Konu
:
Neden ben..?
Tekil Mesaj gösterimi
19.10.09, 07:03
#
1
(
permalink
)
Kullanıcı Profili
Tanem
Delta Üye
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Oct 2008
Nerden: Isparta
Mesajlar: 657
Konular: 414
Puan Grafiği
Rep Puanı:1850
Rep Gücü:0
RD:
Teşekkür
Ettiği Teşekkür: 39
26 Mesajına 77 Kere Teşekkür Edlidi
:
Neden ben..?
Neden ben..?
1975’de ise Wimbledon şampiyonu olan ilk siyahi tenisçi Arthur Ashe,
1988 yılında kan nakli sırasında Aids’e yakalanır.
Efsanevi tenis oyuncusu Ashe’e Dünyanın her köşesindekihayranlarından mektuplar yağar.
Hayranlarından biri şöyle sorar;
“Neden Tanrı böyle kötü bir hastalık için seni seçti?”
Arthur Ashe hayranına şu cevabı yazar;
“Tüm dünyada 50 milyon çocuk tenis oynamaya başlar.
5 milyonu tenis oynamayı öğrenir.
500.000’i profesyonel tenisi öğrenir.
50.000’i yarışmalara girer.
5.000’i büyük turnuvalara erişir.
50’si Wimledon’a kadar gelir.
4’ü yarı finale, 2’si finale kalır.
Elimde şampiyonluk kupasını tutarken Tanrı’ya ‘neden ben’ diye hiç sormadım.
Ve bugün sancı çekerken ‘neden ben’ diye sormalı mıyım?”
Bu hikâyeyi bilenler olduğu kadar bilmeyenlerde vardır.
Çok sevdiğim bir yakınımın akciğer kanseri olduğunu öğrendiğimde çok üzüldüm.
Ne yazık ki bu gibi durumlarda yapacak hiçbir şeyi olmuyor insanın.
Babamı da kanserden kaybettiğimde, “neden” diye sorduğumu hatırlıyorum.
Babam ölüm döşeğinde bile son derece vakur durarak ve bu hastalığın “yaşaması gereken son deneyim” olduğunu söyleyerek bana bir kez daha hayat dersi vermişti.
Bu hikâyeyi duyduğumda belki de bu yüzden çok etkilendim ama bu hikâye sadece hastalıklar için değil, başımıza gelen her şey için hatırlamamız gereken bir anektot.
Başarılarımızda ve başımıza iyi şeyler geldiğinde gerçekten de “bu neden benim başıma geldi” diye sormayız hiç birimiz.
O zaman acı çektiğimizde “neden ben” diye sormalı mıyız?
Alıntı..
Tanem
Açık Profil bilgileri
Tanem - Özel Mesaj gönder
Tanem´nin Web Sitesini ziyaret edin
Tanem - Daha fazla Mesajını bul