Sona Doğru Sona Doğru Hani bir şarkı takılır ya insanın dudaklarına Eski, yarı unutulmuş, kırık dökük Birkaç mısra dil uçunda döner durur da! Nice baharlar alıp gitmiştir en güzel düşlerini Sonra yapraklar sararır, çiçekler kurur da!.. Sille yemiştir kişi felekten, Eşe dosta gülümseme zorluğu bir yana Yürek olmadık acılarla yoğrulur da! Upuzun gölgelerde bir akşam güneşi, Camlardan odalara vurur da!.. Çoktan bitmiş kadehinde son yudum, Meyhane boş, masa tarumar, İlk yudumlardaki mutluluk kaybolur da!. Bir köşede meyhaneci uyukluyordur, Son müşteri hala oturur da!. Ya da istasyon boşalmış, Son tren çoktan gitmiştir. Yolcu koskoca dünyada kaybolur da! Karanlığa uzanan saat kulelerinden, Oniki'ler hep birden vurur da!. Budur işte feleğin bize oyun oynamışlığı, Unun elenip eleğin duvara asılmışlığı, Nefes daralır, dizler iki adım da yorulur da! Uzanıp kalıvermek de var günün birinde ansızın, Olur da! Kaynak: Türk Edebiyatı Dergisi, Mart 1980 İsmail Gerçeksöz |