--->: Konya'da Gezilecek Yerler DİNSEL MİMARİ ALAEDDİN CAMİİ
Anadolu Selçuklu Devri Konya’nın en büyük ve en eski camiisidir. Şehrin merkezine yüksekçe bir höyük olan Alaedin Tepesi üzerinde inşa edilmiştir. Selçuklu Sultanı Rükneddin Mesud I’in son zamanlarında başlanılmış, Kılıçaslan II (1156-1192) devrinde inşaatına devam edilmiş, Sultan Alaeddin Keykubad I tarafından 1221 yılında tamamlanarak hizmete açılmıştır.Camii İslam mimarisi yapı tarzında inşa edilmiştir. Üzeri ağaç ve toprakla örtülmüştür. İçerisi Sütunlar ormanın andırmaktadır. Bizans ve klasik devirlere ait 41 taş mermer sütundan ibarettir. Camiinin en ilginç taraflarından birisi de minberidir. Minber abanoz ağacından birbirine geçmiş olup, Anadolu Selçuklu ahşap işlemeciliğinin en güzel örneklerdir. 1155 yılında Ahlat’lı Mengum Berti tarafından yapılmış bir şaheserdir. Çinilerle süsül mihrabın önünde çini süslü kubbesiyle örtülmüş bir saha mevcuttur. Mihrap ve kubbelerin çinileri kısmen sökülmüştür.
İPLİKÇİ CAMİİ
Alaeddin Caddesi üzerindedir. Şemseddin Altınoba tarafından1201 yılından sonra yaptırılmış, Somuncu Ebubekir tarafından genişletilmiş, yenilenmiştir. (1332) Cami iplikçiler çarşısında bulunduğu için İplikçi Camii adını almıştır. 1951-1960 Klasik Eserler Müzesi olarak kullanılan camii, 1960 yılında tekrar ibadete açılmıştır.
SAHİP ATA CAMİİ VE KÜLLİYESİ
Anadolu Selçuklu Devleti Vezirlerinden Sahip Ata tarafından 1258 - 1283 yılları arasında inşaa edilmiş olan mescid türbe, hanigah ve hamamdan ibarettir. Mimarı Abdullah Bin Kellük’tür.
SADRETTİN KONEVİ CAMİİ VE TÜRBESİ
Konya’nın Şeyh Sadrettin mahallesindedir. 1274 yılında yapılmıştır. Giriş kapısındaki kitabede adı geçen Sadrettin Konevi aslen Malatyalı olup, Konya’ya yerleşmiş, zamanını tanınmış bilginlerindendir. Muhiddin İbni Arabi’den tahsil ve terbiye görmüş, Konya’daki hanikahında hadis ilimleri okutulmuştur. Mevlana’ya derin bir sevgi ile bağlanmıştır.Türbe, Camiinin doğusundaki avludadır. Açık türbeler tipinin ayakta kalan tek örneğidir. Türbenin şekli Selçuklu kümbetlerin benzer. Gövde açık, kaidesi mermer işleme olan türbenin üzerinde, köşeli bir tanbura oturan kafes şeklinde ahşap bir külah vardır.
ŞEMSİ-İ TEBRİZİ CAMİİ VE TÜRBESİ
Şerafettin Camii kuzeyinde eskiden mezarlık olan Şems Parkının içinde yer alır. Bugünkü yapı 1510 yılında Abdürrezakoğlu Emir İshak Bey tarafından mescidle birlikte elden geçirilmiş ve genişletilmiştir. İlk yapının 13. Yüzyılda yapıldığı ileri sürülmektedir. Ancak kim tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Cami bölümüyle bitişik durumda, içten tavanlı dıştan sekizgen tambur üzerine piramidal külahla örtülüdür. Eyvan şeklinde olan türbe mescide kalem işi süslenmiş ahşap Bursa kemeriyle açılır. Diğer yönlerde biri altta, diğeri üstte olmak üzere ikişer penceresi vardır. Türbenin duvarlarında herhangi bir bezeme yoktur. Tavanı geometrik motiflerle bezenmiştir. Üzeri örtülü sandukanın altında önceleri kuyu bulunduğu söyleniyorsa da araştırmalar neticesinde burasının kuyu değil mumyalık olduğu anlaşılmıştır. Gövdesi taştan tambur ve külahı ise tuğladan yapılan türbe 1977 yılında tamiri sırasında orjinalliğin biraz kaybetmiştir. KADI MÜRSEL (Hacı Hasan Camii)
Hükümet konağının batısındadır. Güney duvarında bulanan kitabesine göre 812 H.- 1409 M. Yılında ve Karamaoğlu Mehmet bey zamanında Hacı Mustafa oğlu Mürsel tarafından yaptırılmıştır. Dikdörtgen planlı taş ve moloz dolgu yüksekçe bir tabana oturmaktadır. Üzeri çatı ile örülmüştür.
