Ölüyorum Sanmayın Ölüyorum Sanmayın Şimdi ben bir celladın yağlı urganında ölüyorum
Burada benim günahlara seçilen kurban
İşte bu ben; kirli dileklerin adağı
Burada sürtüklerin elindedir sevda kalemi
Ve kahpeler yön verir seyrine aşkın
Yitikler, yitikler, atıklar, satıklar
Maskeli adamlar ve kokanam adamlar dilinde dikildir ferman
Çamur erkekler, hamur erkekler çizer resmini sevgilerin
Ve pusulası mermerdendir bunların
Ve çağının kumandalı tanrısıdır ruhsuz robotlarına
İşte ben bu celladın yağlı urganındayım
Bu cellat arsız, bu cellat damarsız
Ve bir saz paramparça edilir gözler önünde
Ve bir harita yırtılır uzakları gösteren
Şimdi ben bir celladın yağlı urganında ölüyorum
Yalancılar, talancılar, düzenbazlar, gambazlar, cambazlar
Sizlersiniz insanlığın silik rüyası
Fedekar, cefakar, vefakar maskeler
Hilekar, şerefsiz ve namussuz yüzlerinizde
Gülün namussuzlar gülün
Ben kendime gülmeyi haram ettim
Ama ağlamayı sevmem
Ben bir tebessüm eriyim
Öldüğüme kanmayın, ölsemde inanmayın
Haydi cellat. Haydi Boynumda yağlı urgan
Ölüyorum sanmayın, Ölüyorum sanmayın... Osman Öztunç |