Gülü Solmaz Sanılan Bahçe Gülü Solmaz Sanılan Bahçe Gülü solmaz sanılır bu ömür bahçesinin, Ebedi susmayacak nağmesi, bülbül sesinin! Ne kadar sürse hayatın sonu bir gün gelecek Yeniden başlayan her şey yine bir gün bitecek, Bitecek sevgilinin tatlı ılık merhabası, Bitecek, bahçede gül goncasının naz havası. Azalır belki sanıp, gönlümüzün gamlarını Boşa bekler dururuz ilkbahar akşamlarını.. Ne hayâller avutur gönlü, ne tozpembe saray; Veremez gençliğimin hazzını sarhoş dolunay! Bulanık ufkumuz artık... sona gelmiş gibiyiz Namazın vakti yakın... gitgide elmiş gibiyiz! Hani canlar, hani can yoldaşımız sevgililer? Ne bu dünyâlara gelmiş, ne de gitmiş gibiler. Görünüp, beş para etmezliği dünyâ malının Giderek anlaşılır kıymeti zeytin dalının! Yaşarız ömrümüzün sendeleyen günlerini Derin özlem duyarak... yad ederek, dünlerini. Kocamış gönlümüzün duygulu yağmurları az, Yumulan gözleri artık geceler korkutamaz! Getirir fermanı bir gün ecelin zâlim atı Ve güneş battı mı başlar gecenin saltanatı! Bir ömür öyle hayâllerle avuttun ki beni; Seni hâin, seni zâlim ve sefil dünya seni! Koyacak noktayı, bardaktaki zemzem suyudur Doğuyorsan öleceksin, kaderin hükmü budur! Hasan Sami Bolak |