|
Kayıt ol | Yardım | Üye Listesi | Ajanda | Bugünki Mesajlar | Arama |
İngilizce İngilizce dersi ödevleri,İngilizce ödevleri... |
| LinkBack | Seçenekler |
13.03.08, 02:37 | #2 (permalink) |
Gamma Üye Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 3.713
Konular: 3171 Rep Puanı:3699 Rep Gücü:56 RD: Ettiği Teşekkür: 45 128 Mesajına 262 Kere Teşekkür Edlidi : | GENDER /'cendı/ - CİNS eril, dişil şekiller İngilizcede isimlerin dişi, erkek veya cinsiyetsiz oluşları Almanca, Fransızca dillerinde olduğu gibi gramer bakımından değil gerçek anlamları ile saptanır. 1. eril (erkek) cins Man (adam), father (baba), policeman (polis), boy (erkek çocuk) gibi gerçekten erkek varlıkları gösteren isimler masculine gender /meskyulin cendı/- eril cins'tir. 2. dişil (dişi) cins Woman (kadın), mother (anne), girl (kız), aunt (teyze) gibi dişi cins varlıkları gösteren isimler feminine gender /feminin cendı/ - dişil cins'tir. 3. cinsiyetsiz Table (masa), book (kitap), car (otomobil), ship (gemi) gibi cansız varlıkları gösteren isimler neuter gender /'nyu:tı cendı/ - cinsiyetsiz cins'tir. 4. ortak cins Teacher (öğretmen), child (çocuk), parent (ebeveyn), friend (arkadaş) gibi her iki cinsten olabilecek varlıkları gösteren isimler common gender /komın cendı/ - ortak cins'tir. eril isimlerin dişil şekilleri Bazı eril isimler, sonlarına ekler getirilerek dişil şekline sokulurlar. actor (aktör) actress (aktris) host (erkek ev sahibi) hostess (kadın ev sahibi) waiter (erkek garson) waitress (kadın garson) conductor (biletçi) conductress (kadın biletçi) hero (erkek kahraman) heroine (kadın kahraman) Bazı isimlerin eril ve dişil şekilleri vardır. prince (prens) princess (prenses) bull (boğa) cow (inek) cock (horoz) hen (tavuk) boy (erkek çocuk) girl (kız çocuk) uncle (amca, dayı) aunt (hala, teyze) brother (erkek kardeş) sister (kız kardeş) son (oğul) daughter (kız evlat) husband (eş, koca) wife (eş, karı) father (baba) mother (anne) man (adam) woman (kadın) lord (lord) lady (leydi) nephew (erkek yeğen) niece (kız yeğen) master (efendi) mistress (hanım) bachelor (bekâr erkek) spinster (bekâr kadın) widower (dul erkek) widow (dul kadın) Bazı isimlere dişilik gösteren she, girl, woman gibi sözcükler eklenerek dişil cins isimler yapılır. friend (arkadaş) girl-friend (kız arkadaş) goat (keçi) she-goat (dişi keçi) salesman (erkek satıcı) saleswoman (kadın satıcı) spokesman (erkek sözcü) spokeswoman (kadın sözcü) chairman (erkek başkan) chairwoman (kadın başkan) CASES OF NOUNS - İSİMLERİN HALLERİ possessive case /pı'zesiv keys/- mülkiyet hali İsimlerin mülkiyet hali (tamlayan hali) aşağıdaki kurallara göre yapılır. 1. İsmin mülkiyet hali tekil isimlerin sonuna ('s) konularak yapılır. the girl's hat kızın şapkası the teacher's book öğretmenin kitabı a policeman's shirt bir polisin gömleği Mehmet's friend Mehmet'in arkadaşı Tom's house Tom'un evi the horse's legs atın bacakları a child's toy bir çocuğun oyuncağı Turkey's exports Türkiye'nin ihracatı Sonu (s) ile bitmeyen çoğul isimler de ('s) ile mülkiyet haline girerler. the women's shoes kadınların ayakkabıları the children's toys çocukların oyuncakları 2. (s) ile sona eren çoğul isimlere sadece (') ilave edilir. the girls' hats kızların şapkaları the soldiers' barracks askerlerin kışlası the students' school