Tekil Mesaj gösterimi
Alt 18.03.08, 09:56   #7 (permalink)
Kullanıcı Profili
Tual
 
Tual - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 65
Konular: 52
Puan Grafiği
Rep Puanı:1010
Rep Gücü:0
RD:Tual has much to be proud ofTual has much to be proud ofTual has much to be proud ofTual has much to be proud ofTual has much to be proud ofTual has much to be proud ofTual has much to be proud ofTual has much to be proud of
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 0
0 Mesajına 0 Kere Teşekkür Edlidi
:
Lightbulb Saç Dökülmesi Nedenleri, Tedavileri

Kelliğe yol açan temel faktör

İsrailli bilim adamları, kelliğe yol açan temel faktörü belirledi. Journal of Investigative Dermatology dergisine göre, İsrail Teknoloji Enstitüsü bilim adamları, gelecekte uygulanabilecek bir terapiyle, vücudun savunma sistemini harekete geçirerek saç dökülmesini önleyebileceklerini açıkladı.
Kafa derisinde bir veya daha fazla küçük yuvarlak ve yumuşak kelliklerin meydana gelmesiyle başlayan hastalığa etkili bir tedavi uygulanamadığı ve hastalığın vücuttaki bütün kılların yok olmasına neden olduğu belirtiliyor. Hastalığın, vücuttaki beyaz hücrelerin, deride saç büyümesini sağlayan hücrelerin bulunduğu küçük keseciklere saldırmasıyla başladığı biliniyor.

Araştırmacılar, insandan aldıkları hastalıklı deri parçasını, bağışıklık sistemi yok edilmiş farelere aşıladı. Bu şekilde farelerin bağışıklık sisteminin dokuyu reddetmesi önlendi ve hastalıklı deride tekrar saç büyümesinin başladığı gözlendi.

Daha sonra insan T hücrelerini, saça renk veren hücrelerden alınan protein parçalarıyla karıştırarak farelere enjekte eden uzmanlar, hastalıklı deride saç dökülmesinin tekrar başladığını saptadı.

Bilim adamları, protein parçalarının antijen gibi davranarak bağışıklık sistemini saldırıya geçirdiğini düşünüyor. Şimdiye kadar sadece steroitle tedavi yoluna gidilen hastalığın tamamen iyileştirilemediğini belirten uzmanlar, steroitin yan etkisinin de bulunduğuna işaret ediyor.

Saç dökülmesi herkesin sorunu
Kadınların yüzde 40'ı, erkeklerin ise yaklaşık yüzde 50'si yaşamlarının bir bölümünde saç dökülmesi sorunu yaşıyorlar.

Ankara Üniversitesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Cengizhan Erdem, kadın ve erkeklerde saç dökülmelerinin en sık rastlanan nedeninin, androjen (erkeklik) hormonları, yaş ve genetik özellikler sonucu ortaya çıkan (Androgenetik) saç dökülmeleri olduğuna dikkati çekti.

"Kadınların yüzde 40'ı, erkeklerin ise yaklaşık yüzde 50'si, yaşamlarının bir bölümünde bu tür saç dökülmesi ile karşı karşıya kalırlar" diyen Prof. Dr. Cengizhan Erdem, 40-50 yaşları arasında her 10 erkekten 4'ünde belirgin bir saç kaybı bulunduğunu, androgenetik saç dökülmesinin 10'lu, 20'li ya da 30'lu yaşlarda da başlayabildiğini kaydetti.

Kadınlarda ve erkeklerde saç kaybının farklı şekillerde ortaya çıkabileceğine dikkati çeken Prof. Dr. Erdem, erkeklerde alın köşeleri ve tepe bölgelerinde saç dökülmesi görülürken, kadınlarda tepe bölgesinde kısmi bir saç dökülmesi ile karşılaşıldığını belirtti.

Saç dökülmesinin tedavisi
Prof. Dr. Erdem, erkeklerde saç dökülmesinin tedavisinde çeşitli losyonlar, ilaçlar kullanıldığını ifade ederek, şöyle konuştu: "Kullandığımız ilaçlar, saç dökülmesini yavaşlatarak hastaların önemli bölümünde saçların gürleşmesine yol açmaktadır. İlaçlar, kıl köklerinde aktif erkeklik hormonu oluşumunu engellemektedir. Kadınlardaki saç dökülmesinde de bir solüsyon kullanılmaktadır."

