Biz Barış ve Türkiyeyiz Biz Barış ve Türkiyeyiz ölgün kavisler çizdiler ufkumuza bu solgun diyara erişmeye uğraşan yolcular yabancı ihtiraslar için yerli yersiz konuşmamak için en seçkin yoldu yolmamak için saçlarını her soruna olumsuz bir çıkış arayanlar benimle olan kavliniz bitti görüyorum titrediğini mevsimlerin kirli elleriniz dokundukça kendilerinden tiksinirler yüzümün dağlarıyla çevrili bu şehrin sahilleri gümüşten sular çizer tüm heveslerimi yerlerde sürünür gölgem gece yüzlerinden dökülür gülmeyi unutmuş yunuslar hayatı toprağa bağlayan zindanlarda düşlerini nasıl görürler hep o memleketler gözümde tüter bütün analar ehramlarıyla örtünür kocalarının peşlerinden giderler düğünden toprağa dek ağlanacak şeyler bulurlar çocuklar korkmaz utanırlar modalaşmış ilkelliklerden konuşsan pembeleşir bir anda bakışlar kırılıp düşer kristal bir vazo gibi kristal yürekler yusuf yüzlü adamlar değişir resimlere baksam ateşten mi altında düşman bildiğim zaman bizi kuşatan atlas bir libas Hint kumaşından dudakların kadar güzel olan şey verimli toprakları olan bir ülke gözlerinde doğan bembeyaz şehvet bir akdeniz yüzyıllardır haksızlıklarla savaşan bektâşîyiz pîr sultânız biz barış ve türkiyeyiz. Ankara - 18.11.1994 Osman Aktaş |