öğrencilerin okulu the cows' horns ineklerin boynuzları the dogs' tails köpeklerin kuyrukları 3. Sonu (s) ile biten özel isimler ('s) veya sadece (') alırlar. Her iki şekil de mümkündür: Mr Jones's father Bay Jones'un babası Mr Jones' father Bay Jones'un babası 4. Birleşik isimlerde son ismin sonuna ('s) ilave edilir. His father-in-law's bag Kayınpederinin çantası My mother-in-law's hat Kayınvalidemin şapkası 5. Bir şeye sahip olan kişiler birden fazlaysa sadece son isme ('s) ilave edilerek mülkiyet haline sokulur. Turgut and Selma's dog Turgut ve Selma'nın köpeği The girl and her friend's Kız ve arkadaşının dairesi flat Your mother and father's Annen ve babanın odası room ('s) ve (of) ile mülkiyet halinin kullanılışı Genel olarak ('s) ile mülkiyet hali insan ve hayvanlar için kullanılır. Yani ('s) ilavesinin yapılacağı isim bir insan veya hayvan gösteren isim olmalıdır. Örneğin, man (adam), teacher (öğretmen), the pilot (pilot), Mr Smith (Mr Smith), the horse (at), the bird (kuş) Selim's pen Selim'in kalemi the workman's shoes işçinin ayakkabıları the pilot's hat pilotun şapkası the pilots' hats pilotların şapkaları the cat's tail kedinin kuyruğu the elephant's teeth filin dişleri Gordon's friends Gordon'un arkadaşları the soldiers' gun askerlerin silahı the soldier's gun askerin silahı Cansız varlıklara ait isimlerin mülkiyet hali bu isimlerin önüne of getirilerek yapılır. of the door kapının the key of the door kapının anahtarı of the garden bahçenin the walls of the garden bahçenin duvarları of the church kilisenin the doors of the church kilisenin kapıları of the trees ağaçların the leaves of the trees ağaçların yaprakları of the room odanın the window of the room odanın penceresi of the table masanın the legs of the table masanın ayakları Cansızların mülkiyet halinin of ile yapılması kuralına uymayarak, insan ve hayvanlar için kullanılan ('s) ile mülkiyet hali yapılan isimler şunlardır: a. Gemi ve diğer deniz araçları. the ship's deck geminin güvertesi the yacht's crew yatın tayfası b. Zamanla ilgili sözcükler. a week's holiday bir haftalık tatil today's newspaper bugünün gazetesi five days' work beş günlük iş twenty minutes' break yirmi dakikalık istirahat tomorrow's program yarının programı an hour's time bir saatlik zaman half a day's walk yarım günlük yürüyüş yesterday's news dünün haberi ten minutes' delay on dakikalık gecikme an hour's wait bir saatlik bekleyiş c. Para isimleriyle birlikte worth sözcüğü kullanıldığı takdirde. fifty billion liras' worth of elli milyar liralık evler houses a dollar's worth of food bir dolarlık yiyecek two pounds' worth of iki paund'luk çiçek flowers d. Bazı deyimlerdeki isimler. a stone's throw bir taş atımı (mesafe) the journey's end yolculuğun sonu at his wit's end şaşırmış in the mind's eye hayalde, düşte the water's edge su kenarı e. İşyeri gösteren isimler genellikle ('s) almış durumda kullanılarak onu izleyecek (sahip olunan) isim kaldırılır. butcher's (butcher's shop) kasap (kasap dükkânı) chemist's (chemist's shop) eczane (eczane dükkânı) f. Bazı cümlelerde bu sözcüğü tekrarlamamak için sahip olan isme ('s) eklenerek sahip olunan isim kaldırılır. This is my chair, and this is Bu benim sandalyem, bu annemin- my mother's. kidir. She brought your letters Sizin mektuplarınızı getirdi, fakat but