Konu
:
Sakarya Efsanesi - Sakarya Efsaneleri - Sakarya Yöresi Efsaneleri
Tekil Mesaj gösterimi
30.11.11, 00:28
#
1
(
permalink
)
Kullanıcı Profili
Serap
Moderator
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Nerden: Denizli
Mesajlar: 4.766
Konular: 1880
Puan Grafiği
Rep Puanı:5102
Rep Gücü:72
RD:
Teşekkür
Ettiği Teşekkür: 682
226 Mesajına 380 Kere Teşekkür Edlidi
:
Sakarya Efsanesi - Sakarya Efsaneleri - Sakarya Yöresi Efsaneleri
Sakarya Efsanesi - Sakarya Efsaneleri - Sakarya Yöresi Efsaneleri
Mitolojiye göre, Friklerin Ana Tanrıçası Kibele'nin kocası Atis'i, Sakarya nehrinin kızı Nana doğurmuştu. Nana, Sakarya'nın güzellikte eşsiz kutsal perilerinden biriydi. Bahar geldi mi Sakarya nehri açılıp saçılıyor, su perileri, yeşeren toprakların dallarında, çiçeklerinde, güzel kokularla tabiata kucak açıyorlardı. Nana, böyle bir bahar günü, çiçekli bir badem ağacına 'şık olmuş, beyaz bir badem içini bağrına basarak gebe kalmış,
sonunda Atis, ya da Temmuz'u doğurmuştu. Temmuz ayı, adını buradan almaktaydı. Ana Tanrıça Kibele'nin şehri, bugün Sivrihisar'ın on iki kilometre güney doğusundaki Pessinus olarak bilinir. Bugün, bu şehrin yerinde arkeolojik kazılar yapılmakta ve Kibele tapınağı meydana çıkarılmaktadır.Eskiçağ Anadolu efsanelerine göre, Kibele aynı zamanda hayat ve bereketin tanrıçasıydı, tabiatın anası sayılıyordu. İlkbaharda kız, yazın çeşitli ürünleri doğuran ana oluyordu. Kibele'ye ay tanrıçası gözüyle de bakılıyor, ay hilâl şeklindeyken kızı, dolunayken gebe kadını temsil ediyordu. Sakarya da Anadolu tapınağının damarında dolaşan, ona can veren, güç kazandıran kan misali bir
hayat kaynağıydı. Bundan dolayı Sakarya nehri yüzyıllar boyu kutsal sayılmış, susuz, bağrıyanık Anadolu toprağını sulamış, geniş ovaları, yaylaları kıvrım kıvrım dolaşarak Karadeniz'e kavuşmuştur.
Türbe Efsanesi
Yöre: Sakarya, Adapazarı
Olay 1975 yıllarında yaşanmış olup tamamen gerçektir!
Düzce-Akçakoca-Akkaya Köyün’de önceleri insanlar buralara altın aramaya gelirlermiş.Altın bulan nadir kişilermiş. Zamanla etraf cukurlarla dolmuş. Köylüler buraya düzenli olarak her gün gelirlermiş.Bir gün sabah geldiklerinde 2 Tane mezar şeklinde derin cukur bulmuşlar. Zamanla gelen köylülerden bazıları buranın mezar olduguna ınanıp mezarların başlarına taş koymuşlar ve artık buraya altın aramaya
gelen insanlar korkup gelmemeye başlamışlar. Oradaki yerli halk artık buraya
Türbe
ismini vermişler.
O günlerde yaşayan büyükler oraların cinlerin mesken edindiğini akşamları türbe
çevresinden müzikli çalgı seselerinin geldiğini ve geceleyin kendilerini rahatsız edenleri çarptığını söylemektedirler.
O yere karşı hala bu tutum devam etmektedir. Siz de Düzce’ye yolunuz düşerse mutlaka uğrayın.
--------------Tualimforum İmzam--------------
Serap
Serap
Açık Profil bilgileri
Serap - Özel Mesaj gönder
Serap´nin Web Sitesini ziyaret edin
Serap - Daha fazla Mesajını bul