Çağrı Çağrı Hüzünle sarardı ümid goncası Daha açamadan solsun mu dersin Başucunda şifa, çaresiz hasta Edeb ve mantıkla ölsün mü dersin Akıl pazarına çekme gönlümü Menfaat kaygısı kesmez önümü Bir tebessüm için seçen ölümü Gül yüzüne kurban olsun mu dersin Lezzet aramadım günlük heveste İçtenliğim mahcub durur, kafeste Sen varsın aldığım her dem nefeste Firakın sinemi delsin mi dersin İstemem kuru bir gönül oyunu Sen sensin be gülüm! Bilirim bunu İstemem düşmanca biterse sonu Keşke belasını bulsun mu dersin Mecburunum kötü yorma herşeyi Gönül sırça saray, kırma şişeyi Muhabbet bezminde görsek neşeyi Az da bizden taraf gelsin mi dersin Esrar perdesini arala gayrı Kendini bir dinle çevrenden ayrı Dostluktur insanın insana hayrı Gayrı yüzlerimiz gülsün mü dersin... Hünkâr Dağlı |