she didn't bring Tom's. Tom'unkini getirmedi. Is it your book or your O senin kitabın mı yoksa kız kar- sister's? deşininki mi? Bu cümlelerde mother's isminden sonra chair, Tom's isminden sonra letters, sister's isminden sonra book tekrarlanmamıştır. g. Bazı durumlarda bir cümlede hem of hem de ('s) ile yapılmış iki mülkiyet hali birden bulunur. a friend of Hasan's Hasan'ın bir arkadaşı a book of Hemingway's Hemingway'in bir kitabı a play of Arthur Miller's Arthur Miller'in bir piyesi ('s) ve (of) kullanılmadan yapılmış isim tamlamaları Türkçede olduğu gibi İngilizcede de iki isim yan yana gelerek bir tamlama yaparlar. Bu tamlamalar bazan iki yalın isimden, bazan bir isim ve ing alarak isim olmuş sözcükten oluşur. college library kolej kitaplığı garden gate bahçe kapısı kitchen table mutfak masası summer holiday yaz tatili travel agent seyahat acentesi winter clothes kış giysileri petrol tank benzin deposu tennis court tenis kortu bottle-opener şişe açacağı love story aşk öyküsü car driver oto sürücüsü traffic lights trafik ışıkları river bank nehir kenarı fruit picking meyve toplama weight-lifting ağırlık kaldırma stamp-collecting pul toplama bird-watching kuş gözleme surf-riding sörf yapma waiting list bekleme listesi fishing-rod balık oltası dining-room yemek odası driving licence sürücü belgesi swimming pool yüzme havuzu COMPARISON OF ADJECTIVES SIFATLARIN KARŞILAŞTIRILMASI Sıfatlar, sahip oldukları özelliklerin derecelerinin belirtilmesi bakımından (degrees of comparison - karşılaştırma derecesi) denen üç halden veya şekilden birinde bulunurlar. 1. positive degree - tabii derece Bu, sıfatın şimdiye kadar gördüğümüz normal şeklidir. young (genç) strong (kuvvetli) big (büyük) useful (yararlı) long (uzun) soft (yumuşak) 2. comparative degree - daha üstünlük derecesi Bir şahıs veya şeye ait sıfatın, başka bir şahıs veya aynı sıfattan daha üstün olduğunu belirtmek için kullanılan derece şeklidir. Bunu yapmak için sıfata, kısa bir sözcükse er eklenir, uzun bir sözcükse önüne more getirilir. er ve more Türkçedeki "daha" sözcüğünün karşılığıdır. younger (daha genç) brighter (daha parlak) higher (daha yüksek) longer (daha uzun) more expensive (daha pahalı) more beautiful (daha güzel) more useful (daha yararlı) more interesting (daha ilginç) 3. superlative degree - en üstünlük derecesi Bir şahıs veya şeye ait sıfatın diğer benzerleri arasında en üstün düzey- de olduğunu anlatmak için kullanılan derece şeklidir. Bunu yapmak için sıfata, kısa bir sözcükse est eklenir, uzun bir sözcükse önüne most getirilir. Ayrıca sıfatın önüne the konulur. est ve most Türkçedeki "en" sözcüğünün karşılığıdır. the longest (en uzun) the youngest (en genç) the biggest (en büyük) the brightest (en parlak) the most expensive (en pahalı) the most beautiful (en güzel) the most useful (en yararlı) the most difficult (en zor) comparison of adjectives - sıfatların karşılaştırılması positive comparative superlative degree degree degree high higher the highest old older the oldest small smaller the smallest careful more careful the most careful interesting more interesting the most interesting expensive expensive the most expensive İki heceden fazla olan sıfatların üstünlük ve en üstünlük dereceleri more, most ile yapılır. İki heceli sıfatlar ya er, est eklenerek ya da