Türkiye'de çok çeşitli saç tedavi şekilleri uygulandığını vurgulayan Prof. Dr. Erdem, tıbbi olmayan bu yöntemlerin büyük bölümünün para kaybına yol açtığını ve etkili olmadığını söyledi. Prof. Dr. Cengizhan Erdem, saç ekimine de değinerek, özellikle saçlı derinin ön bölümünde saç dökülmesi olan erkek ve kadınların bu yöntemden yararlanabildiğini, saçlı derinin arka bölümündeki sağlıklı kıl köklerinin alınarak saçların dökük olduğu bölgelere ekildiğini bildirdi.


Doğal yöntemlerle saçlarınızı canlandırın

Sıcak Yağ Tedavisi
Kurumuş ve yıpranmış saçları en iyi canlandırma yöntemi zeytinyağı tedavisidir. Saçlarınıza parlaklık vermek ve beslemek için 2 çorba kaşığı zeytinyağını ısıtın. Bunu yavaş yavaş tüm saç derinize yedirin. Sıcak suda ıslattığınız bir havluyu sıktıktan sonra bir türban gibi başınıza sarın. Havlu soğurken bu işlemi iki veya üç defa tekrarlayarak, başın yağı iyice emmesini sağlayın. Sonra saçlarınızı yıkayarak, iyice durulayın. Bu bakım türü, özellikle çabuk kırılan saçlar için çok yararlıdır.

Hintyağı Tedavisi
Yarım çay fincanı hintyağını ısıttıktan sonra baş derinizi ovarak saçınızın yağı emmesini sağlayın. Yavaş yavaş tarayacağınız saçlarınızı kaynar suya batırırıp sıktığınız havluyla sarın. Bu işlemi yaptıktan sonra yarım saat kadar bekleyip şampuanla yıkayın. Bu tedavi, fazla ince, çabuk kırılan, kuru saçlara iyi gelir.

Zeytinyağı ve Bal Tedavisi
Yarım çay fincanı yeşil zeytinyağıyla bir çay fincanı süzme balı karıştırın. Bu sıvıyı iyice sallayıp çalkalayın ve bir kaç gün dinlenmeye bırakın. Daha sonra bu karışımı baş derisinize ovarak ve tarayarak yedirin. Ancak bu işlemi yaparken tarağın dişlerinin baş derinize batmamasına özen gösterin. Başınıza bir naylon torba geçirerek, başın sıcaklığını muhafaza etmeyi sağlayın. Karışımı başınızda yarım saat beklettikten sonra, saçlarınızı bol suyla durulayın. Bu işlem, koyu renk saçların ışıltılı bir hal alıp parlamasını sağlar.

Protein Tedavisi
Yumurta ile yapılacak protein tedavisi hemen hemen her tür saç için uygundur. İki yumurtayı çırpın ve içine yavaş yavaş bir çorba kaşığı zeytinyağı, bir çorba kaşığı gliserin, bir çorba kaşığı sirke (mümkünse elma sirkesi) ilave edin. Saçınızı bir kez şampuanladıktan sonra saçlarınıza bu karışımı sürüp 15-20 dakika bekleyin. Saçlarınızı iyice duruladıktan sonra saçlarınızın çok kısa sürede canlandığını fark edeceksiniz.

Kakao Yağı Tedavisi
Koyu renk saçlı kişilerin uygulayabileceği bir başka bakım yöntemi ise aşağıda anlatılan bu karışımdır. İçinde su kaynayan genişçe bir tencerenin içine daha küçük bir kabı oturtun. Yarım çay fincanı ayçiçeği yağını, 1 çorba kaşığı kakao yağını, 1 çorba kaşığı susuz lanolini bu ikinci kabın içinde eritin. Bütün bu yağlar eriyince, kabı kaynar suyun içinden alın ve karışımı iyice çırpın. Bu karışımdan 1 çorba kaşığı kadarını alarak buna 1 çorba kaşığı su katın, iyice karıştırın. Bu sıvıyı ovarak başınıza sürün ve bu durumda 15 dakika ile yarım saat arasında bekleyin. Ardından saçınızı yıkayıp durulayın. Bu tedavi koyu renk saçlara yeni bir canlılık ve parlaklık verir.

