın sana yalnızlığı bıraktım ellerin kadar beyaz/yüreğin kadar kara kilitlenmiş gecelerin sabahında o irinden kanayan yara kalsın o yalnız yolunda sana ölümü bıraktım belki seversin/tut ellerinden saati kur lambaları söndür yıllanmış düş kırıklıklarını al bir ölü çıkar kendine kendinden... Ali Pektaş |
13.08.08, 21:51 | #9 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Sen Üzülme Sen Üzülme sen üzülme!. sen üzüldükçe ben yanarim köz olurum yüce daglardan çig düşer yüregime. sen üzülme! sen üzüldükçe kalbime bir biçak saplanir, uçurumlarin esigine gelirim. sen üzülme...! 1997 Ali Pektaş |
13.08.08, 21:55 | #10 (permalink) |
Beta Üye Üyelik tarihi: Feb 2008 Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058 Rep Puanı:2028 Rep Gücü:0 RD: Ettiği Teşekkür: 46 73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi : | Sevgim Nerede? Sevgim Nerede? Kar mı yagdı yollarına? Yolları mı kapandı sevginin? Neden ulaşamadı hala sana? Önünü mü kesti nefretle hasret? Yoksa...yoksa...onu sen mi kovdun? Kapı dışarı mı ettin? Biliyorum yapmazsın ama... Neden hala haber alamadım ondan?... Ya ondan işte...! Tek yaşama gayemden,sevgimden, Damarımdaki kanım,derimdeki sıcaklıgımdan... Bembeyaz kar gibi; Yavru kuş gibi, Anaya hasret duyan. sevgimden.. Bir kuş gibi özgür,ana gibi şefkatli,dost kadar vefalı... En cefalıdan cefalı olan; sevgimden... Sor bir kere oralarda gören var mı? Eger gören varsa haber ver! Ya onu kucakla. Ya da çabuk gönder bana! Bak ben onsuz yapamadım,üşüyorum onsuz. O da bensiz yapamamiştır herhalde... Bak sevdigim lütfen! Canımı kanımı bütün varımı. Sevgimi bul! Ya onu kucakla, ya da çabuk gönder bana...! 1996 Ali Pektaş |
Tags |
ali, ali pektaş şiirleri, pektas, siirleri |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
Hasip Pektaş Hayatı ( Biyografisi ) | Renklerin Dansı | Türk Ressamların Biyografileri ve Eserleri | 1 | 23.10.15 13:51 |
Tarım Şiirleri-Çiftçi Şiirleri-Toprak Şiirleri | Nokia | Belirli Gün ve Haftalar Şiirleri | 5 | 26.08.09 15:39 |
Uğur Pektaş Resimleri/Uğur Pektaş Fotografları | Okyanus | Ünlülerin Resimleri | 0 | 07.04.09 04:52 |
Ben Seni Unutmak İçin Sevmedim ( İlham Behlül Pektaş ) | Josephine | Şairlerden Seçme Şiirler | 0 | 20.08.08 21:49 |
İlham Behlül Pektaş Şiirleri | Josephine | Türk Şairlerin Şiirleri | 1 | 20.08.08 21:47 |