Gidiş Gelişler Gidiş Gelişler Kanatlardır beni gül kokulu yare yaklaştıran Günahlar tutkumu kalbimden söküp Bembeyaz bir tülbentte aklaştıran Soyunurum ve çırılçıplak kalırım üzüm salkımları aralandıgında Yaşlı bir arı gülümseyip petegini verir bana Düellolar kazandı kollarım Aşk ilaçları tadıp durdu Tanrıdan gelen sunagım Yeşiller giymiş bir çift göze düştüm Kör olmuş ateşlerle oynaştım Büyülü şarkılar dolandı dilimdeki zincire Bütün alemlere iyileştiren dualar yolladım Kul bildim kendimi Yollara ugurlandım Kül ettim acıyan etimi Daglara tırmandım Yarenliktir Beni gönül ölüşlerine taşıyan Kararan elbiselerimi ellerimle yıkayıp Gözyaşı agacının kollarında aydınlatan Sarhoş yapar mayhoş benligimi Agaçlarda ki yasak meyveler Kör kalır gözlerimdeki renkler Bir tek aglayan ve aglatan güzelin rengidir ışıyan Tapındım ölenler aşkına kalbimdeki Tanrı'ya Bagdaş kurup barış çubukları içtim Dize gelsin diye dünya Karşılık beklemeden iyilik yapanları kucaklayıp Demlenmiş bir mutlulukta beklettim Kasırgalara bıraktım çirkin ruhları Yalnızca çiçek memeli kadının aşkından geçtim Kul bildim kendimi Yollardan agırlandım Kül ettim acıyan etimi Daglardan ışınlandım Kaybetme beni hayat Karnının en yumuşak yerinde taşı buruşmuş kalbimi Çünkü çiçekler kadar çok sevdim ben, Benimle paylaştıklarını ve uzaktaki sevgiliyi Koktun,Koktun,Hep koktun Güzel tatlar bıraktın soludugum havaya Yarı aralık duruşlarla bakardı dünya Düşlere rengarenk bir yaşam sunan boyacılarına Dinledim.Dinledim.Hep dinledim Gün dogumuna kadar uzayan gizemli şarkılar duyurdun kulaklarıma Sonra gözlerinden düşmüş bir gece gibi ortalıklarda dolaşıp dagılmış saçlarımı taradın Efektler verdin içi dışına taşmış Çatlamış dudaklarıma bir aşk yapragı kondurdun Çıkarttın tamamlanmış sihri dışarıya Büyü,Büyü,Büyü Büyü, Büyü,Büyü Daha çok büyü ve kuşat her yanımı Karanlıklar aynamı kır ve son şarkımın çöller bölümüne gö tür beni Aşk,aşk Yalnızca bir demet aşk adına... Murat Yılmazyıldırım |