Firari Sevdalım Firari Sevdalım Bakışını unuturken bende Kavuşmak demiştin hasretlere inat, Ateşe ve suya söz geçmez artık Yel taşımaz sesimi Ugultular cehennem kasvetidir Her sokak kör bir karanlık Ogul ogul neyleyim ben böyle günü Har savurur yüregimi volkanlar gibi Şimdi yoklugunu düşünmek öldürür beni Şimdi seni özlemek öldürür Seni özlemek öldürür... Munzurun kayaları, Acılarla örülüymüş Evvel zaman kahır zaman, Hep yigitce ölünürmüş Bu kaçıncı ölümler Bu kaçıncı kayıplar Hangi kör kuytularda, Şahanımı vurmuşlar Şahanım şah damarım Firari sevdalım Özlemin yangın yeri, Ben yanıp tutuşanım Gün degdi vurulup düştügün yere, Gün degdi, Kanatlandı gögsümdeki tomurcuk, Kırmızının yüzlerce tonunu gördüm, Munzurum seyrime düştü Sohbetimi çıglıklar boldu Agladım, Rüzgarın serinlıgine bıraktım saçlarımı Hüzünlü bir şarkıya içlendim O saklı mekanları yaz bürüdü Gül biraz diyemedim Ben hatıralara küstüm ben her şeye Ve zaman acıdan yana çıktı Şimdi sensizligin ölümündeyim ogul Şimdi sensizligin ölümünde... Hem içtendi hem güzel Dolu dizgin coşardı Çogu zaman düş dalgını Hep esmerce bakardı Duydum ki vurulunca Kapamış gözlerini Al maviye dönmüş Kilitlemiş ellerini Şahanım şah damarım Firari sevdalım Özlemin yangın yeri Ben yanıp tutuşanım... Ferhat Tunç |