Bir İnce Yola Düştüm Bir İnce Yola Düştüm Hilkâtten haşre kadar, bir ince yola düştüm, Emdim ruhunu aşkin, bir başka hâle düştüm. Mizrabi yüregimin vurdukça tellerine, Gözlerime kelepçe takti da gitti biri, Baglandim sükûtuna, yığıldım ellerine, Ressamını bekleyen bir boş tuvale düştüm. İçimde süvârisi kaybedilmiş bir at var, Tutmam yelelerinden, yollarımda sırat var. Kendi dizginlerimi verdim başkalarına, Bir küheylan gibiyim, umut gibi, dipdiri, Sevdâmın denizinde kulaç açtım yarına, Dalgalarla boğuşan bir yalnız sala düştüm. Kuş çağırdı inandım, dal çağırdı bağlandım, Hamdım yola çıkarken, şükür piştim ve yandım Işıkların dansıyla sabaha uyanırken, Avuçladı gönlümü sevdâlımın gözleri Aşka doğru bir sonsuz koşudayım şimdi ben Meyvesi vuslat olan bir ince yola düştüm... Muhsin İlyas Subaşı |