Dalgalar Dalgalar Bu sabah salkım söğütler sallanacak yine ölüler üstünde çırpınacak öylece uzak kıyılarda esecek ses veren yüreğinin üstünden doğru rüzgârı geçenlerde anlatmıştır bozkırın acımasızlığı insanoğlunun suçlu yürüyüşünü kutsal dağa hani canım hatırlasana, şimdi oturduğun yerde eskiden bir tahtın bulunduğunu ışıklı bir kapıdan kanatlanmış ayaklarınla geçmiştik birlikte gelirler öperler seni, yağmur saçlı sicim saçlı ruhlar tanıdık onlar, geçen gün aynı ağaçların arasından geçmiştiniz yollarınız ayrıydı ama herşey kızılrengi, duman, yeşil kırık bir horoskop'tan yitirilmiş denizler aşkına böyle olabilirdi ancak iniltiler hummalar yağmurlar besleyici asitler kedi gözleri aydan düşen ay parçaları suskunluklar dağı ovanın kitapsı yıldızları hepsi teninde tutuştu, gövdeni sakladığın yerde tutuştu... Gülseli İnal |