Hüzün Savaşı Hüzün Savaşı Hüzün, çevirdi etrafımızı; derin bir hazla Delinmez ağ ördü çevremize, yavaşdan yavaş! Temeli; mazi derinliğince, üstü; istikbal Kadar yüksekçe bir seddir gayrı, gel de bunu aş! Çekeriz, zaten aşinayızdır bunca senedir Dostça uzatırız elimizi, dokunuruz; taş! Henüz sönmemiş umudumuzun uzaktan, şuhça Göz kırpan yıldızlarıdır yalnız, bize arkadaş Budur bizi hüzne asi eden; hâlâ bir umut! Bu; nöbetine tutulduğumuz afyon ve haşhaş İç içe gönlümüze öğerler, ince bir zevkle Hüzün; çalan yanık bir bestedir, tevekkül; nakkaş! Bazen daraltır sınırlarını; sıkar da sıkar Teskin etmek için yalvar, ağla, uğraş ha uğraş! Savaş hüzünle değildir dostum, onu yeneriz Özümüz kılınç çalar ya bize, bu gerçek savaş! Kendi kendimizle didişiriz.. İşte bu var ya! Delinmez ağ ördü çevremize, yavaştan yavaş... Hünkâr Dağlı |