önlerine more, most alarak üstünlük ve en üstünlük haline girerler. Bazıları da her iki şekilde kullanılabilirler. Bu konuda çok kesin bir kural yoktur. Sonu y ve er ile biten sıfatlar er, est alırlar. clever akıllı cleverer daha akıllı the cleverest en akıllı pretty güzel prettier daha güzel the prettiest en güzel holy kutsal holier daha kutsal the holiest en kutsal ful ve re ile biten sıfatlar genellikle more, most alırlar. doubtful şüpheli more doubtful daha şüpheli the most doubtful en şüpheli hopeful ümitli more hopeful daha ümitli the most hopeful en ümitli obscure müphem more obscure daha müphem the most obscure en müphem Bunun dışında, aşağıdaki sıfatlar hem er, est hem de more, most ile kullanılabilirler. able polite common simple cruel feeble handsome noble narrow pleasant kurala uymayan sıfat dereceleri Bazı sıfatların üstünlük ve en üstünlük dereceleri belirttiğimiz kurallar uyarınca yapılmaz. Bunların bu dereceler için ayrı şekilleri vardır. good iyi bad kötü better daha iyi worse daha kötü the best en iyi the worst en kötü little az many çok less daha az more daha çok the least en az the most en çok much çok far uzak more daha çok farther daha uzak the most en çok the farthest en uzak old yaşlı older daha yaşlı the oldest en yaşlı Elder ve eldest sadece aynı aile içindeki iki şahsın yaşlılık dereceleri söz konusu olduğu zaman kullanılır. sıfatların karşılaştırılmaları ile cümleler Positive degree "tabii derece" comparative degree "daha üstünlük derecesi" ve superlative degree "en üstünlük derecesi" halinde bulunan sıfatların yer aldığı cümle yapılarını inceleyelim : a. eşitlik karşılaştırması Bir sıfata eşit derecede sahip olunduğunu gösteren eşitlik karşılaştırmasında sıfat tabii derecedeki haliyle yani eksiz olarak iki as arasına konulmak suretiyle cümle kurulur. as ... as ... kadar as high as ... ... kadar yüksek The wall is as high as the tree. Duvar, ağaç kadar yüksektir. Mary is as old as Ali. Mary, Ali kadar yaşlıdır. She is as clever as your son. O, oğlun kadar akıllıdır. I am as careful as his mother. Ben onun annesi kadar dikkatliyim. This car is as expensive as the Bu otomobil diğer otomobil kadar other car. pahalıdır. These questions are as difficult Bu sorular diğerleri kadar zordur. as the others. Is Tom as tall as his father? Tom, babası kadar uzun mudur? Are you as fat as my sister? Benim kız kardeşim kadar şişman mısınız? Bu tip cümlelerin olumsuz şekli bu yapıya sadece not ilavesiyle yapılabileceği gibi, ilk as yerine so da getirilebilir. Her iki şekil mümkündür. Anlam bakımından fark yoktur. Your bag is as heavy as mine. Senin çantan benimki kadar ağırdır. Your bag is not as heavy as Senin çantan benimki kadar ağır mine. değildir. Your bag is not so heavy as Senin çantan benimki kadar ağır mine. değildir. Apples are not so big as oranges. Elmalar portakallar kadar büyük değildir. Our teacher is not so old as your Bizim öğretmenimiz sizin öğret- teacher. meniniz kadar yaşlı değildir. This street is not so wide as Bu cadde diğerleri kadar geniş de- the others. ğildir. b. daha üstünlük karşılaştırması Bir şahıs veya şeyin bir sıfata diğerlerinden daha fazla sahip olduğunu anlatmak için "daha üstünlük karşılaştırması şekli" kullanılır. Sıfata er ekleyerek veya önüne more getirilerek yapılan bu karşılaştırma