Geceye Vuruyorum Kendimi Geceye Vuruyorum Kendimi Geceye vuruyorum kendimi epeydir Ayaz bir yalnızlığı ıslıklıyor gözlerim Ellerimde asfaltların kaskatı bükülmüşlüğü Kararmış kiremitler titriyor alnımda Ve kayısı ağacında sarı yaprak yalnızlığı Sakarya'daki gürültü içindeyim Kendimi geceye vuruyorum epeydir Uzun huzmeli farlar acıtıyor gözlerimi Dilimde hırçın sağanak hüzünleri Kedi yavrusu büzülmüşlüğünün kapı önleri Dikine yükselmiş eğri binalar arasında Kapatın perdelerinizi kapatın Ve şubat titremeleriyle yeşermiş küçük park Yenimahalle'nin bittiği yerdeyim Epeydir geceye vuruyorum kendimi Çenesini kıracağım cırcır böceklerinin Bu kadar mı karaydı gözleri de Hep geç kalıyor yüreğimdeki kurt uluması Ve karanfiller kızaracak depremlerin üstünde Çubuk Barajı'na doğru yoldayım Geceye vuruyorum epeydir kendimi Terazinin bir kefesine bohçalanmış Temmuz güneşi daha mı ağır bodrumlarda Serçeler uyukluyor ay ışığı sağarken Ya deniz olsaydı yorganın altında İhtiraslarım hep bekleyecek mi kederi Ve hala mı büyümedi mezarlığın servileri Ezan okunuyor, Kocatepe'deyim Kendimi epeydir geceye vuruyorum Tiryaki fotoğrafımın sigara dumanıyla Sararmış kalemin tutulan yerleri cıvık Bir taş plak iğnesi cızırdıyor kuliste Ve menekşeler tırmandı ampullere Mamak KöPage Rankingü'deyim Epeydir kendimi geceye vuruyorum Yığılıp kalmış bir ceylan bedeni ağarıyor önümde Ellerim ne kadar uzun, ne işi var oralarda Bu kadar kapı yapmanın alemi neydi Hepsi kapalı olduktan sonra Yıldızlar saçlarına düşmüş kırağılardır Ve tekkedeki postunda bir şeyh oturmuşluğu Evdeyim, evimdeyim... Hünkâr Dağlı |