TURSUNOĞLU CAMİİ (Tahir Paşa)
Abdülaziz mahallesindedir. XV. Yüzyıl başlarında Konya eşrafından Tursunoğlu Mehmet Bey tarafından yaptırılmıştır. Beden duvarları taş, kubbe ise tuğladır. Camiinin kuzeyindeki kubbeli son cemaat mahallide tuğladan yapılmıştır. Tek şerefeli ve köşeli bir minaresi vardır.
SELİMİYE CAMİİ
Mevlana Dergâhının batısında inşaatına Sultan Selim II’nin şehzadeliği zamanında başlanmış (1558-1567) arasında tamamlanmıştır. Camii Osmanlı klasik mimarisinin Konya’daki en güzel eserlerindedir. Kuzeyinde altı sütuna istinat ettirilmiş yedi kubbeli son cemaat yeri ve mermer süveli geçme basık kemerli cümle kapısı mevcuttur. Ahşap kapı kanatlarından sağdakine "Mescitti Mümin,suda balık gibidir."İbareler mevcuttur. Son cemaat yerinin sağ ve solunda tek şerefeli iki minaresi vardır. AZİZİYE CAMİİ
Konya çarşının ortasındadır. Muntazam kesme Gödene Taşı ile yapılan mabed son Osmanlı mimarisinin çok muvaffak bir eseridir. Yerindeki 1671-1676 yılları arasında Şeyh Ahmed eliyle yaptırılan camii yandığı için (1867) Sultan Abdülazizi’in annesi Pertenihal adına yeniden bugünkü Camii yaptırılmış ve bu adla anılmıştır. (1874) Türk Baroku uslubundadır. Altı mermer sütuna oturan üç kubbeli son cemaat yerinin iki ucunda kaideleri şadırvanlı iki minaresi dikkat çeker. Üzeri ferah kubbe ile örtülüdür. ŞERAFETTİN CAMİİ
Hükümet konağının güney cephesindedir. Camii ilk defa XII. Yüzyılda Şeyh Şerafettin tarafından yaptırılmış 1336 yılında tamamen yıktırılarak Çavuş oğlu Mehmet Bey tarafından inşa ettirilmiştir. Camii gövdesi kesme taşlardan büyük bir kubbe ile örtülmüştür. Kubbeyi 10 fil ayağı tutmakta, güneyinde bir yarım kubbe ile desteklenmektedir. Mihrabın bulunduğu kısmı dışarıya taşmaktadır. Yarım bir kubbe ile örtülmüştür. Güney kısmı hariç diğer yönlerdeki ikinci kat mahfelleri bulunmaktadır. Camii iç yazı ve nakışlarla dekorize edilmiş olup, mermer işlemeli mimber ve mihrabı takdire değer bir sanat eseridir. Sonradan ilave edilmiş tek şerefeli bir de minaresi vardır. Osmanlı Camii mimarisinin en mümeyyiz vasflarından birisi olan cemaat yerine yer verilmiş olup, altı mermer sütun üzerine oturmuş yedi küçük kubbe ile örtülmüştür.
KAPU CAMİİ
Konya’da merkezde sarraflar (çıkrıkçılar) caddesi üzerindedir. Asıl adı ihyaiyye olup eski Konya Kalesinin kapılarından birini çevresinde yer aldığında Kapı Camii adıyla anılır. Cami ilk defa 1658 yılında Mevlevi Dergahı Postnişinlerinden Pir Hüseyin Çelebi tarafından yapılmıştır. Bir süre sonra yıkılan bu camiiyi 1811 yılında Konya Müftüsü Esenlilerlizade seyyid Abdurrahman yenilemiş, 1867 yılında bir yangın cami ile birlikte bu civarda vakıf dükkanları da yok etmiş. Bu yeni inşaasına dair 1285 H. (18868 M) tarihli kitabesi taç kapısı üzerinde yeralmaktadır. Kapı Cami Konya’da yer alan Osmanlı Dönemine camilerinin en büyüğüdür. Kuzeyinede 10 mermer sütuna istinat eden yüksek bir son cemaat mahalli ve basık kemerli bir cümle kapısı vardır. Ayrıca doğu ve batı yönlerinde de birer kapısı bulunmaktadır. Kesme taşlardan inşa edilen camiinin üzeri dıştan çatı, içten büyüklü küçüklü sekiz kubbe ile örtülüdür. Taş Miharı ve ahşap minberi sadedir.
NAKİBOĞLU CAMİİ
Camii, Nakiboğlu mahallesindedir. Vakfiyesine göre Konya Müftüsü Nakib’ül Seyid İbrahim tarafından 1176 H. (1762 M.) yılında yaptırılmıştır. Kare planlı olup toptan yapılmıştır. Çatı ahşaptır. Kiremit planlı olup toptan yapılmıştır. Çatı ahşaptır Kiremitle örtülmüştür. Minaresi, 1178 H. (1764 M.) yılında Nakib’ül Hac Seyid İbrahim oğlu Mehmet Emin tarafından yaptırılmıştır. Cami zamanla harap olduğu için 1926 yılında minaresi hariç, yıktırılarak yeniden yaptırılmıştır. --------------Tualimforum İmzam-------------- Yeniden gülmem için Beni baştan sevmen lazım....... |