şekli cümlede aşağıda görüldüğü gibi kullanılır. Bu yapı için cümleye ayrıca than sözcüğü eklenir. small küçük smaller daha küçük smaller than ... ...den daha küçük expensive pahalı more expensive daha pahalı more expensive than ... ...den daha pahalı A tower is higher than a house. Bir kule bir evden daha yüksektir. Towers are higher than houses. Kuleler evlerden daha yüksektir. She is shorter than my sister. O kız kardeşimden daha kısadır. She is more beautiful than my O kız kardeşimden daha güzeldir. sister. The waiter is more careful than Garson senin oğlundan daha your son. dikkatlidir. Helen is not older than Mary Helen, Mary'den daha yaşlı değildir. Are they cheaper than our Onlar bizim halılarımızdan daha carpets? ucuz mudur? Your English is better than mine. Senin İngilizcen benimkinden daha iyidir. c. en üstünlük karşılaştırması Bir şahıs veya şeyin bir sıfata diğerleri arasında en fazla sahip olduğunu belirtmek için "en üstünlük karşılaştırması şekli" kullanılır. Sıfata est ekleyerek veya önüne the most getirilerek yapılan bu karşılaştırma şeklinde cümle içinde çoğu zaman in veya of bulunur. short kısa the shortest en kısa the shortest in ... ... içinde en kısası the shortest of ... ...nin en kısası interesting ilginç the most interesting en ilginç the most interesting in ... ...içinde en ilginci the most interesting of ... ...nin en ilginci This is the shortest of my dresses. Bu elbiselerimin en kısasıdır. Ted is the shortest student in Ted sınıfında en kısa öğrencidir. his class. Ted is the shortest student of Ted sınıfının en kısa öğrencisidir. his class. My son is the cleverest of this Oğlum bu grubun en akıllısıdır. group. Harry is the politest waiter in Harry bu lokantada en kibar this restaurant. garsondur. Ayşe is the most beautiful girl Ayşe bu köyde en güzel kızdır. in this village. I'll give you the most interesting Sana kütüphanemdeki en ilginç ki- book in my library. tabı vereceğim. This is the happiest day of my Bu hayatımın en mutlu günüdür. life. Erciyes isn't the highest Erciyes Türkiye'de en yüksek mountain in Turkey. dağ değildir. Is this the oldest church Bu Roma'da en eski kilise midir? in Rome? --------------Tualimforum İmzam-------------- Boşverdim |
13.03.08, 02:38 | #3 (permalink) |
Gamma Üye Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 3.713
Konular: 3171 Rep Puanı:3699 Rep Gücü:56 RD: Ettiği Teşekkür: 45 128 Mesajına 262 Kere Teşekkür Edlidi : | This is a short stick. Bu kısa bir çubuktur. This stick is as short as a pencil. Bu çubuk bir kalem kadar kısadır. This stick is not so short Bu çubuk bir kalem kadar kısa as a pencil. değildir. This stick is shorter than Bu çubuk şu daldan daha kısadır. that branch. This stick is the shortest stick Bu çubuk bahçede en küçük çubuk- in the garden. tur. karşılaştırma şekillerinin diğer kullanılış yerleri Bir sıfatın gittikçe artışını göstermek için bu sıfatın daha üstünlük şekli aralarında and olmak üzere iki kere söylenir. The water is getting hotter and Su gittikçe sıcaklaşıyor. hotter. (Daha sıcak oluyor.) The weather is getting colder Hava gittikçe soğuyor. and colder. She is getting fatter and fatter. Gittikçe şişmanlıyor. The town is getting bigger and Şehir gittikçe büyüyor. bigger. Önüne more alan uzun sıfatlarda sıfat tekrarlanmak yerine more