Mayonez Tedavisi
Kuru saçların en büyük ihtiyacı saç derisinin tıkanmış olmasından dolayı kaynaklanan yağ eksikliğidir. Bu açığı gidermek için mayonez tedavisi uzmanlar tarafından önerilen bir bakım türüdür. Bir yumurtayı, 1 çorba kaşığı sirkeyi, 2 çorba kaşığı bitkisel yağı, işe koyulmadan hemen önce karıştırarak çırpın. Bu karışımı baş derinize ovarak iyice içirin. Ardından saçlarınızı tarayarak bütün karışımın saçlarınıza eşit yayılmasını sağlayın. 15 dakika böyle bekledikten sonra saçlarınızı yıkayarak durulayın. Bu tedavi baş derisine nem kazandırılmasına yardım eder, kuru saçın yağla beslenmesini sağlar.

Saç Yapısı ve Ömrü
Saçlarımızın cinsi bir başkasından ne kadar değişik olursa olsun, saçın yapısı her zaman aynıdır. “Kütikül” denilen saçın dış yapısı, balık pulları gibi küçük pullardan oluşur ve iç tabakaları korur. Korteks adı verilen orta tabaka ince hücrelerden oluşarak, saça esnekliliğini, dayanıklılığını verir. Bu yüzden de en önemli tabaka budur. “Saç özü” denilen en iç tabaka ise saça rengini veren pigmentleri barındırır. Saçın cildin altında kalan kısmı yani saç kökü, “saç folikülü” diye tanımlanan bir torbacığın içinde olup ve depo görevi gören papil adlı bir yumru tarafından beslenir. Yalnız, saçı kökünden çıkardığımız zaman görülen beyaz noktacık papil değildir. Çünkü papil derinin altında kalarak yeniden saç teli üretir ve onu besler. Bu yüzden cımbızla alınan kıllar bir zaman sonra tekrar çıkar. Saçların beslenmesini, parlamasını ve yumuşak olmasını sağlayan bölüme ise sebum adı verilir. Sebum fazla çalışırsa saç çok yağlanır ve tıkanır; sebum çalışmazsa da saç kurur ve yıpranır.

Saçın Biçimi
Her saç teli saç kökünün yapısına göre, düz, kıvırcık ve dalgalı olarak uzar. Kök düzgünse, saç da kusursuz bir silindir halinde çıkar ve dümdüz olur; oysa kök çarpıksa saç teli kıvırcık, dalgalı, bukleli olarak uzar.

Saç Telinin Sayısı ve Ömrü

Dokusu ne olursa olsun, insanın başında ortalama 90.000 ile 140.000 arasında saç teli bulunur. Saç telleri çok ince olduğu için en çok saç teli sarışınlarda bulunur. Sarışınlardan sonra koyu renk saçlı kişiler gelir. Kızıl saçlıların başında daha az tel bulunur ancak saç telleri kalın olduğundan, kızıl saçlı kişilerin saçları herkesden gürmüş gibi durur.

Bir tek saç telinin ömrü birkaç ayla birkaç yıl arasında değişir. Her telin ise kendine göre bir büyüme ve dinlenme evreleri vardır. Bu yüzden kimi mevsimler saçlarımız çok zor uzayabilmekte. Her gün belirli bir sayıda saç dökülmesi de son derece normaldir.

Ortalama olarak saç ayda 1-3 cm. uzar. Yaşlandıkça saçın uzaması ağırlaşır. Saçlar sıcak havada bir de geceleri daha çabuk uzar. Çoğu zaman, saçlar 25 cm. uzunluğa eriştikten sonra uzama hızı da yarıya iner. Saçları kesmenin bunların uzamasına yardım edeceği iddiası doğru değildir. Saçın kesilmesi sadece kırıkların alındığından, saçın daha canlı, sağlıklı görünmesini sağlar.

Konu Tual tarafından (02.11.08 Saat 02:28 ) değiştirilmiştir..
Tual isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla