Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02.11.08, 03:11   #3 (permalink)
Kullanıcı Profili
tualim
Administrator
 
tualim - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 2.920
Konular: 3793
Puan Grafiği
Rep Puanı:22464
Rep Gücü:20
RD:tualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond reputetualim has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 125
207 Mesajına 2.103 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Müzik Eleştirisi

MÜZİK ELEŞTİRİSİ
Müzik Eleştirmenliği hiçbir zaman bir hobi olmamıştır. Bir meslektir. Müzikolojiyi iyi bilmeyi gerektirir. Müzik eleştirmeni; estetik, felsefe, sosyoloji, mantık, psikoloji ile birlikte diğer sanat dallarına da meraklı olmalıdır. Yalnızca eleştirmeyi değil, çok dinlemeyi, çok seyretmeyi, çok okumayı, çok sunum takip etmeyi, çok yazmayı, çok bilgi üretmeyi ve çok yayım yapmayı da sevmelidir. Faruk Güvenç, Evin İlyasoğlu, Önder Kütahyalı, Filiz Ali, Selmi Andak gibi, tirajı az da olsa ülke geneline yayılabilen Cumhuriyet gazetesinde düzenli yazılarıyla eleştirilerini yayımlayabilen eleştirmenlerimiz, düşüncelerini ve yorumlarını yazabilmekteler. Müzik yazılarını yayımlayan bir gazete olduğu için de hepimiz şanslı sayılırız. Çünkü diğer çoğu gazetelerimiz, magazin ve günlük siyaset arenalarının kısır olaylarını sermekle ve çıkarları doğrultusunda halkı istedikleri yöne doğru sürüklemekle günü kurtarmaktalar. Bilinmeli ki; eleştiriden yoksun müzik çalışmaları yapılması, müzik dünyamızın sanatsal niteliklerden ve kaliteden uzaklaşmasına neden olacaktır. Hukuk öğrenimi yapan Doğan Hızlan ve İlhan Selçuk; Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu olan Nadir Nadi, Üner Birkan ve Şefik Kahramankaptan gibi, kökeni müzikoloji olmayan gazeteci-araştırmacıların müzik alanımızdaki olaylara karşı (bazılarının vefat etmesine rağmen) duydukları hassasiyeti ve yazılarıyla müzik eleştirisi alanında önemli bir boşluğu doldurduklarını söylememiz ve saygıyla karşılamamız gerek. Müzik sanatındaki eleştirilerin, Cumhuriyet gazetesindeki köşe yazılarında, bir-iki gün önceki konserin eleştirisi yapılarak yol almaktadır. Birkaç yüz kişinin izlediği, ertesi günde ise az sayıda kişinin ancak okuduğu ve müzik mesleğinden az sayıda insanın bilinçli olarak izleyebildiği konser ve gazetedeki eleştirisi, ülke geneline yayılamamaktadır.

Her müzikolog müzik eleştirmeni midir? Evet her müzikolog müzik eleştirmeni olabilir, üzerinde araştırma yaptığı alanda söz sahibi olabilir, konuşabilir, yazabilir ve bilgi üreterek ülkesindeki müzik olaylarına katkıda bulunabilir.

Ülkemizde, sayısı zaten çok az olan müzikologlarımızın çoğunluğu da eleştiri yapmıyor.

Eleştirinin amacı, yalnızca eleştirenin düşüncelerini, birikimini veya deneyimini yansıtmak değildir. Eleştirilen şeyin kusursuzluğa ulaşmasını sağlamaktır. Eğer eleştirenin söylediklerinde, yalnızca durum tespiti değil, olması gerekenler de varsa hedef ortaya konmuş; olması gerekenler de söylendikten sonra dikkate alınmışsa, eleştiri başarıya ulaşmış demektir.



MÜZİK ELEŞTİRİSİNDE ÖNERİLER

Ülkemizde sanat eleştirisinden önce, sanat sevgisini artırma yollarını aramamız gerekir. Sanat sevgisini artırabilmek için öncelikle ilköğretimde ve lisede, müzik derslerinin saatleri artırılmalıdır.

Olumsuz eleştirilere de saygı duyan bir toplum olmak zorundayız. Olumsuz eleştiriyi kaldıramayan bir toplum olduğumuz sürece, iyiyi, doğruyu ve güzeli bilmemiz hayalde kalacaktır.

Eleştiri, sanat eğitiminin önemli bir ögesi olarak görülmeli ve sanatın hangi dalında eğitim verilirse verilsin, o sanat dalı ile ilgili temel anlayış ve kuramlar yerleştirildikten sonra, eleştirisine de geçilmelidir.

Eleştiriyi ve eleştiri yapmayı sanat olarak kabul ettiğimize göre, eleştiriyi bir sanatçı yaklaşımı ile ele almalıyız.

Sanatla uzaktan-yakından ilgili olan bütün eğitim kurumlarında sanat felsefesi ve eleştirisi ders olarak okutulmalıdır.

Sanat dallarına ve bakış açılarındaki farklılıklara seçenekler getirmek ve bazı standart yapılar oluşturarak sanat eğitiminde ve öğretiminde de bu yapıları kullanmak gerekir.

Müzik eleştirilerinin yapıları, tipleri, planları ve teknikleri olmalıdır.

Aslında televizyonlarımızdaki bütün programların eleştirildiği programlar da düzenlenmelidir. Eleştirileri konu uzmanlarının yapmaları sağlanmalıdır. Programlar hem kültürel, hem eğitsel, hem ulusal, hem uluslararası boyutları ile ele alınmalı ve günahları ile sevapları ortaya dökülmelidir. Ancak her şeyden önce, bunları dinleyebilecek yüreğe de sahip olmamız gerekmektedir.

Eleştirilen şey ne olursa olsun, olumsuz yönlerinin içinde olumlu yön de aranmalı, farklı bakış açıları ortaya konulmalı. Yanlışlar söylenecekse, doğruların ne olması gerektiği de söylenmelidir. Durum saptamasıyla sözler geçiştirilmemeli, öneriler de sunulmalıdır. Eleştirilerin genellemelerle yapılması hem eleştiriyi anlaşılmaz kılar, hem de okuyucuya katkısı olmaz. Ancak seslendirilen yaratıların teknikleri üzerine söylenecek sözler, seslendirenlerin davranışlarıyla ilgili sözlerden, her zaman daha fazla olmalıdır.

TV kanallarında nadiren de olsa birikimli gazetecilerimizin eleştirdiği müzik programları var. Aslında bu programları, yeterli müzik birikimi ve deneyimi olanlar yapmalıdır. Programlar; sanatsal, bilimsel, kültürel, eğitsel, ulusal ve uluslararası boyutları ile ele alınmalı, günahları ile sevapları ortaya dökülmelidir. Ancak program yapımcıları ve eleştirilenler, bunları okuyabilecek veya dinleyebilecek yüreğe sahip olmalıdırlar.

Hangi türe eğilirse eğilsin, bütün gazetelerde müzik eleştirisi köşesi, bütün TV kanallarında müzik eleştirisi programları bulunmalı. Nedense TV program yapımcıları, müzik eleştirisi yapacak birikimdeki insanları çağırmamaktalar. Program yapımcılarının, müzik eleştirmenlerini hiçbir zaman programlarına çağırmama nedenleri, konuk ettikleri kişilerin yaptıklarının sanat olduğuna kendilerinin de inanmamaları olsa gerek.

Emekli hakemlerin ve gazetecilerin yaptığı spor eleştirileri, her tür müzikte de yapılabilmeli. Bunun için;

1. Televizyon kanalları müzik uzmanlarına teklif götürerek eleştiri programları yapmalı. Piyasaya sürülen bütün kaset, CD ve klipler her yönüyle teknik olarak eleştirilmeli. Hatta eleştirilecek şarkıcı ve sanatçılar programa konuk edilmelidir. (TRT 2’de Atilla Dorsay ile Alin Taşçıyan’ın film eleştirileri gibi, müzik alanında da eleştiri programları yapılabilmeli)

2. Eleştiri yapacak müzik uzmanları, eleştirmekten korkmamalı, çekinmeden eleştirilerini yapabilmeli ve eleştirileri ile ülkemizdeki müzik çalışmalarına yön vermelidirler.

Ülkemizde müzik eleştirileri yeterli değildir. Müzik eleştirmenliği yapabilecek kudrette müzikologlarımız, eğitimcilerimiz ve yazarlarımız olmasına rağmen, çoğunun yazılarını göremiyoruz. Oysa canlı sunum (performans) eleştirileri ile gündemi yakalayabilirler. Nabzı ellerinde tutabilirler, okuyucuya gerçek değerleri ve güzellikleri öğretebilirler. Varsayalım konserlere yetişemedikleri için canlı sunum eleştirilerini yapamıyorlar. O halde TV ve radyo programlarını, gazetelerde yer alan müzik haberlerini ve yorumlarını eleştirebilirler. Devlet opera ve balesi, senfoni orkestrası ve diğer etkinlikleri sık sık sergilenen illerde bulunan müzikologlar, müzik eğitimcileri, sanat eleştirmenleri ve eleştiri gönüllüleri, bulundukları ilin sanat hayatındaki güncel performansları, dilleri döndüğünce, birikimleri yettiğince eleştirmelidirler.

Diğer dallarda olduğu gibi; bizler sanatımızla ilgili eleştirileri yapmadığımız zaman, mesleğimizden olmayan ve her konuyu bilen (!) insanlar müzik eleştirilerini de bilirler (!) ve yaparlar. Müzik ve müziğimiz üzerine birikimleri olanlar yazmazlarsa, konuşmazlarsa o insanları hiçbir zaman suçlayamayız. Onlar müziği de bilirler (!)




KAYNAKLAR


AYDIN Mukadder Çakır “Sanatta Eleştirellik” Beta Basım A.Ş. İSTANBUL 2002, 302 y.
BOORSTIN Daniel J. “Yaratıcı Ruhun Evrimi” Çeviren: Gülden Şen, Sabah Kitapları, İSTANBUL 1992, 742 y.
BOURDİAU Pierre “Sanatın Kuralları” Çeviren: Necmettin Kamil Sevil, Yapı Kredi Yayınları, İSTANBUL 1999, 531 y.
BOYDAŞ Nihat “Sanat Eleştirisine Giriş” Gündüz Eğitim ve Yayıncılık,
CUMHURİYET GAZETESİ Mayıs 1998-1 Ocak 2006
DİLÇİN Cem “Türk Şiir Bilgisi” Türk Dil Kurumu Yayınları ANKARA 1997, 530 y.
DISCOVERING ART HISTORY, Third Edition, Davis Publications, Inc. Worcester Massachusetts.
FELDMAN E. Burke “Variaties of Visual Experience” New York 1987.
EAGLETON Terry “Estetiğin Eleştirisi”, Doruk Yayınları, ANKARA
GROLMAN Adolf von “Musiki ve İnsan Ruhu” Çeviren: Selahattin Batu, Remzi Kitabevi, İSTANBUL, 292 y.
İPŞİROĞLU Nazan, Resimde Müziğin Etkisi, Remzi Kitabevi, İSTANBUL, 128 y.
JERRY P. King “Matematik Sanatı” Tübitak Yayınları, 10. Basım, Çeviren: Nermin Arık.
LARRY Shiner “Sanatın İcadı” Çeviren: İsmail Türkmen, Ayrıntı Yayınları, İSTANBUL 2001, 496 y.
MİLLİYET SANAT DERGİSİ Milliyet Gazetecilik A.Ş. 1977-2005
MORAN Berna “Edebiyat Kuramları ve Eleştiri”, Cem Yayınevi, İSTANBUL 1988,296 y.
OSKAY Ünsal “Müzik ve Yabancılaşma”, Der yayınları, İSTANBUL 2001, 166 y.
SAY Fazıl “Uçak Notları”, Müzik Ansiklopedisi Yayınları”, ANKARA 1999, 170 y.
ŞAHİNEL Semih “Eleştirel Düşünme”, Pegema Yayıncılık, ANKARA 2002, 112 y.
YILDIRIM Vural-KOÇ Tarkan “Müzik Felsefesine Giriş”, Bağlam Yayıncılık, İSTANBUL 2004, 104.y.
--------------Tualimforum İmzam--------------
TUALİM



Tualimforum kurallarını okuyunuz Lütfen.
Forum kullanımı hakkında bilgi için TIKLAYINIZ%TIKLAYINIZ.
Soru ve sorunlarınızı BURADAN bize yazabilirsiniz.
Kurallara uymayan kişilerin tualimforum'a girişleri yasaklanacaktır.
Lütfen imzanıza site adı, link içeren resimler koymayınız sorgusuz silinecektir.
tualim isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla