İstanbul Denilince Sorulur Yeryüzü İstanbul Denilince Sorulur Yeryüzü Akşam kişneyen bir at istanbulda Baktıkça sarayburnundan Okşar yelesini tunusun yeli Açılır marmara bir mavi zambak Bir dağ yansıması cezayirden Akşam yürüyen bir kervan istanbulda Baktıkça eyüpten Ansızın boşalan yağmur Yüzündeki telaştan Anlaşılır bir gezgin kadar yerli Olamadığınız Günün iskeleti var ortada Ne içinizde bir giz Ne güneşin pasa işleyen yanı Çözülmeyen bir buzul Bu bilinçsiz durum Durmadan inip kalkan balyoz Ve ezilmişliğiniz Ağır ağır inen morluk Bir faslı ananın yüzü sularda Sığmaz içimin mağaralarına Çözülüp dağılan güvercinlerden Eyüpte bir türbe kalır... Arif Ay |