tekrarlanır. The girl became more and more Kız futbol maçlarıyla gittikçe interested in football matches. daha fazla ilgilendi. Your daughter will be more and Kızınız gittikçe daha güzel more beautiful. olacak. Everything will be more and more Her şey gittikçe daha pahalı expensive. olacak. Bir sıfatın artışıyla diğerinin de buna paralel olarak artışı şöyle anlatılır. The newer the better. Daha yeni daha iyi. (Ne kadar yeniyse o kadar iyi.) The bigger the heavier. Daha büyük daha ağır. (Büyüdükçe daha ağır.) The bigger the armchairs are the Koltuklar büyüdükçe daha ağır heavier they will be. olacaklar. The richer he gets the happier Zenginleştikçe daha mutludur. he is. Daha üstünlük dereceleri, yani er, more ile kullanılan sıfatlar aşağıdaki gibi cümlelerde than almadan da kullanılırlar. I know a better place. Daha iyi bir yer biliyorum. Could you give me a newer Bana daha yeni bir sandalye chair? verebilir misiniz? You must take a smaller hat. Daha küçük bir şapka almalısınız. This is too small; give me a Bu çok küçük; bana daha büyüğünü bigger one. ver. She is better today. Bugün daha iyi. It will be warmer tomorrow. Yarın hava daha sıcak olacak. The man is happier now. Adam şimdi daha mutlu. The people were richer then. İnsanlar o zaman daha zengindi. The workers made the road İşçiler yolu daha geniş yaptılar. wider. (genişlettiler) She made everything cleaner. Her şeyi daha temiz yaptı. The student did his homework Öğrenci ev ödevini daha iyi yaptı. better. (than) ve (as)'den sonra zamir ve yardımcı fiil Than ve as'den sonra şahıs zamiri geliyorsa genellikle bunu takiben cümlenin fiili tekrarlanır. Gül has more money than he has. Gül'ün ondan daha fazla parası var. We are as rich as they are. Onların olduğu kadar zenginiz. The house is as big as his is. Ev onunki kadar büyüktür. Ann is more beautiful than she is. Ann ondan daha güzeldir. The children are cleverer than Çocuklar onlardan daha akıllıdır. they are. Than veya as'den sonra you veya I zamirleri geliyorsa sondaki fiil atılabilir. He is stronger than you. O sizden daha kuvvetlidir. She is as clever as you. O sizin kadar akıllıdır. He has more money than I. Onun benden daha çok parası var. He isn't as rich as we. O bizim kadar zengin değildir. Son iki örnekteki I ve we sadece çok resmi konuşmalarda kullanılmakta, bunun yerine halk arasında daima me ve us tercih edilmektedir. The man is shorter than me. Adam benden daha kısadır. The tourists are not so healthy Turistler bizim kadar sağlıklı değil- as us. lerdir. --------------Tualimforum İmzam-------------- Boşverdim |
Tags |
dilbilgisi, İngilizce |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | son Mesaj |
İngilizce İnsan Vücudu ile ilgili Kelimeler - İngilizce Organların Yazılışı | Okyanus | İngilizce | 1 | 24.06.20 17:23 |
Numbers İngilizce Şarkı Sözü (once i caught a fish alive) - İngilizce Çocuk Şarkısı | Serap | Çocuk Şarkıları | 1 | 14.11.17 22:44 |
Rüyada Dilbilgisi Görmek - Rüyada Dilbilgisi Görmek Açıklaması ve Yorumu - Dilbilgisi | Tarot | A-B-C-D-E-F-G ile Başlayan Rüya Tabirleri | 0 | 25.01.13 15:36 |
Takvim Aylarının İngilizce Türkçe Yazılımı - Ayların İngilizce ve Türkçesi | Kartal | İngilizce | 0 | 24.09.11 01:54 |
Dilbilgisi Bakımından Anlatım Bozuklukları | SERDEM | İlköğretim | 0 | 23.09.09 02:27 |