Nereden Nereden çamuru samanla kardılar kalıplara döküp kestiler alt üst pişirdiler kerpici güneşte analı kuzulu ördüler sarduri buyruğu duvarlar kurdular buğdayla ambarlar doldurdular şarapla sarnıçlar bağırlar kurumadı üçbin yıl binlerce yıl herşeyi haldi bildi rahipler bildiler hep bir başı saray bir başı kışla orta yeri tapınak tepenin ne krallar geçti ne tanrılar tepeden tepelerden baktılar savrulan harmanın güneşe varan tanesi bir çocuk sapsarı kanter alınlardan geçti serin çıplak ayakları çakır dikenleri sarılar morlarla düşmüş yola akar nereye çocuk nereye sabanın toprağa girişinden bu yana koyaklar kıvrılıp nereye çocuk nereye küçülmüş azalmış bir göz kırpışı çakallar tepesi çarıklar acısı koskoca ovalar bilmezlik kölesi neyi bildin nasıl süzdün pasını suların bir yudumun bir soluğun olabilsem çocuk nereye... Cengiz Bektaş |